Ne “hep” ne “hiç”…Ya “hep” ya “hiç”…

Hep koşacak, hep yorulacak, hep ağlayacak, hep gülecek değiliz ama yaparız bunları tek tek… Uçsuz bucaksız hayallerin içinde de kayboluruz, yabancı bir şehrin ortasında da… Hep mutsuz değilizdir, hep mutlu olmadığımız gibi… Hep kötü değilizdir ama hep iyi de değiliz. Bazen hepsi oluruz, bazen de hiçbiri. Biri size kendini tarif ederken kimdir? Kim kendini bir cümlede özetleyebilir? Bilin ki söz ettiği sadece o an içinde bulunduğu durum bildirimidir… Yoksa buzdağı derin, görünen kimbilir belki yüzde biri bile değil…

“Hep”e ve “hiç”e değen bir yanımız var… “Hep”le var oluyor “hiç”le yok oluyoruz… Tığla örülen danteller gibiyiz… derin derin iç çekip bir ilmek daha döndürüyoruz, böyle böyle ürüyoruz… kıvrandıran bir bitirme hevesi…

Hep aşktan söz edecek değiliz ama bir işi aşkla yapmayınca da birşeye benzemiyor hayat… yorulacağını bile bile koşuyorsun… düz yolda yürümek şaşırtmıyor insanı, manzaran hep aynı öbür sokaktan geçmedikçe… Cahilliğin sürdükçe hep cesursun, öğrendikçe çekiniyor, “artık büyüdüm” diyorsun… “artık”… “artık” artanıdır dünün… Kanayan dizlerin değil bu kez ama kanayan damarlarını da önemsemiyorsun… Etraf kan çanağı gözlerle dolu… Şehir çok mu mutsuz? Bu öfkenin başka bir nedeni olamaz… Gıpgri bir kasvet… Ne “hep” var içinde, ne de “hiç”… Niye yalnızlıktan bu kadar şikayetçiyiz ? Gözlerini kapatınca herkes yalnız…

Hep gitmiyoruz geliyoruz da kimine… Hep seviyor değiliz nefret de ediyoruz kiminden… Deneyimliyoruz aslını… Asıl olanlar acıtıyor canımızı, kopya olanlar unutuluyor.. Kimini üzüyor kimini sevindiriyor hayat, tıpkı senin gibi… Aslında ne var biliyor musun?.. Biraz da hüzün var işin içinde, biraz da ironi… biraz da aptal oluyor insan hayatının bir dönemi… Bazen dimdik duruyorsun hayata, bazen eğilip bükülüyorsun… Artık kim hangisine denk gelirse, O sen zannediliyorsun… Şimdi kime nasıl anlatırsın kendini? ya da… anlatmalı mısın?

Hep dert anlatacak değiliz … Öyle de değil zaten… Ama bir kadın ve bir erkek var her zaman… Bir iyi ve bir kötü… Sevgi ve nefret, siyah ve beyaz, gece ve gündüz, aptal ve zeki, yaşam ve ölüm … İşte bu yüzden işte “hep” ve “hiç” var… işte o yüzden aşk… işte o yüzden hayat… işte o yüzden sen ve ben…

[email protected]

1604390cookie-checkNe “hep” ne “hiç”…Ya “hep” ya “hiç”…

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.