Olimpiyatı kötüye kullanmak

2012 Londra Olimpiyatları başlıyooor…

Meşale bizim mahalle Hackney’de Londra turuna başladı. Olimpiyatları tarihi bir olay olarak değerlendirip, Yunanistan’ın Olimpus Dağı’ndan gelen ateşi görmek isteyen bölge sakinleri kaldırımları ayıran bariyerin arkasında heyecanla beklemeye koyuldu… Ben ve ikiz kızlarım da kalabalık arasındaydık hani…

Trafiğe kapalı yolda kola, banka ve telefon markalarının promosyon görevlileri bekleyen çocuklara balon ya da kağıttan tef gibi minik gibi hediyeler dağıtttı. Kola görevlisi işi abartıp çocuklara minik kola şişesi açmaya başladı…”Hop! dedik Asterix… Biz kola içmeyiz…”

Ve atlet uzaktan elinde meşaleyle göründü… Heyooo… Alkışlara kağıttan teflerin gürültüsü karıştı…

Kızım “Babacım bu atlet çok mutlu görünmüyor” diye sordu… Mübareğin yüzünden düşen bin parçaydı gerçekten… Kızıma, “Olimpiyat ateşinin aslında kimler için yandığını biliyordur, belki de ondardır…” demedim hani…

***

Olimpiyatlar sağlıklı insanın yapabileceği uç hareketlerin sınandığı oyunlardır… Bu olimpiyat ruhuyla çelişen markaların burada ne işi var. Dahası var Olimpiyat Köyü’ndeki tek restoran da McDonalds’a ait… Buyurun burdan yakın…

Olimpiyatlara sponsor olan ya da iş yapan markaların iç yüzleri Red Pepper (Kırmızı Biber) de bir güzel anlatılmış… Size özetin özetini aktarayım:

– Adidas (Spor ayakkabı markası): 65 ülkede toplam 1200 fabrikası var ve bu fabrikalarda toplan 775 bin işçi çalışıyor. Bengladeş’te çoğu kadın işçilerin çalıştığı atölyelerde saat ücreti 9 pence’den (27 kuruş) üretim yaptırıyor. İşçileri 60 saat calışmaya zorluyor…
– ATOS (Fransız IT şirketi, İngiltere’de engelli derecelendirmesi yapıyor): Engelliler ve hastalar; ATOSB’in kendilerine uyguladığı testlerle çalışmaya zorlandıklarını öne sürüp “bütçe tasarrufu sağlamak” amacıyla şirketi taraflı çalışmakla suçluyor…
– BP (Petrol devi): Afrika ve Arap ülkelerindekmi diktatörlerin destekcisi. Küresel ısınmadan sorumlu. Amerika’daki petrol sızıntısı büyük çevre felaketine yol açmıştı.
– BT (İngiliz telekom şirketi): İsrail’in işgal altınadki yasadışı bölgelere telekom kurulmasında destek verdi. İnsan hakları savunucularının eleştirilerine kulak tıkadı.
– Coca Cola (Kolalı içecek markası): Sağlıklı yaşam uzmanlarının eleştirdiği bir şirket. Kolombiya’daki yatırımı ve uygulamaları insan hakları savunucularının hedefi oldu…
– Dow (Karpit şirketi): Hindistan’da 27 ton öldürücü gaz sızıntısından 25 bin insanın ölümü ve 150 bininin sakat kalmasından sorumlu tutuluyor…
– G4S (Dünyanın en büyük güvenlik şirketi): İngiliz paramititeri şirketi. ArmorGroup ile de kardeş şirket sayılıyor. İngiltere’deki güzetimevi ve hapisanelerin özel güvenliğini sağlıyor. Afganistan’da da iş yapıyor. İnsan hakları savunucularının ağır eleştirilerde bulunduğu bir şirket. Son olarak Angola’lı mülteci Jimmy Mubenga’nın gözaltında ölümünden sorumlu tutulmuştu.
– Rio Tinto (Madalyo üretici şirket): ABD’de metal üretiminden dolayı hava kirliliğinin yüzde 30’undan sorumlu tutuluyor. Özellikle erken doğum ve bebek ölümlerine neden olmakla suçlanıyor.

***

İşte efendim Olimpiyat ateşi kimler için yanıyor…

Olimpiyatların kötüye kullanılması yeni bir olgu değil. 1936 Berlin Olimpiyatları’ndaki örnek de çok çarpıcı hani… Nazi Almanyası’nda Adolf Hitler, oyunları bir güç gösterisi ve Nazi propagandası için araç olarak kullanmış. Hitler’in yaptığı açılış konuşması tüm dünyada radyodan dinlenmiş.

1936 Olimpiyatlarına damga vuran olay ise ABD’li siyahı atlet Jesse Owens’ın çıplak ayakla dört altın madalya kazanıp, rekorlar kırınca ırkçı Hitler kızıp stadyumu terk etmiş.

***

Hackney’den Olimpiyat Ateşi geçti… Onun önünde kola, banka ve telefon markaları vardı… Biz de seyirci rolündeydik hani…

Olimpiyatlar hepimize hayırlı uğurlu olsun efendim…

1083730cookie-checkOlimpiyatı kötüye kullanmak
Önceki haberİşte lobi çalışmasının ödülü: Rum bakana tokat gibi sözler
Sonraki haberKelleşmeler
FARUK ESKİOĞLU
Faruk Eskioğlu, (1958, Akşehir) gazeteci ve yazar. 1985'ten bu yana yaşadığı Londra'dan Türkiye'deki ulusal medyaya yönelik muhabirlik, temsilcilik yaptı. Londra'da yayınlanan Türkçe toplum gazetelerinde çalıştı ve bazı gazetelerin kuruluşunda yer aldı. Halen sosyolojik değeri olan haber ve araştırmalara ağırlık veren yazar, halen 2004'te kurduğu Açık Gazete'yi (acikgazete.com) yönetiyor ve köşe yazarlığını sürdürüyor.Eskioğlu, 13'üncü yüzyılın sonunda Horasan'dan Akşehir Maruf köyüne yerleşerek tekke kuran Hasan Paşa soyundan geliyor. Hasan Paşa'nın oğlu Şeyh Hacı İbrahim Veli Sultan'ın "Mülk Allahındır" felsefesiyle Anadolu'da bir ilk sayılan kendine adına kurduğu yoksullara yardım vakfı ise halen faaliyettetir.Eskioğlu, ilk ve orta öğrenimini Akşehir'de tamamladıktan sonra 1979’da AİTİA Gazetecilik ve Halkla İlişkiler Yüksek Okulu’nu bitirdi. 1984’te Gazi Üniversitesi Ekonomi Fakültesi’nde "master" yaptı. THA’da gazeteciliğe başladı. Aralık 1985’te kendi deyimiyle "siyasi sürgün" olarak geldiği Londra’da ilk 2 yıl baba mesleği kasaplık yaptı. İngilizce öğrendikten sonra medya okudu. Uzun yıllar Nokta dergisi İngiltere Temsilciliği, Hürriyet Londra bürosunda habercilik yaptı. Gazeteciliğin yanısıra 1986-98 arasında grafiker tasarımcı olarak çalıştı. Ayrıca pek çok siyasi afiş ve logo tasarladı.1998’de Türkiye’ye döndü. Hürriyet Gazetesi Ekonomi Servisi’nde haberci ve star.com.tr’de ekonomi editörü olarak görev yaptı. “Basında etik ve toplam kalite yönetimi” üzerine araştırmalar yaptı, bu konudaki konferans ve panellere katıldı.Türkiye’deki 2001 ekonomi krizinde Londra’ya dönerek grafiker tasarımcılık ve gazeteciliği sürdürdü. Toplum gazetelerinden Olay’da genel yayın yönetmenliği yaptı. Londra’da ilk Türkçe internet gazetesini çıkardı ve toplum gazetelerine ilk ajans hizmeti sundu. 2004’te dünya haberleri veren acikgazete.com’u kurdu. İki ayrı toplum gazetesini yayına hazırladı. Türkiye’deki bazı tv kanallarına haber geçti, uzun süre Akşam Londra Temsilciliği’ni üstlendi.Londra'da 2004’te "İçimizden Birisi: Vanunu" başlıklı bir kısa film çekti. Londra'daki toplumu anlatması açısından bir ilk sayılan "Aşkolsun! Adı Aşkolsun" başlıklı belgesel romanı 2007’de Türkiye’de yayımlandı. Türkiye'den 150 ve Kıbrıs'tan 100 yıllık İngiltere'ye göçün anlatıldığı 3 ciltlik "Londra'da Bizim'Kiler" başlıklı araştırması 2019 sonunda çıktı. Eskioğlu’nun Su ve Defne (2004) adlı ikiz kızları bulunuyor.

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.