Nere gidiliyor?

Türkiye karanlık bir süreçten geçmekte! İnsan ilişkileri de korku duvarına çarparak durmakta! Bugün hiç bir insan önünü görme imkanı yoktur. Tek adam rejimi kendi hukukunu yaratarak toplumu dizayn etmiş durumda. Devletin her kademesindeki kastlar sarayın ağzına bakarak karar oluşturmakta. Durum bu olunca da insan haliyle nereye gidiyoruz demeden edemiyor. Her türlü demokratik hak ve özgürlük tek kişinin insaf ölçülerine teslim edilmiş. Demagojik bir propaganda eşliğinde al-gülüm ver-gülüm normu oluşmuş. Sesi yükselen muhalif kesimi dipçikle, copla, mahpuslukla hizaya getirilmeye çalışılmaktalar. İşinden atılanlar neden işinden olduğunu dahi bilemez durumda. Ben dedim ben yaptım anlayışı devlet erkinde geçerli akça olmuş. Hukuk, hak, adalet dedin mi, abes bir şey söylemişin gibi, kasıla kasıla insana gülünmekteler.

İşinden atılan insanlar işlerine geri dönmek istedikleri için bedenlerini açlığa yatırmaktalar. Hak alma mücadelesi ölüm bedeli olduğu bir ülkede yaşamaktayız. Bu insanların işlerine dönmek için açlık eylemi aylarca devam etti. Toplum tarafından sesleri duyulmaya başlayınca bu insanlar hemen bir anda terörist ilan edilerek içeri atıldılar. Yani Yıllarca normal insan olanlar bu insanlar bir gecede terörist ilan edilerek tutukladılar. Hak arama mücadelesi teröristlik suçlamasına dönüştürmede neredeyse tek ülke unvanına erişmiş durumdayız. Bu geldiğimiz nokta tam anlamıyla alkışlanacak bir durum gelmiş haldeyiz?

Yine ülkemizin kanayan yarası: Çocuklarının kemiklerini almak için sokaklarda olan anaların, babaların sorunu çözüleceği yerde, onları , copla durdurmaya uğraşan bir devlet erki var. Bu erk kendin ileri demokrasi demagojisi ile sunmakta! Türklük edebiyatı arkasına sığınarak tekçilik, kafasatçılık yapılmaktalar. Hırsızlılıklarını, savaş çığlıklarını gölgede bırakarak öldürdükleri gençlerin ailelerine saldırmaktalar. Sanki, o öldürdükleri gençler , bu ülkenin insanı değilmiş gibi bir çıkışla ölüleri suçlamakta sınır tanımamaktalar. İşi, şarlatanlığa kadar vardırarak ülkenin en hak peresi insanlarını cezaevlerine doldurmaktalar.

Ülkenin geldiği nokta: OHAL kıskacında bir insan avı başı başlatmış durumdalar. Ellerine geçirdikleri Feto güdelemesiyle muhalefeti ezerek tarikatlarla kol kola ülkeyi karanlığa doğru götürmekteler. Din, iman bezirganlığıyla doludizgin halka zulüm yapılmakta. Tarikatlarla kol kola yürüyerek bir “ileri demokrasi” inşa edilmiş vaziyette. Kuran kursları, imam hatipler diyerek halkı açlık kıskacına almaktalar. Bunların ileri demokrasisinden de sadece imam hatiplerin ve kuran kurslarının, hırsızların özgürlüğü anlaşılmakta.

İşçi grevleri yasaklanıyor. İşten atılanlar neden işten atıldığını bilmiyorlar. Aydınlar fikirlerini anlattığı için ceza evlerine doldurulmakta. Muhalif politikacılar ya PKK’li olarak ya da Fetocu olarak suçlanarak işinden atılıp, ceza evlerine doldurulmaktalar. Bunların bugüne kadar ne söyleyip yaptıkları önemsenmeden suçlanmaktalar. Öyküler, çizgiler suçlanarak Aydınlık karartılmakta. İnsanlar bunları bilmek istediklerinde de terör damgasını yiyerek ceza evlerine atmaktalar. İşte ” ileri demokrasi” dedikler şarlatanlık teorisi bu olsa gerek!!!

2092580cookie-checkNere gidiliyor?

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.