Sağlık Bakanlıgı yetkililerinden alınan bilgiye göre, Çorum’un Alaca ilçesi Dedepınar köyü ve Mecitözü ilçesi Bayındır ve Bozkaya köylerinde toplam 50 hastaya ‘Tularemi’ teşhisi konuldu.
Açık Gazete’nin sorularını yanıtlayan Sakarya’da Bulaşıcı Hastalıklar Uzmanı Züleyha Kahraman Sakarya Kocagengel ilçesinde de 24 ‘Tularemi’ hastasının tedavi edildiğini söyledi. Kahraman hastalığın sulardan geçebileceğini belirterek vatandaşları uyardı.
ÖNCE GÖLCÜKTE GÖRÜLDÜ
Ocak ayı ortalarında Kocaeli’nin Gölcük İlçesi’nde, “tularemi” görülen 4 hasta Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nde tedavi altına alınmıştı. Kocaeli Üniversitesi (KOÜ) Tıp Fakültesi Klinik Bakteriyoloji ve Enfeksiyon Hastalıkları Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ayşe Willke, “Tularemi sık görülen bir hastalık olmadığı için Saraylı kalıcı konutlarında İl Sağlık Müdürlüğü ile birlikte araştırma başlattık” demişti.
Uzmanlara göre; insandan insana bulaşmayan bu hastalık, fare, sıçan, sığır, kedi, köpek gibi hayvanların dışkılarının veya ölülerinin suya karışması sonucu insanlara bulaşıyor. Ayrıca, hastalık kene, sivrisinek gibi hayvanların ısırmasıyla da insanlara bulaşabiliyor. Bu nedenle hastalığın görüldüğü yerlerde insanlar kapalı giysiler giymeli. Doğadaki sebze ve meyveleri temiz suyla yıkamadan yememeli. Sular kaynatıp içmeli yada kapalı su içilmeli.
BAKTERİSİ BİYOLOJİK SİLAH
“Tavşan ateşi” ya da “Avcı hastalığı” olarak da bilinen tularemi, Francisella tularensis’in etken olduğu bakterial zoonozlardan biri olarak tanımlanıyor. Suda, toprakta, hayvan ölülerinde, atıklarında haftalarca, dondurulmuş tavşan etinde yıllarca canlı kalabilen F. tularensis, donma noktasına yakın veya daha düşük sıcaklıklara aylarca dayanıklı.
Bu derece, dış ortam koşullarına dayanıklı olan mikroorganizma ısıya ve dezenfektanlara karşı duyarlı olmasına rağmen, çok düşük inokülüm miktarında bile hastalığa neden olabilmesi, kolay dağılabilmesi ve oluşturduğu klinik tabloların ciddiyeti nedeni ile ilk sıralarda tercih edilen biyolojik silah ajanları arasında sayılıyor.
Dünya Sağlık Örgütü’nün 1969’daki bir çalışmasında, 50 kg F. tularensis’in aerosol olarak 5 milyon nüfuslu yerleşim alanı üzerinde atılması halinde 19 bin ölüm ve 250 bin kişide hastalığa neden olacağı, aşılanan kişilerinde tam olarak korunamayacakları belirtti. Ayrıca hastalanan kişilerin haftalarca tedavi ihtiyacı olacağı ve haftalar sonra relapsların görüleceğine dikkat çekildi. Bu çalışmaya bağlı olarak, ABD’de “Centers for Disease Control and Prevention” (CDC) olası F. tularensis biyolojik saldırısının ekonomik yükünü inceledi ve etkilenen her 100 bin kişi için 5.4 milyar dolarlık bir rakama ihtiyaç olduğu belirtti.
AÇIK GAZETE: Deprem bölgesinde 7 yıl sonra bile felaketin doğurduğu hastalıkların sürmesi kaygı verici ve düşündürücü…
