Isparta’nın Sütçüler ilçesi sınırlarında, Yukarı Köprüçay Havzası’nda yapımı sürdürülen Kasımlar Barajı ve HES projesinin yarattığı sorunlar bitmek bilmiyor. Geçtiğimiz günlerde HES şantiyesinden Köprüçay’a beton atıkları dökülmesinin ardından bu kez de aynı firmaya ait taş ocağı da bölgede yaşayan yurttaşların yaşamını kabusa çevirdi. Kasımlar köyünde kızı ile birlikte yaşayan 85 yaşındaki İsmail Özdemir, HES şirketince evinin karşısında açılan taş ocağı yüzünden sağlığını ve huzurunu yitirdi. Babasının dayanağı olan Kezban Özdemir, “huzur içindeki yaşantımız kötüleşti, bizi bu tozdan kurtarın” diye konuştu.
YALI MAHALLESİNİN SON SAKİNLERİ BABA KIZ YAŞAM SAVAŞI VERİYOR
Kasımlar köyünün Yalı mahallesinde 52 yaşındaki kızı Kezban ile birlikte yaşamını sürdüren 85 yaşındaki İsmail Özdemir, evinin karşısına Kasımlar Barajı ve HES projesine ait taş kırma tesisi ve beton santrali açılanca zor günler geçirmeye başladı. Bir zamanlar çok sayıda ailenin yaşadığı Yalı mahallesinin son sakinleri olan baba kız birbirlerine tutunarak yaşam savaşı veriyorlar. Ancak bu savaş son bir yıldır cehennem azabına dönmüş durumda. Çünkü yaklaşık 250-300 metre mesafede açılan taş ocağından kalkan tozlar sabah akşam evlerine ve bahçelerine yağıyor.
‘GİDECEK BAŞKA YERİMİZ YOK, BİZİ BU TOZDAN KURTARIN KARDEŞİM!’
Kulakları ağır işiten İsmail Özdemir’in kızı Kezban Özdemir, Yalı’daki evlerinden başka gidecek bir yerlerinin olmadığını söylüyor. Kasımlar’da eski bir evleri olduğunu ancak bu evin onarım görmeden oturulmayacak durumda olduğunu anlatan Özdemir, “burada bizden başka kimse kalmadı. Geçen yıla kadar buradaki yaşantımız iyiydi. Bahçemizde yetiştirdiğimiz sebzelerle geçimimizi sağlıyorduk. İki de ineğimiz vardı. Her şeyimiz bize yetiyordu. Geçen yıl buraya taş ocağı açılınca tozdan hiç bir şey yetişmez oldu. Ben de tozdan hastalandım. Yaşantımız kötüleşti. Bizi bu tozdan kurtarın kardeşim” diye konuştu.
SU ALTINDA KALACAK TOPRAKLAR SON KEZ EKİLİYOR
Yalı mahallesindeki evlerin bir kısmı Darıbükü köyü ile birlikte barajın suları altında kalacak. Ancak kamulaştırma konusunda kendilerine bir bilgi verilip verilmediğini sorduğumuz Özdemir, “bize kimse bir şey söylemedi” yanıtını veriyor. Su altında kalacak olan Darıbükü köyünde olduğu gibi Özdemir ailesi de evlerinin önündeki küçük bahçelerinde her şeye rağmen sebze yetiştirmek için toprağı çapalayıp gübreleyerek hazırlamışlar. “Tozdan olmasa da yine de mecburen ekiyoruz” diyor, Kezban Özdemir.
YETKİLLERE ÇAĞRI: ‘BU DRAMA SON VERİLSİN’
Yukarı Köprüçay Havzası Koruma Platformu’ndan yapılan açıklamada ise, yıkım projelerine kurban edilen insan yaşamının hiçe sayılmasının kabul edilemez olduğu vurgulanarak, “Bir kaç noktada birden yapımı devam eden baraj ve HES inşaatının yarattığı tahribatlar, doğal yaşamın yanında yörede yaşayan halkın gündelik hayatını da olumsuz etkilemektedir. Milli irade söyleminin dillerden düşürülmediği bir dönemde, 85 yaşındaki bir yurttaşa yaşatılan bu eziyet en hafif tabirle büyük bir insan hakları ihlalidir. Milletin iradesinin yok sayılarak yöre halkının yaşadığı bu drama bir an önce son verilmesi için yetkilileri görev ve sorumluluklarını yerine getirmeye davet ediyoruz” denildi.
85 Yaşındaki İsmail Özdemir’in evinin bulunduğu yalı mahallesi üç yıl öncesine kadar böyleydi
Yalı’nın son sakinleri olan Özdemir ailesinin evinin bitişiğine taş ocağı ve beton santrali kuruldu
Özdemir ailesinin bir zamanlar huzurla seyrettikleri manzaranın yerinde artık yıkım şantiyesi var
Kezban Özdemir, evinin küçük balkonunda toza karşı günlük işlerini yapıyor
Kezban Özdemir, bahçelerinde yetiştirdikleriyle geçindiklerini ancak toz yüzünden artık bahçenin ürün vermediğini an
52 yaşındaki kezban özdemir bizi bu tozdan kurtarın diye isyan ediyor
İsmail Özdemir 85 yaşında ancak halen her şeye rağmen yaşam için direniyor
ismail özdemir
Taş kırma tesisinden kalkan tozlar yöredeki yaşamı olumsuz etkiliyor
