Müzakereler için sivil toplum platformu

İnsan Yerleşimleri Derneği’nden yapılan açıklamada şöyle denildi:


“Müzakere Çerçeve Belgesi konusunda hükümet ile muhalefet arasında yaşanan tartışmadan da ders alarak, aşağıdaki görüşleri dile getirmek istiyoruz:


Müzakere sürecinin sivil diyaloga  açık olması için bütün taraflar hassas olmalıdır. Bu yapılmadan yapılması gerekenler Türkiye kamuoyuna nasıl tanıtılacaktır? Avrupa kamuoyu Türkiye’yi nasıl tanıyacaktır? Hazmetme meselesi toplumun farklı kanallarıyla sürece katılması anlamına gelmektedir. Bu sürecin oldu bittiye getirilmemesi gerekir. Gelişmeler hazmedilmeden yürütülecek olursa, AB karşıtı solu ve sağı birleştiren kesimlerde gördüğümüz gibi diyalogu engelleyecek uç tepkiler ortaya çıkabilir. Oysa tepkilerin büyük bir bölümünün bilgisizlikten ve katılım eksikliğinden kaynaklandığı görülüyor. Bu nedenle bilgi eksikliğinin giderilmesi gerekiyor. Hükümet tarafından söylenenlere bakılacak olursa, işin başında gerekli olacak altyapıyı kurmak için çalışmalar başlatılmış durumda. Ancak bu sürece bir sivil platformun yardımcı olması gerekli.”


Müzakerelerin tabana yayılmasını isteyen açıklama şöyle denildi:


“Örneğin hükümet bazı değişiklikleri çok hızlı yapacağını söylüyor. Hükümetin bu çabaların ne kadar haklı gerekçelere bağlı olduğunu hepimizden daha iyi bildiği bir gerçektir. Ancak bu çabaların haklılığının toplum tarafından da anlaşılması ve bilinmesi gerekir. Nasıl AB’ye 24 saatte giremezsek, 24 saatte nasıl Türkiye’yi daha demokratik, daha çağdaş, daha kalkınmış hale getiremezsek, müzakere sürecinde gündemimize gelen konuları da çok kısa sürelerde sindiremeyiz. Bu nedenle müzakere sürecinin başarılı olması için tepeden inmeci bir şekilde gerçekleşmemesi gerekiyor. Sivil diyalog gerçekleşmeden müzakere süreci başarılı olamaz.”


“Örneğin müzakere süreci kültür ve eğitim konusunda başlayacak. İşe tarama süreci ile başlanacağı ve 26 Ekim’de tanıtılacağı söyleniyor. Bu tanıtım nasıl yapılacak?  Kime yapılacak?” sorularına yanıt arayan açıklamada şöyle devam etti: 


“Sivil toplum kuruluşlarına ve medyaya inanılmaz bir iş düşüyor. Domümantasyonun yerel uygulamalarla ilişkisini kurmak, bunun her kesimin onayını alarak yapmak bir hükümetin tek başına yapabileceği bir iş değil. Bir takım güçlü sivil toplum kuruluşlarının, iş çevrelerinin hükümete destek olması yeterli olamaz. Mevcut aktörlerle, bugünkü temsil olanaklarının yarattığı dar perspektiflerle ve sivil toplum devlet ilişkisi kalıpları ile yetinemeyiz. Bu değişimin enerji yaratıcı ve perspektif genişletici olması gerekir. Meselenin kendisini daha güçlü temsil edebilen kesimlerin bu sürece katılmasından ibaret olmadığının mutlaka anlaşılması gerekiyor. Asıl enerji yaratacak olan karar süreçlerinden bugüne kadar dışlanmış olan kesimlerin müzakere sürecinin kendilerine neler getireceğini, hayatlarını nasıl etkileyeceğini, kendi yaptıkları ile ilişkisini nasıl kuracaklarını bilmeleri gerekiyor. Bu nedenle yalnızca görüşlerin temsili ile sınırlı kalmayan, mevcut siyasal katılım modeli ile yetinmeyen, sivil toplumun katılım kapasitesini geliştirecek olan bir sivil toplum platformuna ihtiyaç var.”
 


AYRINTILI BİLGİ İÇİN: [email protected], 0212 244 71 64, 0212 244 71 65

1025290cookie-checkMüzakereler için sivil toplum platformu

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.