İngiltere’nin ‘anti-terör’ stratejisi

Hazırlayan: Mustafa PEKÖZ

Dünyanın geçmiş en büyük sömürgelerine sahip olan ve bir zamanlar ‘güneş batmayan imparatorluk’ olarak bilinen emperyalist İngiltere’nin tarihi aynı zamanda barbarlıklar tarihi olarak bilinir. Dünyan’nın kapitalist sömürgecilik politikası sonucu, ilhak ederek sömürgeleştirdiği ülkelerde, ezilen halklara yönelik gerçekleştirdiklari katliamlar hemen her ülkenin tarihinde derin etkiler bırakmıştır.

Avrupa’nın tarihsel olarak geçirmiş olduğu bütün politik evreler dikkate alındığında, kapitalist sistemin sosyal hareketlere karşı çok yönlü saldırılar içerisinde olduğu görülür.  . Özellikle yakın tarihimiz bakımından dikkate alındığında, İngiltere, İspanya, Almanya, Fransa,İtayla, Belçika, Hollanda gibi  ülkelerde gelişen çok yönlü toplumsal hareketlerin  etkisizleştirilmesi için ortaya konulan politikalar ‘antitörör yasaları’  ifade ettiler. İngiltere bunun en somut örneklerinden biridir. Anayasasız demokrasisiyle övünen  İngiltere’nin İRA’ya yönelik saldırıları ve geliştirdiği politikalar, bütün emperyalist kapitalist sisteme örnek olmaktadır.
 
 İRA yöneticilerine karşı geliştirilen İngiltere’de terör yasası; “Yakala ve öldür. Ör­gütü destekleyenle örgüt üyesi aynı statüdedir. Sürgün uygu­lanır… Ayrılıkçı hareketlerin liderleriyle röportaj yasak… Ey­lemlere katılan ve destekleyen ülke dışına sürgün… İtirafçı­lık.” gibi alt başlıklar altında açıklanırken, aynı zamanda 1975 ve 1984’te iki kez bu yasa geliştirilir. İrlanda ulusal kurtuluş mücadelesini etkisizleştirmek ve İngiltere’de izole etmek için gerekli bütün yasalar çıkartıldı ve “IRA liderleriyle röportajla­rın yapılması, onlarla ilgili geniş haberlerin verilmesi” yasak­landı ve “Kuzey İrlanda’daki haber sorumluluğu İngiltere Sa­vunma Bakanlığı’na verildi.”

ABD’nin ünlü ikiz kulelerinin vurulmasıyla birlikte, dünya haklarına karşı ‘haçlı seferi’ ilan ettiğini açıklayan Bush’un hedefinde esas olarak, emperyalizme karşı mücadele eden politik hareketler vardı. Her ne kadar ‘İslami terör’e karşı mücadele kararı aldığı söylensede uzun vadeli politikalarının arka planında kapitalizme karşı mücadele eden toplumsal güçler bulunmaktadır. İngeltere ile ABD bu alanda tam bir iş birliği içerisindedirler.   

İslamcı militanların Londranın merkezinde metrolarda ve otobuslerde yapmış oldukları eylemlerden sonra, İngiltere’nin  ve  AB’nin ‘terörizme karşı mücadele’de ortak temel politikalar belirlemiş olmaları, AB’nin ve İngiltere’nin politik yönelimleri konusunda bize net fikirler vermektedir. Özellikle AB Konseyi, 11 Eylülden sonra teröre karşı önlemler adı altında almış olduğu kararlara. İngiltere’de gerçekleşktirilen eylemlerden hemen sonra, AB’nin 5 temel ülkesinin İçişleri Bakanlarının yapmış oldukları toplantılarda, ‘terör karşı ortak politika’ kararı alınmasından sonra, bütün AB ülkelerinde ciddi saldırılar gündele geldi. Özellikle “Avrupa tutuklama müzakeresi” adıyla alınan karar esas olarak İngiltere’de “Terorism Act” adıyla uygulanmaya konulan ‘İngiliz Terör Yasası’ esas alınarak hazınlandı. Bu yasaya göre, sisteme yönelik her türlü ‘şiddet ve barışcıl’ eylem türleri istenildiğinde ‘terörü desteklemek kapsalında’ eles alınıp değerlendirilebilinecektir.

İngiltere’de alınıp geliştirilen bu yasa aynı zamanda Bush yönetimi tarafından uygulanmaya konulan ‘ABD Patriot Act/Yurteverlik Yasası’nın yeni bir kopyası niteliğindedir. ABD’nin iç kamuyounda ciddi tartışmalara neden olan ve makhekem tarafından yürürlüğü durdurulan bu yasanın özü, özellikle ABD vatandaşlarını potansiyel suçlu gören ve ABD yönetiline yardımcı olmayan bütün ABD vatandaşlarını ‘yurtseverliğe ihanet etmekten yargılama’ olanağını sağlıyor. 

Kapitalist şiddet saldırıları konusunda emperyalist sistemin en deneyimli ülkesi İngilteredir. Sömürgelerde gerçekleştirdiği katlimaları bir yana birakırsak, özellikle İngiltere’nin iç politikasında, şiddet eylemleri ve saldırılar için bütün ‘yasal’ olanaklar yarıtılmıştır.
Örneğin, İngiltere’de halkın günlük yaşamının denetlenmesi için, sokaklarda 4 milyon kamera kullanılmaktadır. Londaradaki eylemlerden sonra bunun yeterli olmadığı ve sosyal yaşamın her alınının konrol edilmesi için bu sayının ciddi oranda artırılması gündeme getirildi. 

İngitere’nin ‘terörizmle mücadele’  politikası  imparatorluğun bütün tarihi boyunca strtatejik bir politika olarak benimsenip uyguyanlıştır. Sömürgeci İmparatorluğa karşı mücadele eden, bütün ulusal kurtuluş hareketleri, terörist hareketler olarak gösterilmiştir. Örneğin, İngilizlerin Hindistan’daki, katliamları, İngiltere halkını doğrudan etkilememiştir. Dahası politik etkisin çok yakınen hisedilmemiştir. Ancak, İngiltere’nin İrlandan’ın ilhakına kaşı çıkan İRA gibi bir örgütün ortaya çıkması, ‘terör’ olarak ifade edilen şiddet eylemleri, İngiltere’nin bir bakıma günlük yaşamının bir parçası haline geldi. Bu süreç, İngiliz burjuvazisinin politik kimliğini çok daha net olarak ortaya koydu. Anayasasız yönetilen İngiltere kapitalist sisteminin, özgürlüklerden ve demokrasiden yana olmadığını ortaya koydu. 1973’te çıkarıtlan  ‘Northern Ireland Emergency Provisions Act’ isimli terör yasası, İrlanda bölgesinde görevli İngiliz polisine çok geniş yetkiler vermektedir. geliyor.  Bu yasanın daha iyi karvanılması için bir benzetme yaparsak Türkiye’de yıllarca “Olağanüstü Hal Yasası” adıyla uygulanan yasanın tam bir benzeridir.   Bu yasayı yeterli görmeyen İngiliz burjuvazisi  1989’da ‘Terörizme Karşı Geçici Önlemler Yasası’nı uygulamaya koydu.  

Bu yasaya göre,  herhangi bir mahkeme kararı olmadan,  Bakan’a, ‘Büyük Britanya’daki terör şüphelilerini sınırdışı etme’ yetkisi verdi. 2000 yılında, bu yasaya bir alt bölüm olarak ‘Terörizm yasası’ eklendi. Çıkartılan bu ek yasaya göre, Polise ‘yetkisiz tutuklama’ hakkı veriyor. Yani polis, terörist olarak şühpelendiği birini, herhangi bir mahkeme kararı olmadan ‘tedbir’ olarak tutuklama, sorgulama ve gözlem altına alma hakkını vermektetdir. Böylece, polisin bakış açısına göre, her insan ve her an, terörist olma şühpesi iddiasıyla tutuklanabilir.

Terörizmle mücadele adı altında her yıl yeni yasalar çıkartarak, özgürlükleri parça parça gasp eden, İngiliz burjuvazi, siyasal gericiliğini yoğunlaştırmaktadır. Özellikle Afganistan ve Irak’ın işgalinden sonra, ABD ile dünyanın yeniden sömürgeleştirilmesi için, askeri güç kullanan İngiltere’nin iç politikasinda ciddi değişimler yaşanmaktadır. Bunun adı ise 21.yüzyılın modası olan ‘terörizme karşı’ mücadele yasaları oluyor. Terörizmle mücadele yasasını sürekli yenileyerek saldırılarını artıran uluslararası kapitalist güçlerin model ülkesi, 13 Aralık 2001’de mevcut yasayı yeniden gözden geçirdi. Anti Terörizm Suç ve Güvenlik Yasası (ATCSA) adıyla kabul edilen yasanın amacını eski İçişleri Bakanı David Blunkett şöyle açıklıyor: “içinde bulunduğumuz özel durumdan dolayı anti-terör yasalarını gözden geçirmek ve güvenlik önlemlerimizi arttırmak zorundayız.”  

Bu yasaya ilaveten ‘Prevention of Terrorism Bill 2005’ isimli yasa parlamentoda  yapılan tartışmalardan sonra kabul edildi. Eski yasadaki bir kaç sözcük değiştirilerek yeni haliye uygulanmaya konuldu. Örneğin  eski terör yasasında tartışmaya konuu olan “yabancı uyruklu terör şüphelileri” tanımlaması yeni yasada “İngiliz ve yabancı uyruklu terör şüphelileri” olarak değiştirildi. İngiliz parlementosunda kabul edilen yine yasaya göne, ‘terör şüphelilerinin iş kurmaları engellenebilecek, gideceği ve görüşeceği kişilere sınırlamalar getirilebilecek, evleri aranabilecek ve evlerindeki bazı eşyalara incelenmek üzere el konulabilecek’tir.

İngiliz emperyalist burjuvazisi tarafından ‘terör’ gerekçesiyle çıkartılan ve uygulanmaya konulan kararlar, esas olarak. İngiltere emperyalizminin 21. yüz yılda izlediği yeni sömürgecilik politikasının bir parcasıdır. Bunun bir yönünü İngiltere’nin iç polikasındaki gelişmeler oluşturmaktadır. İkincisi ise, uluslararası dış politikası oluşturmaktadır. Her iki politikanın birlikte yürüyebilmesi için, ülke içerisinde, siyasal gericiliğin geliştirilmesi ve kurumsallaştırılmasına ihtiyaç duyulmaktadır.

[email protected]

1090000cookie-checkİngiltere’nin ‘anti-terör’ stratejisi

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.