Önceki gün beyin ölümü gerçekleştiği ailesi tarafından duyurulan Ethem Sarısülük’ün organ bağışının “siyasi olur” diye savcılık tarafından reddedildiği iddialarının gerçek olmadığı açıklandı.
Sarısülük ailesinin avukatı Kazım Bayraktar, Ethem’in kafasındaki cismin ne olduğunun anlaşılamadığını, o nedenle tam otopsi yapılacağını söyledi. Bu nedenle organ bağışı yapılamayacağını belirten Bayraktar, “kanıt toplama zorunluluğundan, tam otopsi gerektiğinden dolayı, delillerin karartılmaması” için organ bağışının yapılamayacağını söyledi.
SAĞLIK BAKANLIĞI’NDAN ‘ÖLMEDİ’ İDDİASI
Ethem Sarısülük’ün beyin ölümünün gerçekleştiğine ilişkin haberler üzerine Sağlık Bakanlığı açıklama yaptı. Bakanlıktan yapılan açıklamada, “Ölümün doğru olmadığı” savunuldu.
Bakanlık Ankara Numune Eğitim Araştırma Hastanesinin şu açıklamasına atıf yaptı: “Koma hali ve hayati tehlikesi devam eden hastamızın yoğun bakım şartlarında gerekli tüm tıbbi tedavi takipleri sürdürülmektedir.” Bakanlığın açıklamasını sorduğumuz Ethem Sarısülük’ün Avukatı Kazım Bayraktar, “Bakanlık satır aralarından bir şeyler çıkarmaya, toplumun harekete geçmesini önlemeye çalışıyor” dedi. “Derin koma”ya açıklık getiren Bayraktar, beyin ölümü teşhisinin anjiyo ile olduğunu, onun da organ nakli olması halinde uygulandığını söyledi. Bayraktar, “Ethem’in bütün göstergeleri beyin ölümünün gerçekleştiği yönünde. Ama kesin ölüm için azami süre 90 saat” dedi.
SARISÜLÜK’ÜN AVUKATI: TOPLUM HAREKETE GEÇMESİN İSTİYORLAR
ANF’ye bilgi veren, Sarısülük’ün avukatı Kazım Bayraktar, hastane yöneticisinin açıklamasına şöyle tepki gösterdi: “Ağır koma hali, hayati tehlike, beyin ölümü halinde de söylenen bir şey. Beyin ölümü tespiti yapmak için organ bağışının uygun olması gerek. Tam otopsi zorunluluğu olduğu için organ bağışı yapılamıyor. Doktorlar bütün göstergelerle beyin ölümünün gerçekleştiğini söylediler. Azami 90 saatlik bir yaşam süresi kaldığını söylediler ve bunun 24 saatten fazlası geçti. Zaten beyinde kan dolaşımının kalmadı tespit edildi.” Av. Bayraktar, “Sağlık Bakanlığı toplum harekete geçmesin diye satır aralarıyla zorlama şeyler çıkarıyorlar. Bu tarz açıklamalar, Sağlık Bakanlığı’nın baskısını gösteriyor. Toplum infiale kapılmasın gibi bir beklentiyle davranıyorlar” dedi. ((Ankara/EVRENSEL))
