Öldürmeye teşvik gibi avcılık düzenlemesi!

YUSUF YAVUZ / AÇIK GAZETE – Yeni av sezonu 22 Ağustos’ta başladı. Merkez Av Komisyonu kararına göre avcılar bir günde 10 bıldırcın, 15 saksağan, 2 tilki ve 1 tavşan avlayabilecekken, resmi tatillerde bile av yapılabilecek…

Türkiye’de yeni av sezonu 22 Ağustos’ta başladı. Merkez Av Komisyonunun 2020-2021 Av Dönemi’ne ilişkin aldığı kararlar ise tartışma yaratacak nitelikte. Komisyon kararına göre ülke genelinde yeni av sezonu bıldırcın, üveyik, alakarga, küçük karga, ekinkargası, leşkargası, karabatak, saksağan, yaban domuzu ve çakal avı ile başlayacak. Alınan karar uyarınca Çarşamba, Cumartesi, Pazar ve idari tatilleri de içeren resmi tatillerde av yapılabileceği, ayrıca yaban domuzu avının ek olarak Salı günü de yapılabileceği duyuruldu. Türkiye’nin dört bir yanından 93 sivil toplum örgütü ve 22 kent konseyi ise avcılığın tamamen yasaklanması için bir kampanya başlatarak Tarım ve Orman Bakanlığı’na çağrıda bulundu. Bakanlığa bağlı Doğa Koruma Milli Parklar Genel Müdürlüğünün, hangi canlının kaç birey, ne koşullarda ve nerelerde öldürüleceğine karar vermek yerine, onları koruyan kararlar alması gerektiği görüşüne yer verilen kampanya metninde, geçtiğimiz 16 yıl içinde açılan 17 bin avcılık kursunda yaklaşık 500 bin kişinin avcılık sertifikası aldığına işaret edilerek, “Doğanın korunmasından sorumlu kurumlar, silah endüstrisinin ve avcıların doğamızı yok etmesine ne yazık ki seyirci kalmakta, daha da üzücüsü bu durumu teşvik etmektedir” denildi.

YENİ SEZON BILDIRCIN, KARABATAK VE ÇAKAL AVI İLE BAŞLADI

Tarım ve Orman Bakanlığı, 2020-2021 Av Dönemine ilişkin alınan kararları açıkladı. 22 Ağustos’ta başlayan yeni av dönemine ilişkin Merkez Av Komisyonu’nca alınan karar uyarınca tüm bölgelerdeki avlanmanın bıldırcın, üveyik, alakarga, küçük karga, ekinkargası, leşkargası, karabatak, saksağan, yaban domuzu ve çakal avı ile başlayacağı duyuruldu.

PARAYI HESABA YATIRAN DEVLET AVLAKLARINDA AVLANABİLECEK

Avcıların avlanma hakkını elde edebilmeleri için Avcılık Belgesi almaları ve belirlenen avlanma izin ücretini İl Şube Müdürlüklerinin döner sermaye işletmesine ait hesaplarına yatırmaları gerektiği kaydedilen duyuruda, “Avcılar, Avlak Yönetim Bilgi Sisteminden (AVBİS), Avcı Avlakta Mobil Uygulamasından (AVA) ve çağrı merkezinden gerekli izni aldıktan sonra, genel ve devlet avlaklarda avlanabilecektir” denildi.

BİR SEZONLUK AVLANMANIN BEDELİ 185 TL

Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından 2020/2021 Av sezonu için belirlene Avlanma İzin Kartı (PUL) bedelinin dernek üyesi olan avcılara 185, dernek üyesi olmayan avcılar içinse 370 TL olarak belirlendiği öğrenildi.

RESMİ TATİLLERDE BİLE AV YAPILABİLECEK

Avcıların, Merkez Av Komisyonun Resmi Gazete’de yayımlanan 19 sayılı Kararındaki yer alan diğer avlanma esas ve usullerine uymalarının zorunlu olduğunun altı çizilen duyuruda, alınan karar uyarınca Çarşamba, Cumartesi, Pazar ve idari tatilleri de içeren resmi tatillerde av yapılabileceği, ayrıca yaban domuzu avının ek olarak Salı günü de yapılabileceği kaydedildi.

BİR GÜNDE 10 BILDIRCIN, 15 SAKSAĞAN, 3 KARABATAK AVLANABİLECEK

Tarım ve Orman Bakanlığı Bakan Yardımcısı Akif Özkaldı başkanlığındaki Merkez Av Komisyonu kararı, 12 Ağustos’ta Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Buna göre avcılar bir günde 10 bıldırcın, 3 üveyik, 6 kaya güvercini, 5 çulluk, 15 saksağan, 4 sakarmeke, 3 karabatak, 1 alakarga ile 1’er adet kınalı keklik ve kum kekliği ve 2 adet çil keklik avlayabilecek. Ayrıca yeşilbaş, boz ördek, fiyu, macar ördeği, tepeli patka, elmabaş patka, kaşıkgaga ve çıkrıkçın gibi su kuşları da bir günde toplanda 6 taneyi geçmeyecek şekilde avlanabilecek.

YENİ  SEZONDA AVCI BAŞINA 2 TİLKİ 1 KAYA SANSARI AVLANABİLECEK

Avcıların bir günde avlayabileceği memeli yaban hayvanları ise ada tavşanı, yaban tavşanı ve çakal 1, kaya sansarı, tilki ve yaban domuzu ise 2’şer adet olarak belirlendi. Merkez Av Komisyonu, 2020-2021 Av Sezonunda çil keklik avlanabilecek illeri ise Ağrı, Aksaray, Ankara, Ardahan, Bayburt, Bingöl, Bitlis, Elazığ, Eskişehir, Erzurum, Gümüşhane, Iğdır, Kars, Kayseri, Kırıkkale, Malatya, Muş, Ordu, Tokat, Van ve Yozgat olarak belirledi.

TARKAN’DAN AVCILIK KARŞITI KAMPANYAYA DESTEK

Öte yandan Türkiye’nin hemen her bölgesinden sivil toplum örgütleri ve çevreyi savunan platformlarının başlattığı avcılığın tamamen yasaklanmasına ilişkin imza kampanyası ise sürüyor. Kampanyaya ünlü şarkıcı Tarkan da destek verdi. Tarkan, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, “Sen de destek ol! Hep birlikte destek olalım ki bu hayvanların yaşam hakları ellerinden alınmasın” çağrısında bulundu.

93 STK VE 22 KENT KONSEYİ AVCILIĞIN YASAKLANMASINI İSTİYOR

Aralarında Buğday Derneği, Doğa Derneği, Antalya Ekoloji Meclisi, ÇEKÜL, HAYTAP, Munzur Koruma Kurulu, ODTÜ Kuş Gözlem Topluluğu, MAGMA Dergisi, Mardin Ekoloji Derneği, Muğla Çevre Platformu ve Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği gibi kuruluşlarında yer aldığı 93 sivil toplum örgütü ile 22 kent konseyinin destek verdiği kampanya metninde, avcılığın tamamen yasaklanması talep edilerek şöyle denildi:

‘BAŞKA BİR CANLIYI ÖLDÜRMENİN TURİZMİ, HOBİSİ, İHALESİ OLAMAZ’

“Başka bir canlıyı öldürmenin sporu, turizmi, hobisi, ihalesi olamaz! Bu dünya üzerindeki yaşamı paylaştığımız öbür canlılardan bahsediyoruz, onlar uzak ve yakın komşularımız. Komşularımızı birer rakam ve kotaya indirgeyen Merkez Av Komisyonu’na da kararlarına da karşı çıkıyoruz. Tarım Orman Bakanlığı, Doğa Koruma Milli Parklar Genel Müdürlüğü, hangi canlının kaç birey, ne koşullarda, nerelerde öldürüleceğine karar vermek yerine, onları koruyan kararlar almalıdır.

16 YILDA 17 BİN KURSTA 500 BİN KİŞİYE AVCILIK SERTİFİKASI VERİLDİ

Geçtiğimiz 16 yıl içinde yaklaşık 17 bin avcılık kursu açılmış ve yaklaşık 500 bin kişi avcılık sertifikası almıştır. Doğanın korunmasından sorumlu kurumlar, silah endüstrisinin ve avcıların doğamızı yok etmesine ne yazık ki seyirci kalmakta, daha da üzücüsü bu durumu teşvik etmektedir. Oysa Türkiye, taraf olduğu Biyolojik Çeşitlilik Sözleşmesi’nin 6. ve 8. maddeleri uyarınca nesli tehlike altındaki türleri korumayı taahhüt etmiştir. Buna rağmen, bu hükümler ve taraf olunan öbür uluslararası sözleşmelerin, ülkemiz mevzuatı sayılan hükümleri görmezden gelinerek, nesli tehlike altındaki kimi türler bile ava açılmaktadır. Bu kabul edilemez!

YABANCI DİPLOMATLARA ÜCRETSİZ AVLANMA AYRICALIĞINA TEPKİ

Ayrıca, 1 Temmuz 2020’de TBMM Tarım Orman ve Köyişleri Komisyonu’ndan geçen Kanun Teklifinin 15. Maddesi’ne getirilen bir ek ile yabancı diplomat ve ‘üst düzey misafirlerin’ diledikleri takdirde ücretsiz olarak avlanabilmesi ve yaşam alanları tahrip edildiği için yerleşim yerlerine gelen ayı, domuz gibi hayvanların da avlanabilmesinin yönetmeliğe bağlanması oy çokluğu ile kabul edilmiş bulunuyor. Doğamızı günbegün yok edecek olan bu kararların bir an önce durdurulması gerekmektedir. Kara Avcılığı Kanunu’nun ivedilikle değişmesini, Doğa Koruma Kanunu olarak yeniden düzenlenmesini ve doğa ihtisas mahkemelerinin kurulmasını talep ediyoruz.

TÜM CANLILARIN SESİ OLUYORUZ: ‘AVCILIK YASAKLANSIN!’

Şimdi, yaşam hakları ve alanları ellerinden alınan tüm canlıların sesi olma zamanı. Çünkü yaşam hakkı bütün canlılar için pazarlık edilemez en doğal hak. Hepimizin yaşamı birbirine bağlı. İnsan diliyle kendi haklarını savunamayan tüm canlıların sesi oluyoruz. Avcılık yasaklansın!”

 

2445800cookie-checkÖldürmeye teşvik gibi avcılık düzenlemesi!
Önceki haberZafer coşkusu yasak dinlemedi
Sonraki haberTecrit Virüsünün İtirafı
YUSUF YAVUZ
YUSUF YAVUZ (GAZETECİ-YAZAR) Isparta, Sütçüler'de doğdu. 1990’da edebiyatla ilgilenmeye başladı. Deneme ve inceleme tarzındaki ilk yazıları 1996 yılında 'Atatürkçü Ses' Dergisi’nde yayımlandı. Aynı yıl yerel ölçekte yayın yapan kanallarda 'Dönence' başlıklı radyo ve televizyon programları hazırlayıp sundu. 1999 yılında Antalya'da kurulan Müdafaa-i Hukuk Dergisi’nde yazmaya başladı. 2001’de Gazete Müdafaa-i Hukuk’ta Muhabir-Temsilci olarak görev aldı. Daha sonra adı 'Yeniden Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk' olan dergiyle bağını temsilci-yazar olarak sürdürdü. 2001-2007 yılları arasında Kaş Kitap Şenliğini organize ederek başta çocuklar ve gençler olmak üzere yöre insanının kültür, sanat ve edebiyat çevreleriyle buluşmasını sağladı. 2005 yılında Muğla ve Antalya arasındaki sahil bandında yaşanan yabancılara toprak satışına ilişkin yaptığı araştırmalar önemli etkiler yarattı. Deneme, inceleme, röportaj, düz yazı, haber ve yorumları; Cumhuriyet Akdeniz, Odatv, Yeni Harman, Edebiyat ve Eleştiri, Yolculuk, Evrensel, Atlas, Magma, Aydınlık, Birgün, Açık Gazete gibi dergi ve gazetelerde yayımlandı. Antalya merkezli VTV Televizyonunda, Pelin Gel Ağan'la birlikte 'İki Ağaç İçin' adıyla 16 bölümden oluşan bir program hazırlayıp ve sundu. Kanal V Televizyonunda, Biyomühendis Çağlar İnce ile birlikte, Yörük kültürünü ve tarihsel köklerini ele alan 'Islak Çarıklar' adlı belgesel haber programı hazırlayıp sundu. Araştırma yazılarından bazıları, 'Yer Bize Çimen Verdi' ve 'Darağacına Takılan Düşler' adıyla belgesel filmlere de konu olan Yavuz, şu sıralar 'Islak Çarıklar' adlı bir belgesel haber programı için çalışmalarını sürdürüyor. Ağırlıklı olarak arkeoloji, çevre, kentsel dönüşüm ve tarım konularını ele alan çalışmalar yapmayı yazılı ve görsel medyada sürdüren Yavuz, yıkım politikalarıyla tarımdan hayvancılığa, kültürden mimariye kırsal yaşamın dönüşümünü ele alan araştırma yazılarıyla tanınıyor. Ziraat Mühendisleri Odası Basın Ödülü, Çağdaş Gazeteciler Derneği Belgesel ödülü, Türkiye Ziraatçılar Derneği Tarım ödülü, Kubaba Derneği kültür hizmeti ödülü'nün yanı sıra Türkiye Ormancılar Derneği gibi çeşitli meslek odası, kurum ve kuruluşlar tarafından ödüle layık görülen Gazeteci Yusuf Yavuz, Likya'dan Teke yöresine uzanan coğrafyadaki su kültürüne ilişkin uluslararası bir sanat projesinin de danışmanlığını ve metin yazarlığını üstleniyor.

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.