Safa: Rumlara ev satışı önlensin!

Property International Plc yönetim kurulu Başkanı Ali Ö. Safa’nın KKTC’inde inşaat sektöründe yaşanan gelişmelere ilişkin değerlendirmesi şöyle:

 

”Son zamanlarda ülkemiz açısından son derece olumlu gelişmeler yaşanıyor. Çünkü ülkemizde ekonomik kalkınma başlamıştır. İnşaat sektöründe yaşanan gelişmeler sürekli bir kalkınmanın ilk adımıdır ve bütün sektörler harekete geçmiş durumdadır. Yabancılara ev satımı ülkemize getirdiğiniz turisti sürekli hale getirmenin en iyi yoludur. Dolayısıyla ekonomiye katkısı uzun sürelidir.

 

Ülkemizde gayrimenkule ilginin artmasının ardından patlayan inşaat sektörü ile bütün sektörler harekete geçmiş durumdadır. Bu harekete geçiş en başta sektörün  yan kollarında görülmektedir. Sektöre emek veren işçisinden  kalıpçısına, boyacısından mobilyacısına kadar tüm alanlarda artan bir iş temposu mevcuttur.

 

İnşaatlarda kullanılan demir  miktarındaki artış inşaat sektöründeki gelişmeleri daha iyi özetlemektedir. 2002 yılında 5 milyon 528 bin dolar olan demir ithalatı 2004 yılının ilk 4 ayında 10 milyon 502 bin dolara çıkmış durumdadır.

 

Yapılan evleri hem gerek yurt içinde gerekse yurt dışında yaşayan Kıbrıslı Türkler ile hemde yabancılar almaktadır. Yabancılara ev satmanın ekonomiye iki şekilde katkısı vardır. Öncelikle evlerin inşaa süreci var. Bu süreçte ekonomimize yurt dışından ciddi bir miktarda kaynak aktarımı söz konusudur. Bu kaynak bir günde çıkıp gidecek bir kaynak değildir. Kalıcıdır. İnşaa sürecinde tüm sektörler harekete geçmiştir. Artan bir iş temposu vardır.

 

İkinci aşama ise bu evleri alanların artık kalıcı birer turist olarak turizme ve dolayısıyla ülkemiz ekonomisine katkılarının olduğu aşamadır. Ülkemizde ev alan yabancılar artık, kalıcı birer turist olarak ülkemiz ekonomisine sürekli katkıda bulunmaya devam edeceklerdir. Bu şekilde yeni bir tür turist grubu oluşmaktadır ve bu turist grubu kendi ülkelerinde birer turizm elçimiz olarak ülkemize sezonluk turist gelmesininde de rol oynayacakdır.

 

Fransa, İspanya, Italya, Yunanistan gibi Akdeniz ülkelerinin uzun yıllardır yararlandığı ve  hatta son on sene zarfında Güney Kıbrıs’ın da dahil olduğu ve ülke ekonomilerine çok ciddi katkılarda bulunmuş olan, kalıcı turist getiren yabancılara villa satışı yöntemi Türkiyenin de gündemine girmiş durumdadır. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın geçtiğimiz günlerde basında yer alan demecinde Türkiye’nin bu yolla önümüzdeki 5 yılda 50 milyar dolar gelir elde edebileceği belirtiliyordu. Yabancılara villa satımının Türkiye’de turizm sektörü çerçevesinde değerlendirilmesi çalışmaları yürütülmektedir.

 

 

 

Akdeniz ülkelerinin zaten yaralandığı ve hatta petrol zengini Dubai’nin çok önemli gelir elde ettiği ve daha fazla geliştirmek için yatırım üzerine yatırım yaptığı bu yöntem, yani yabancılara villa satışı ile kalıcı turist getirme yöntemi ülkemiz ekonomisinin kalkınmasının temelini oluşturacaktır. Ancak hızlı işleyen bu süreçte hata yapmamak lazım. Zira fırsatı değerlendirememiş oluruz yada fırsattan başkaları yararlanmış olur.

 

Şu anda Kuzey Kıbrıs’ta inşaat sektöründe faaliyet gösteren iki grup var. Bunlarda birincisi villaları yapıp satanlar. Bu grup ciddi miktarda yatırım yapıyor ve ekonomiye önemli katkılarda bulunuyorlar.

 

Rum şirketleriyle ortak çalışan bazı inşaat şirketleri de mevcut.Bunların ellerinde araziler var ve amaçları villalar tamamlandığında satmak olsa bile, satılana kadar o villaların sahipliği Rumların elinde bulunmaktadır. Üstelik önemli miktarda gayrimenkul üzerinde kontrol mekanizmasını ellerinde tutmaktadırlar.

 

Bir diğer grup ise inşaat işine girmeyip yalnızca gayrimenkuıl portföyü yapmaktadır. Bunlar spekülatif olarak büyük çaplı alımlar yapmaktalar. Arazileri toplmaktalar. Amaçları piyasayı kontrol altına alıp yönlendirerek büyük çaplı karlar elde etmek. Devletin bu şekildeki büyük çaplı alımları araştırmasında fayda var.

 

Bu arada Rumların bazı Türk şirketler ile işbirliği içersinde Türk koçanlı malları aldıkları söylentiside ortalıkta dolaşmaktadır. Bazı yerli şirketlerin arkasında yasaları hiçe sayarak yapılan alımlar son derece dikkatle izlenmelidir.

 

Türk mallarının büyük çapta alımının arkasında kimlerin olduğunun araştırılması hem ekonomik hemde siyasi açıdan önem taşımaktadır.

 

Diğer bir konuda yabancılara yapılan satışların onay sürecinin çok uzun olması. Bu konu alıcılar arasında tedirginliğe neden olmaktadır.

 

Dikkat çektiğimiz bu sorunlar devletin piyasa düzenleyici olarak sistemde yer almasıyla giderilebilir. Devletten beklediğimiz inşaat sektörünü desteklemesidir. Devletin yabancılara yapılan satışların onay sürecini hızlandırması piyasaya doğru bir sinyalin verilmesini sağlayacaktır. İçişleri Bakanı Sayın Özkan Murat’ın ‘yabancı uyrukluların KKTC’den gayrımenkul almalarında sakınca yok’ şeklinde yaptığı açıklama son derece olumludur. Devlet sürekli olarak politikalarını açık bir şekilde ortaya koymalıdır. Bu şekilde piyasayanın önünü görmesi sağlanacaktır.  İnşaat sektörü ile ilgili politika geliştirmeli ve bunu açıklamalıdır. Piyasanın arkasına takılmak yerine piyasanın önünde giden, piyasayı kontrol eden ve düzenleyen durumunda olmalı, ortaya çıkan fırsatın bir krize dönüşmesine ya da yabancıların özellikle de Rumların bu durumdan ekonomik ve siyasi rant elde etmesine engel olmalıdır. Devletin piyasada manipülasyon yaratacak alımlara dikkat etmesi gerekir. Yabancıların Türk firmalarını kullanarak çok miktarlarda yaptıkları alım ve Rumlara satış konusunda tedbir alması gerekmektedir.

 

Property International Plc’nin yan kuruluşu olan Medview Homes 3 yıldan beri adada inşaat  sektöründe faaliyet göstermektedir. Medview Homes yaptığı satışlarda alıcıların Rumlar olmamasına özellikle dikkat ediyor.”

1093470cookie-checkSafa: Rumlara ev satışı önlensin!

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.