Londra Halkevi’nde, “Azınlık hakları ve Basbakanlık İnsan Hakları Danışma Kurulu” başlıklı bir panel düzenlendi. Panele Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi öğretim görevlisi Prof. Dr. Baskın Oran ve Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi ve aynı zamanda İnsan Hakları Danışma Kurulu Başkanı İbrahim Kaboğlu ile Kürt İnsan Hakları Direktörü Kerim Yıldız konuşmacı olarak katıldı.
“ÜST KİMLİK TÜRKİYELİ’LİK OLMALI”
Prof. Dr. Baskın Oran Türkiye’de düşünce ve ifade özgürlüğü sorununun sadece devletten kaynaklı olmadığını, toplumun da bu konuya duyarsız yaklaştığını söyledi.
Oran, Türkiye’nin Lozan Antlaşmasına uymadığını vurgulayarak, “Soya dayalı varolan üst kimlik toplumu parçalayarak insanları mecburi vatandaş kılmakta. Bu da bir çok problemi ve huzursuzluğu beraberinde getirmektedir” diye konuştu.
Oran, Türkiye vatandaşlığı üst kimliğinin soya değil de toprağa, coğrafyaya dayalı Türkiye’li kimligi olması gerektiğini de sözlerine ekledi.
“KUVVETLER AYIRIMI YOK”
Prof. Dr.İbrahim Kaboğlu da, başkanı olduğu İnsan Hakları Danışma Kurulu’nun 2003’de kurulduğun günümüze yaşadığı sıkıntıları annlatarak “Şekli olarak kurudu. Şimdiye kadar hükümet bir kez danıştı. Raporlar askıya alınarak kurum işlevsiz kılındı” dedi.
Turkiye’de yüzde 10 secim barajinin adil olmadığını vurgulayan Kaboglu, ciddi bir sivil yargı ve askeri yargı ayırımı sorunu olduğu ve Türkiye’de kuvvetler ayrımının söz konusu olmadığını öne sürdü.
“AİHM’E BAŞVURULAR BİTMİYOR”
Kerim Yıldız ise Türkiye’de işkence ve ifade özgürlüğünde hala ciddi yetersizliklerin olduğunu ve hala son günlere kadar da ifade özgürlüğü olmadığı için Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) başvuruların sürdüğünü söyledi.
İşkencenin devlet politikası olduğunu öne süren Yıldız, Kürt sorununun adının konulmasından bile çekinildiğini sözlerine ekledi.
FOTOĞRAF: Prof. Dr. Baskın Oran