L. AMERİKA’DAN… Evo hakkı hukuku unuttu!

İki hafta önce Bolivya’nın Sosyalist Devlet Başkanı Evo Morales, doğal enerji kaynakları sanayiini ulusallaştıracağını açıklıyarak, ülkesinde bu alanda yatırım yapan 56 yabancı kuruluşun kapısına koyduğu askerlerle  kontrolü eline aldı. 

Devletin kendi malını işletmesi ve uygun gördüğü şirketlere satması anlamına
gelen bu son kararla Bolivya’da bulunan doğal enerji rezervlerinin mülkiyetini ve tüm kontrolunu devlet ele geçirmiş oldu. Yabancı şirketlere gönderilen bildirgede vanalarını kapatmaları ve 180 gün içinde Bolivya hükümeti ile yeni bir anlaşmaya varmaları, eğer istemiyorlarsa da bir an önce ülkeyi terk etmeleri söylendi.  Böylece bundan bir önceki yasa maddesindeki “enerji kaynakları topraktan çıkarıldıktan sonra satın alan şirkete aittir” ibaresi de bütün geçerliliğini yitirdi.

Bu karardan en fazla zararı, 1,5 milyar dolarlık yatırımı ile Bolivya’da en fazla yatırım yapan yabancı şirketi konumunda bulunan Brezilya’nın devlete ait petrol şirketi Petrobras, ardından Arjantin-İspanyol ortaklığı Repsol-YPF aldı. Fransız Total ve İngiliz British Gas ise, yine büyük miktarda zarar gören şirketler arasında. Vergilerin artması demek olan son hesaba göre, şirketler anlaşmaya varabilmek için öncelikle %50-75 arası daha fazla para ödemek zorunda kalacaklar.

48.7 trilyon küp feet doğal gaz rezerviyle, Venezuela’dan sonra güney Amerika’daki en büyük ikinci büyük gaz rezervlerine sahip Bolivya, Arjantin ve Brezilya’nın doğal gaz ihtiyacının büyük bir yüzdesini karşılıyor. Sadece geçen Kasım ayı içinde, Brezilya’ya 900 milyon küp feet, Arjantin’e yine Kasım ayı içinde 154 milyon küp feet doğal gaz ihraç etmiş.

Başlangıçta “her ülkenin kendisiyle ilgili aldığı karara saygı gösteririz” deseler de bu işten zararlı çıkan Arjantin ve Bolivya’dan % 60 oranında doğal gaz ithalatı yaptığı için Brezilya, siyasi ve ekonomik olarak bir gerilimin içine çoktan girdi. Brezilya Enerji Bakanı Silas Rondeau’nun “hiç dostça değil” diye nitelediği ulusallaştırma işlemi, 12 yıla yayılacak sürede sadece Petrobas’a  1,5 milyar dolarlık zarar verecek.  Brezilyalılar, durumu kontrol etmediği veya önlemeye çalışmadığı için Devlet Başkanı Luis İnacio Lula de Silva’yı suçluyor. Bu da kaçınılmaz olarak Ekim’de seçime girecek olan Lula’nın oylarını etkileyecek.        

Mayıs ayı öncesinde Venezuela Devlet başkanı Chavez ve Küba Devlet Başkanı Castro ile  Küba’da bir araya geldikten sonra bu kararı açıklayan Morales,  ülkesinde alkışlandı mutlaka ama,  Bolivya’nın geleceğinde rol oynayan ve ortasolda bulunan üç hükümeti; Arjantin, Brezilya ve İspanya’yı karşısına aldı.  Ayrıca uluslararası siyasi ve ticari platformda, ülkesinin ciddiyetine, hukuki disiplinine duyulması gereken saygıya ve inanca da büyük bir darbe indirdi. 

Latin ve Güney Amerika’da toplu bir sol fırtına yaşandığını düşünüp, Washington’a karşı  alternatif olabilecek serbest ticaret destekli, üstelik de bölgenin bir çok ülkesinde en seçimli yani en dönüşümlü  olabilecek  bir yılın içindeyken, Latin ve Güney Amerika ülkeleri arası dayanışma ve işbirliğinin gücünü taktir edeceğimiz ve Chavez’in dediği gibi halkların uyanışına tanık olacağımız sırada, son haftalarda yaşanan gerçekler, belli ki dünyanın bu coğrafyasında sanılanın dışında bir realite yaşandığını ortaya koyuyor:
 

1613410cookie-checkL. AMERİKA’DAN… Evo hakkı hukuku unuttu!

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.