Türkiye’nin istediği üzerine “TKP-ML sanığı” Dolutaş İngiliz İnterpol Polisi tarafından gözaltına alınmıştı. 1 Şubat günü hakim karşısına çıkan Dolutaş’ın bir sonraki mahkemesi 14 Mart’a ertelenmişti. Bu sürede Türkiye’nin Dolutaş ile ilgili iade dosyasının bekleneceğini betirten hakim Dolutaş’ın da karakola imzaya gitmesi şartıyla kefaletle serbest bırakmıştı.
Bow Street’deki Kraliyet Mahkemesi’nde dün yapılan duruşmada Türkiye’nin Dolutaş ile ilgili dosyayı son anda sunması üzerine, tarafların diğer belgelerin tamamlanması gününü 11 Nisan, son kararın verileceği mahkeme gününü de 8 Mayıs olarak kararlaştırıldı.
Dolutaş davayı kaybederse diğer sığınmacıların Türkiye’de işledikleri “siyasi suçtan” gönderilmesi gündeme gelecek… TKP-ML adına askeri eylem yaptığı suçlamasıyla DGM’de yargılanan Tolutaş’a gıyabında 12 yıl hapis cezası verilmişti.
İLK KEZ BİR SIĞINMACI GÖZALTINA ALINDI
İngiltere polisi Türkiye’nin isteği üzerine sığınmacı Önder Dolutaş’ı 30 Ocak günü Harrow’daki evinden gözaltına almış ve mahkeme sürecini başlatmıştı. Avukatlara göre; Dolutaş, İngiltere’nin siyasi sığınma hakkı aldığı halde gözaltına alınan ilk Türk vatandaşı oldu.
Kraliyet Mahkemesi’nde Türkiye adına Dolutaş’ın iadesini isteyen avukat, Dolutaş’ın 1997 tarihlerinde TKP-ML adına askeri eylemlerde bulunarak aralarında bazı banka şubelerinin de bulunduğu 4 yere molotof kokteyl attığını, sanığın TKP-ML adına yaptığı bu askeri eylemlerinin sonucunda da DGM tarafından 2002’de 12 yıl hapis cezasına çarptırıldığını söyledi. Tükiye’nin avukatı, iki ülke arasındaki suçluların iadesi anlaşması gereği Dolutaş’ın cezasını çekmek üzere Türkiye’ye iade edilmesini istedi.
Savunma avukatları ise Dolutaş’ın kendisine yöneltilen suçları Türkiye’de de kabul etmediğini ve işkence altında alınan ifadelerle gıyabında yargılanıp ağır cezaya çarptırıldığını belirttiler. Savunma avukatları, Türkiye’nin mahkemeye sunduğu gerekçelerle müvekkilline İngiltere’de sığınma hakkı verildiğini vurgulayarak, Dolutaş’ın İngiltere yasalarına uygun olarak yaşamını sürdürdüğünü ve siyasi sığınma hakkının gözönüne alınarak iade edilmemesini istediler. Avukatlar, Önder’in Türkiye’de ceza aldıktan dört yıl gibi uzun bir zaman geçtikten sonra Türkiye’nin iadesini istemesine şaşırdıklarını da dile getirdiler.
DOLUTAŞ: SIĞINMACILARA ÖRNEK OLABİLİR
İkinci kez hakim karşısına çıkan Dolutaş, mahkeme sonrasında dışarıda kendisini ellerinde pankartlarla destekleyen arkadaşlarına megafonla İngilizce olarak seslenerek iade edilmesi durumunda pek çok sığınmacının sığınma haklarının gaspedileceğini söyledi.
Dolutaş, gazetemize şunları söyledi:
“Türkiye’de İstanbul Üniversitesi Öğrenci Derneği Yönetim kurulu üyesiyken TKP-ML üyesi olmak ve bombalama eylemlerine katılmaktan yargılanıyordum. Üç ay hapisanede yattım. Davalar dışarıdan sürüyordu. 2001 Mayıs’ında İngiltere’ye yasal yollardan öğrenci olarak geldim. 2002’de de sığınmacı statüsü verildi. Daha sonra Türkiye’de süren davaların birinde gıyabımda 12 yıl hapis cezası verdiler. Bana yüklenmek isteyen suçların hiç birisini kabul etmedim. Hepsi uydurma şeyler…”
Dolutaş kendi davasının bir ilk olduğunu vurgulayarak, “Avukatım da bu davanın sıradışı olduğunu şaşırarak söyledi. İlginç olan Türkiye’nin avukatının bana yönelik getirdiği suçlamaları benim ceza aldığım davadan da değil. Bu da ilginç. İngiltere’de sanıyorum ilk kez bir sığınmacıya siyasi sığınma hakkı verdikleri davalardan dolayı iadesi için hakim karşısına çıkarılmış oluyor… Bu tür davaların yaygınlaşarak süreceğini düşünüyoruz…” diye konuştu.
DESTEK GÖSTERİSİ
Dolutaş’ı Bow Street’deki Kraliyet Mahkemesi’nde yargıç karşısındayken mahkeme dışında “Dolutaş’ın Sınırdışı Edilmesine Karşı Kampanya”sının yaklaşık 50 destekçisi Dolutaş’ı Türkiye’nin iade isteğine karşı protesto gösterisinde bulundular.
“Dolutaş’ın Sınırdışı Edilmesine Karşı Kampanya”sına katılan Türk, Kürt ve İngiliz siyasi kuruluş ve dernekler şöyle:
“International League of Peopmle’s Strugles, Confederation of Workers From Turkey in Europe-England Committee, Fight Racism! Fight Emperialism! European Confederation of Oppressed Immigrants, Anatolian People’s Cultural Centre, Confederation of Democratic Nations in Europe”
Önder’in yönetim kurulu üyesi olduğu Tohum Kültür Merkezi’nden arkadaşları Önder’in iade davasını yeni bir Fehriye Erdal Davası olarak nitelendirerek, davanın siyasi sığınma mantığına ters olduğunu ve kaybedilmesi durumunda pek çok siyasi sığınmacının Cenevre Anlaşması ile kazanılmış haklarına karşın Türkiye’ye iade edilmesiyle yüzyüze kalabileceklerini belirttiler.
İngiltere, pek çok ülkeyle yaptığı suçluların iadesi anlaşmasını 2003’te AB stardarlarına uyumlu haline getirerek tek anlaşma kapsamında toplamıştı.
