Bazı yorumculara göre, ki bunlara iyimserler diyebiliriz; kötü görünen dengelere rağmen Macaristan hala önemli iç kaynaklara sahip, bunları harekete geçirebilmenin yollarının aranması gerek.
Bazı yorumculara göre ise, ki bunlar da kötümserler; Macaristan, yüklü devlet borçları, toplumdaki emeklilerin çok yüksek oranda olması ve ülkede sürekli artan sosyal haklar nedeniyle, mali anlamda çok zor durumda..
Bu ikinci grup, tezlerinin doğruluğunu kanıtlayabilmek için ABD Başkanı Obama’yı işaret ediyor. Obama, ABD’nin krizden çıkış yollarını anlatırken, kötü örnek olarak Macaristan’ı göstermişti.
Elbette bu sadece Macaristan’ın sorunu değil. Bölge ülkelerinin hepsi krizin olumsuz etkilerinden muzdarip.
Ama elbette krizden etkilenme oranları farklı.
Polonya ve Macaristan en kötü etkilenen iki ülke.
Slovakya ve Slovenya, krize rağmen sağlam duranlardan.
Çek Cumhuriyeti ve Romanya ise, şimdilik idare eder gibi görünüyor.
İşte bu farklılıklar nedeniyle, Macaristan başbakanı Ferenc Gyurcsány’ın geçtiğimiz günlerde “Batı, Doğu Avrupa’ya 180 milyar Euroluk yardım yapmalı” önerisi, neredeyse oy birliğiyle reddedildi.
Ne Batı Avrupa yanaştı Doğu Avrupa’yı tek bir grup olarak değerlendirmeye, ne de diğer Doğu Avrupa ülkelerinden böyle bir talep geldi.
Aslına bakılırsa, uzmanlar Macaristan başbakanı Gyurcsiny’ın haklı olduğu kanısındalar.
Çünkü eğer Doğu Avrupa çökerse, domino taşları gibi bütün Avrupa çökecek.
Bunun da nedeni, örneğin halen Macaristan’da yatırım yapan sadece Avusturya banka sermayesinin, Avusturya’nın bir yıllık milli gelirinin % 70’ine ulaşması.
Eğer Macaristan iflas eder ve bu para geri ödenemezse, bu, Avusturya’nın da anında çökmesi anlamına gelecek.
Avusturya çökerse, Almanya’yı beraberinde sürükleyecek. Çünkü Avusturya ekonomisinin önemli bir bölümü Alman.
Almanya ekonomisi ise, malum, bütün Avrupa demek…
Gözler bugün de borsada ve döviz kurlarında olacak.
Çünkü ekonomik krizin sıcak günleri Orta Avrupa’da devam ediyor.
MACARİSTAN İLE İLGİLİ HABERLER İÇİN: www.turkinfo.hu
