İngiltere’de yaşayan bir Kıbrıslının anlattıkları

Kemal Hacıveli bundan 22 yıl önce Londra’ya yerleşmiş bir Kıbrıslı. Kıbrıslıların “sıkıntılı dönemde kaçtılar, şimdi bizim için ahkam kesmesinler” diyerek eleştirdiği jenerasyondan değil.
Kemal Bey İngiltere’de kazandıklarını ülkesine getirmiş, iki yıl önce ODTÜ karşısında yurt açmış. İşlerinden memnun. KKTC’nin ekonomik anlamda dünyanın en şanslı bölgelerinden biri olduğunu savunuyor. Zira Kemal Bey’in dünya üzerinde gezmediği yer kalmamış.
İngiltere’den başlıyor anlatmaya. Bundan 10 gün önce ekonomik tedbirleri protesto eden halk sokaklara dökülmüş, ortalığı altüst etmiş. “Trafalgar Meydanını kırıp geçirdiler” diye başladığı konuşmasını şöyle sürdürüyor: “1990 yılında bir odanın kirası 35-40 sterlindi. Geçen 20 yıl içinde kiralar iki katına çıktı, otobüs fiyatları 5’e katladı. Maaşlar ise 1990’larda alınan ücrete göre yüzde 20-25 kadar arttı. Vergiler o biçim arttı. Yavaş yavaş yaptılar. Zamana yaydılar ama çok hissedildi.
Bir dükkan sahibi bundan 7-8 yıl önce haftalık 8 bin lira kar ediyorsa, şimdi aynı masrafla yarı ciroyu yapıyor. İnsanlar çok bunalmış vaziyette…”
“Amerika’da Avrupa’da insanlar sürünüyor”
İngiltere’de emekli maaşlarında, çalışanların maaşlarında kesintiye gidilmiş. Sosyal yardımlar da sıkı tutulmaya başlanmış. Hacıveli’nin “İngiltere’de de çalışanların maaşından, emeklilerden kesinti yaptılar. Halk sokaklara döküldü. 10 gün önce oradaydım, “Trafalgar Meydanını kırıp geçirdiler. Bizdeki sendikalara çok kızıyorum. Tayyip Erdoğan’ı ve politikasını ise destekliyorum. Bizdeki yanlış politikalar Kıbrıs’ı tıkanma noktasına getirdi. Türkiye nasıl kendi yanlış politikalarının bedelini ödediyse KKTC’de bu diyeti ödeyecek. KKTC’nin yanlış politikalarının bedelini TC’mi ödeyecek? TC’ye ‘siz yaptınız’ diyorlar. Tamam ama sizinde politikanız yanlıştı. Biraz tedbirle düzelecek. 50 sene, yüz sene böyle gitmez. Bir de ülkemizde yandaş-kardeş muhabbeti var. Bu da kalkmalı. 22 yıldır İngiltere’de yaşarım. Tüm Avrupa’yı, Amerika’yı gezdim, gördüklerim içler acısı. Medeniyet, en büyük ekonomi! Gitsinler görsünler Amerika’da insanlar ne halde. Onun için sendikalara çok kızıyorum. Siz bir proje koyun o zaman. Reçete verin de düzeltelim! Yıl başlamadan bütçe açığı var. Nasıl ödenecek bu borç?” sözleri bizdeki tedbirlerin ‘dayatma’ olduğunda ısrar edenlere bir yanıt mahiyetinde.
“Eskiden uçaktan iner inmez Türkleri ilaçlarlardı”
Kemal Bey sohbetimizde uzun yıllardır duymaya hasret olduğumuz şeyler söylüyor ki, gururlanmamak elde değil. Son yıllarda, Avrupa’nın yıllardır besleye besleye davul ettiği üstünlük refleksinin nasıl törpülendiğini ve Avrupa’daki Türkiye algısının nasıl pozitif yönde değiştiğini anlatıyor mesela…
Ve bunun sebebinin AK Parti Hükümeti olduğunu…
“Dışarıdaki insanın Türkiye’ye bakışı değişti. Bunu iyisiyle, kötüsüyle AK Parti başardı. İmaj değiştirmek kolay değildir. Oluşmuş imajı 100 senede değiştiremezsiniz ama değişti. Bundan 15 sene önce İngiltere’ye gideceğimizde bizi uçağa binmeden ilaçlarlardı. Sanki de hastalık taşırmışız gibi… Bu çok aşağılayıcı bir hareketti. Şimdi ise Türkiye deyince farklı bir ülke akla geliyor. Bu çok büyük başarı.”
Kemal Hacıveli’yi böyle konuşturan “yurt özlemi” olmasa gerek. Zira Londra’da yaşayan Kıbrıslı Türklerin çoğu-Kemal Bey’in deyimiyle- Kıbrıs’ın kıymetini iyi anlamış ve “Bir anlaşma olsun, dönelim” diyorlarmış.
Sonuç mu; Sohbetin hissesi içinde aslında…Her zaman şikayet ettiğimiz izolasyonlar bize üç maymunu oynama hakkını da veriyor. Lafta dünyayla bütünleşeceğiz ya, işte dünyanın hali…

1619800cookie-checkİngiltere’de yaşayan bir Kıbrıslının anlattıkları

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.