Kuzey Osetya’da bulunan okuldaki katliama tanıklık eden George Farniyev, İngiliz ‘The Sun’ gazetesine yaptığı açıklamada, teröristlerin çocuklara nasıl işkence yaptığını, etrafına saçılan insan parçaları, bomba ve mermilerin içinde neler hissettiğini anlattı. Küçük George ‘ Hala kabuslar görüyorum. Vücudum yara içinde. Çok acı çektim. Nasıl ölmedim hala anlayamıyorum’ dedi.
Kan gölüne dönen okulun spor salonunda, ağlayıp bağıran çocukların ve feryat eden annelerin görüntüsünün gözünün önünden bir an bile olsun gitmediğini anlatan George, okulda meydana gelen patlamanın ardından bir Rus askeri tarafından şans eseri kurtarılmış. Patlamanın etkisiyle yere düşen George, bu sırada havada uçan insan parçaları ve bombayla ikiye bölünen bir kadını görmüş. Ardından bir Rus askerini tarafından olay yerinden uzaklaştırılan 10 yaşındaki George’un patlamanın meydana geldiği bölgede bulunan diğer kişiler gibi öldüğü sanılmış. Hala hayatta olduğuna inanamayan George yaşadığı korkunç anları şöyle anlattı , ‘ Bütün çocuklar evlerine geri dönmek için can atıyorlardı. Elleri silah dolu adamlar gelip hepimizi spor salonuna tıktı. Herkes çok korkuyordu. 60 yaşlarında gri saçlı bir amca hemen benim yanımda ayağa kalkıp silahlı adamlara bizi affetmesini söyledi. Onu hemen öldürdüler. İlk ölen oydu. Herkes çığlıklar atmaya başladı. Çok korkmuştum. O an şunu düşündüm, eğer yaşamak istiyorsam olabildiğinde sessiz olmalıydım.’
Sürekli korku içinde yaşadığını anlatan küçük George, omzunu sıyıran ve küçük bir kızı öldüren kurşundan şans eseri nasıl kurtulduğunu ise şöyle anlatıyor ‘Arkamdaki bir kız bağırmaya başladı. Kızın okuldaki ilk günüydü ve annesini istiyordu. Kıza ateş ettiler. Kurşun hemen omzumun yanından geçti. O kadar korkmuştum ki arakama bile bakamadım. Sonra kızın sesi kesildi’ .
Dünyayı şok eden video görüntüsünde, elleri başının arkasına bağlanmış bir şekilde beyaz tişörtüyle görünen George, teröristlerin çocuklara sürekli bağırıp ellerini başlarının üzerine tutmaları gerektiğini yoksa ateş edeceklerini söylediğini anlattı. George, ‘ Ellerim başımda olanları izledim. İçimden sürekli ‘sessiz ol’ diye sayıkladım. Basket potasına bomba koydular. O potaya çok yakın oturuyordum. Etrafım mayınlarla doluydu. Bir kadının cep telefonu çaldı. Hemen silahları ona doğrulttular. Gidip telefonu aldılar ve eğer bir daha telefon çalarsa 20 kişiyi öldüreceklerini söylediler. Tek istediğim tekrar eve dönebilmekti’
Küçük George, bu sırada teröristlerden birinin elinde kamerayla herkesi görüntülediğini ve korkudan kimseden çıt çıkmadığını anlattı. Patlayan ilk mayının yalnızca 5 metre uzağında olduğunu söyleyen George, ‘ Nasıl ölmedim, hala anlayamıyorum’ dedi. Basketbol potasına yerleşen bombanın patladığı sırada su içmek için potanın yanından uzaklaşan George, tesadüf eseri oradan uzaklaştığını ve bu şekilde hayatta kaldığını anlattı. George patlamanın ardından gördüklerini şöyle dile getirdi ‘ Çok kötü şeyler gördüm. Herkes bağırıyordu. Bir adam kızının yarasını kapatmak için elbisesinden bandaj yapmaya çalışıyordu. İnsan vücudundan kopan parçalar etrafa yayılmıştı. Bir kadın da iki parçaya ayrılmıştı. Cam kenarına gidip oraya çöktüm. Çığlıklar devam ediyordu. Biri gelip beni arkamdan tuttu. O zaman benim de öleceğimi zannettim. Meğer beni kucaklayan bir askermiş. Hemen beni alıp oradan dışarı çıkarttı. İnanamadım. Yaşayacaktım’.
İngiliz ‘The Sun’ gazetesi Beslan’daki cehennemden kurtulmayı başaran George’un sağ dizinde ve vücudunun hemen hemen her yerinde şaramplen parçaları bulunduğunu ancak sağlık durumunun iyi olduğunu belirtti. Kendisini televizyonda izleyen George’un şaşkınlığını gizleyemediği ve ‘Bu benim’, diye haykırdığını da gazetede yer aldı. 31 yaşındaki annesi Marina özlem gideren küçük George, şimdi özgürlüğün tadını çıkarsa da, hala geceleri kabuslarla uyandığını belirtiyor.
