YUSUF YAVUZ / AÇIK GAZETE – Mersin’in Anamur ilçesinde Wikipedi’den kopyalanan bilgilerle hazırlanan ÇED raporuyla açılmak istenen mermer ocağına Valilik “ÇED Gerekli Değildir” kararı verdi. ÇED raporunda, ormanlık alanda 1350 ağaç kesilerek çıkarılması planlanan mermerin inşaat sektörü ile mezar taşı gibi alanlarda kullanılacağı belirtiliyor…
Mersin’in Anamur ilçesine bağlı Korucuk köyünde yaklaşık 1000 dekarlık (96,38 ha.) ormanlık alanda mermer ocağı ruhsatı verildi. Lion Mermer Mad. San. ve Tic. Ltd. Şti. tarafından işletilmesi planlanan mermer ocağı için ilk etapta 210 bin (21,87 ha) metrekarelik alanda mermer çıkarılması için hazırlanan ÇED raporunda yer verilen bilgilere göre yılda 9.600 m3 blok mermer üretilmesi hedefleniyor. Projeyle ilgili ÇED raporunda Anamur ilçesi hakkında yer alan bilgilerin internet ansiklopedisi wikipedia’dan olduğu gibi kopyalandığı ortaya çıkarken, çıkarılması gereken mermerin inşaat sektörü ile mezar taşı gibi alanlarda kullanılacağının belirtiliyor.
Geçimini tarımsal üretimle sağlayan Anamur Korucuk köyünde ikinci mermer ocağı girişimine Valilikten ÇED Olumlu kararı çıktı. Geçtiğimiz yıl köylülerin açtığı dava sonucu ormanlık alanda açılması planlanan bir başka mermer ocağı hakkında geçtiğimiz ay yargıdan yürütmeyi durdurma kararı çıkmıştı.
MAHKEME KARARINA SEVİNEN KORUCUK’TA İKİNCİ MERMER OCAĞI
Ancak aynı köyde bu kez ikinci bir madencilik girişimine izin verilmesi yerel halkın tepkisini çekti. Yerleşim yerine yaklaşık 500 metre mesafede açılması planlanan mermer ocağı için seçilen arazinin tamamının orman alanı olduğu belirtilirken, kızılçam ve meşe gibi türlerden oluşan 1350 ağacın kesileceği kaydedildi. Mermer ocağı açılması planlanan orman arazisinin birinci ve ikinci derece yangın bölgesi olması da dikkat çekiyor.
MERCED VE KÖYLÜLER PROJENİN İPTALİ İÇİN DAVA AÇTI
On yıl süre ile işletilmesi planlanan mermer ocağı için Mersin Valiliği İl Çevre ve Şehircilik Müdürlüğü’nce ÇED Gerekli Değildir kararı verilirken, yöre halkı ise kararı yargıya taşıdı. Mersin Çevre ve Doğa Derneği (MERÇED) ile yöre köylülerinin Mersin İdare Mahkemesi’nde açtığı dava ile proje için verilen ÇED Gerekli Değildir kararının yürütmesinin durdurulması ve iptali istendi.
‘ÇED RAPORU İNANDIRICILIKTAN UZAK’
Valiliğin verdiği ÇED Gerekli Değildir kararının ilgili yasal düzenlemelere aykırılıklar taşıdığı ve inandırıcılıktan uzak olduğuna dikkat çekilen dava dilekçesinde, “yapılan inceleme ve değerlendirmelerin yetersiz ve eksik incelemeye dayalı olması, projenin çevreye, doğaya, insan sağlığına, bölgedeki kültürel ve tarihi dokuya olabilecek zararlı etkilerinin gerçekçi, bilimsel ve anlaşılır bir şekilde değerlendirilmemesi, bazı tespitlerinin gerçeğe aykırı olması, yapılmayacak işlere dair inandırıcılıktan uzak boş taahhütler içermesi, başından sonuna ÇED sürecinin yasalara uygun şekilde yürütülmemesi gibi nedenlerle iş bu davanın açılması gereği doğmuştur” ifadelerine yer verildi.
PROJENİN GEREKÇESİ: İNŞAAT KAPLAMASI VE MEZAR TAŞI ÇIKARMAK!
Mermer ocağı için hazırlanan proje tanıtım dosyasında, projenin ekonomik gerekçeleri sıralanırken çıkarılacak mermerin mezar taşı gibi alanlarda da kullanılacağının belirtilmesi dikkat çekiyor: “Proje kapsamında üretilen ve üretilecek mermer malzemenin en fazla kullanıldığı alan inşaat sektörüdür. Binalarda dış ve iç döşemelerde, basamaklarda, kapı ve pencere eşiklerinde, kaplamada, kolonlarda ve süslemelerde, mezar ve mezar taşı gibi alanlarda, kimya sanayinde, turizmin geliştiği bölgelerde yapılan otel ve tatil köylerinde kullanım ihtiyacını karşılamak üzere değerlendirilmesi planlanmıştır.”
WİKİPEDİA’DAN KOPYALAYIP ÇED RAPORU HAZIRLAMIŞLAR
Mersin merkezli Esa Çevre Teknolojileri Müh. Dan. Hiz. Adlı özel bir çevre kuruluşu tarafından hazırlandığı belirlenen mermer ocağıyla ilgili ÇED raporunda yer verilen bilgilerin bir kısmının kopyala yapıştır yoluyla kullanıldığı da ortaya çıktı. ÇED raporunu hazırlayan personel arasında Biyolog ve Orman Mühendisi gibi projenin alana doğrudan etkisini değerlendirebilecek uzmanların yer almaması dikkat çekiyor. Jeoloji, Maden, Çevre ve Kimya mühendisleri ile kamu yönetimi uzmanından oluşan bir ekip tarafından hazırlandığı belirlenen ÇED raporunda, Wikipedia’da yer alan ‘Anamur’ maddesindeki bilgilerin olduğu gibi kopyaladığı görülüyor. ÇED raporunda yer alan Anamur ile ilgili ifadeler şöyle:
‘ANKARA VE KONYA’DAN GELEN BİRÇOK YERLİ TURİST GÖRÜLEBİLİR’
“Anamur, Türkiye’nin güney ucunda bulunur. Anamur Türkiye’de muz, yer fıstığı narenciye ve çilek ile ünlü bir ilçedir. Güneyinde Akdeniz, batısında Antalya’nın Gazipaşa, kuzeyinde Karaman’ın Ermenek, kuzeydoğuda Gülnar ve doğusunda Bozyazı ilçeleri vardır. Anamur’da tropika iklim hüküm sürdüğünden maki ve tropikal iklim bitkilerinin hemen hepsi yetişmektedir. Yıllık sıcaklık ortalaması ise 20 ile 24 derece arasında değişmektedir. Anamur ormanlarının özellikle çam, meşe, kavak, çınar, maun gibi ağaçlar ile defne, keçiboynuzu (harnup), pıynar, mersin (murt), zakkum gibi maki grubu bitkilerle kaplıdır. Muz üretimini genel olarak seralarda sağlayan Anamur’da seracılık 1995’ten sonra yaygınlaşmaya başlamıştır. Türkiye’nin çilek ihtiyacının %40 gibi büyük bir kısmı da Anamur’dan karşılanır. Yetersiz ulaşım koşulları nedeniyle yabancı turistler tarafından çok fazla ilgi çekmeyen Anamur, yerli turizm açısından gelişmiştir. İlçenin birçok bölgesinde yerli turistlerin yılın belli aylarında ikamet ettiği siteler bulunmaktadır. Yaz aylarında Anamur’da Ankara ve Konya’dan gelen birçok yerli turist görülebilir.”
