Muhalefet diyor ki;

Muhalefet diyor ki;
Muhalefet Meclis tatile girmesin diyor.
“LTB’yi tartışalım, derdine çare bulalım…”
LTB krizi beş ay önce başladı.
Geçen hafta değil yani.
Ne demiştiniz; LTB’ye gereksiz istihdam yapıldı, belediye bunu karşılayamıyor.
Bunun çözümü ne; Fazlalığın işten durdurulması.
Sayıştay raporuyla da yüzde 200 fazlalık belirlendiğine göre bunun kaçarı yok, birileri duracak.
Durduruldu; Ne oldu, neden hoşunuza gitmedi?
Başka ne dediniz; Bu belediye başkanını görevden alın!
Hükümet görevden almadı, ortalık sakinleşinceye kadar izne gönderelim dedi, ona da hop hop hopladınız. Gerekçe; seçilmişin yerine seçilmemiş gelemez!
Önce “Hükümet Belediye çalışanlarını ödesin” dediniz, ödedi. Bu kez de diğer belediyelere haksızlık olduğunu söylediniz.
(Tüm Meclis oturumlarını takip ettiğimden konuşmalar kulağımda, notlar defterimde.)
Şimdi Meclis toplansın LTB konuşalım, soruna çare arayalım diyorsunuz.
Güzel, toplansın, çare arayın ama sizin önerilerinizin çoğu zaten hükümet tarafından uygulandı. Onun dışında başka söyleyecek neyiniz varsa onu söyleyin.
Şimdi baştan başlayalım; Cemal Bulutoğluları LTB’nin başında dursun mu, gitsin mi?
Fazladan istihdam edildi dediğiniz kişiler işten durdurulsun mu, yoksa işe devam mı etsin?
Hükümet diğer belediyelerin ödeneklerini keserek LTB’nin borçlarını mı ödesin?
Söyleyin, ne yapsın?
***
Bir gün Cemal Bulutoğlularını yerden yere vurup, ertesi gün “ kabahat onda değil” diyen, bir gün hükümeti UBP’li belediyeleri kayırmakla suçlayıp ertesi gün “hükümet yardım etsin” diyen, bir gün “gereksiz yere adam yığdılar onun içine” deyip, ertesi gün işten çıkarılanlar için ağıt yakan zihniyete söylenecek fazla bir şey yok.
Herkes çok iyi biliyor ki Belediyede borç gırtlakta ve hükümetin ya da TC Yardım Heyetinin yapacağı yardımlar harici kurtulma imkanı da yok. Dolayısıyla çalışanın azaltılması, yatırımların durdurulması ve alacakları tez elden toplama çalışmalarına başlanmasında dışında bir çözüm görünmüyor.
Söylenecek son söz; Bu hamur artık su kaldırmaz. O yüzden LTB’yi etinden sütünden yararlanılacak siyasi bir malzeme olarak görmek yerine gerçekçi, somut çözüm önerileri koymak gerekiyor. Tabii sözüm bu karışıklıktan kendilerine pay çıkarmaya çalışmayanlara…