Matem mi, şenlik mi?

Cemiyetlerin, sendikaların ve her türlü meslek kuruluşlarının ne iş yaptıklarına akıl erdirmek pek mümkün değil.

Hele son yıllarda…

Hele basın mesleğinde…

Rahmetli Turgut Özal’ın “Türkiye’de 2.5 gazete kalacak” demesinden sonra 20 yıl geçti. Dedikleri bir bir çıkmasa da çoğu gerçekleşti.

Gazeteler patinaj yaptı.

Çoğu geriye gitti.

Okuyucular nezdinde tüm gazeteler güven sorunu yaşadı.

Gazeteler 2.5 değil 2 ayrı kapta yer aldılar.

Okuyucu sayısı nüfısa göre dibe vurdu.

Basın meslek kuruluşları çatıları altına aldıkları üyelerinin yani gazetecilerin haklarını korumak için ellerini kıpırdatmadılar.

Sendşkalar ve cemiyetler yerle bir oldu.

Hele sendikalar..

İşverenlerin kucağında yılları heba ettiler.

Nitekim 1982 Anayasasında budanmış şekilde yer alan sendikalar yasası hala değişmiş değil. Demek ki 25 yıldır ne sendikalar görevlerini yapabildiler, ne de cemiyetler veya basın konseyleri…

Bu iç açıcı olmayan tablo ve hazin durum karşısında ne yapılır?

Ya sendikalar yasasının değişmesi için parlamento baskı altına alınır.

Başarılı olunamazsa sorun sokağa taşınır.

Emekcinin hakkı halkın kuracağı baskılar sayesinde alınmaya çalışılır.

Özetle şu anda çalışanlar açısından durum berbat.

Basın işverenleri yeni emekcilere kapılarını kapamış.

Eskilerini ise kapının önüne koymuş durumda

Basın emekcileri adına matem ilan edilmesi gerekirken, Türkiye Gazeteciler Cemiyeti kalkmış Bab-ı Ali Şenliği’ni yapıyor.

Olmayan, ortadan kaldırılan Bab-ı Ali’nin Şenliği olur mu?

Demek ki olurmuş.

Matem yerine şenlik.

Böyle başa böyle traş.

1626490cookie-checkMatem mi, şenlik mi?

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.