Bu alın yazısını tanrısal nedenler ile açıklayamadığımız için ister istemez dünyevi nedenler aramak durumunda kalıyoruz . Bu dünyevi neden, küresel kapitalizm ya da yeni dünya düzeni olarak isimlendirilebilir.
Yeni dünya düzeninde hak, güçlünün gücü oranında ulaşabileceği bütün nimetler olurken; hukuk da buna hizmet eden bir meşrulaştırma yöntemine dönüştü. Hak ve hukuk, tarihte görülmediği ölçüde güçlünün elinde bir oyuncak durumuna dönüştürüldü.
Güçlü küresel kapitalizmin “ağa babası“ ABD ve onun sadık ve sessiz hizmetkarı olan Avrupa, yıllar yılı hizmetkarının emirleri doğrultusunda halkını ezen diktatörlerin temel destekçisi olurken, bu acımasız diktatörlerin ulusal çıkarlarını savunmak konusunda attıkları adımları acımasızca cezalandırmaktan geri durmadı. Enerji kaynaklarını emperyalizmin hizmetine sunmayan Irak, üç parçaya bölünerek neredeyse haritadan silinme sürecine sokuldu. Aynı akıbet, zengin enerji kaynaklarına sahip İran’ı da beklemektedir.
Küresel emperyalizmin çok yüzlü tutumu, İsrail ve Türkiye karşısındaki yaklaşımı ile bütünüyle ortaya çıkmıştır. Birkaç adet esir askerini kurtarmak için bir ülkeyi hedef gözetmeksizin bombalara boğarak yüzlerce masum insanı katleden İsrail’in eylemleri destek görürken, on binlerce masum asker ve sivili pusu kurarak şehit eden emperyalizmin kucağındaki terör örgütü, ABD ve Avrupa’dan ekonomik, siyasal ve psikolojik destek almaya devam etmektedir. Bu gün küresel emperyalizmin hareket gücü konumundaki ABD, Kuzey Irak’ta meşru olmayan bir Kürt devleti yaratmaya çalışmakla kalmıyor, Türk ulusuna savaş açan terörist bir hareketi kanatları altında beslemeye ve büyütmeye devam etmektedir.
Küresel emperyalizm, küresel terörizm ile savaşmak iddiasıyla bağımsız ülkeleri meşru olmayan yollarla işgal ederken, Dünyanın bir çok bölgesinde terör örgütlerinin en büyük destekçisi durumuna gelmiştir.Gözlerimizi açıp gerçekleri görmenin tam zamanıdır.
Dr. Birol ERTAN