“Savaş sürerse Kürtler kopar”

Yazıda, “Erdoğan ülkenin dağılmasına izin verirse, Batı da bunun bedelini ağır öder” deniyor.

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ‘Yakın Doğu’nun Kral Lear’ına benzetildiği yazı şöyle başlıyor:

“Erdoğan 100 odalı sarayında oturup düşmanlarına bağırırken, ‘krallığı’ Lear’ın karanlık ve huzursuz zamanlarındaki gibi kendini savaş, çatışma ve karşılıklı suçlamalarla parçalara bölüyor. Sınırında genişleyen savaşın bulaştığı Türkiye, kaosa doğru kapaklanıyor”.

Erdoğan’ın bir zamanlar ülkeyi etkileyici bir netlikte yönettiğini ifade eden Boyes, şimdi o netliğin yerini kafa karışıklığı ve komplolara bıraktığını yazıyor:

“Her şeyin önüne koyduğu bir amacı var: Cumhurbaşkanlığını tüm gücü elinde toplayan bir başkanlığa çevirmek. Erdoğan’ın arası şu an Rusya lideri Putin ile iyi olmayabilir, ama Kremlin’in liderinin sahip olduğu manevra özgürlüğüne sahip olmaya can atıyor.”

“Türkiye yıkıcı olabilen bir müttefiğe dönüştü”

Boyes, Erdoğan’ın Kürtlere ‘sayıp sövdüğü’nü ifade ederken bu durumu Kral Lear’ın ‘nankör evlatlarına saldırışına benzetiyor.

Ankara’da yaşanan saldırının dalgalarının ülkeye yayıldığını belirten Boyes, saldırnın Türkiye toplumunun son 10 yılda ne kadar kutuplaştığını görünür hale getirdiğini belirtiyor.

Boyes’e göre Erdoğan’ın gücü elinde toplama arzusu sadece iç politikayı kirletmiyor, dış politikada da olumsuz sonuçlara neden oluyor:

“Bu durum, Türkiye’nin bölgedeki nispeten istikrar sağlayıcı ülke imajını, muğlak ve bazen de yıkıcı bir müttefiğe dönüştü.”

Türkiye’nin IŞİD karşıtı operasyona destek vereceğini açıklamasının ardından hemen Kürt hedeflerini vurmaya başladığını hatırlatan Boyes, Erdoğan’ın politikasının itici unsurunun “ihanete uğrama korkusu” olduğu yorumunu yapıyor.

Boyes, “Beyaz Saray’ın (Ak Saray’dan çok daha ufak) eğit donat programına devam etmeyeceğini açıklaması ve Kürtlere yardıma yönelmesi nedeniyle Erdoğan ihanete uğramış hissediyor” diyor.

“Savaş sürerse Kürtler ülkeden kopar”

Rusya’nın da Suriye’de hava saldırılarına başlamasıya bölgenin Doğu ve Batı’yı karşı karşıya getirebilecek çok tehlikeli bir hale büründüğünü belirten yazar, ‘Türk ve Rus jetlerinin it dalaşına girmesi durumunda Nato’nun bir savaşı nasıl engelleyebileceğini’ soruyor.

Yazı şöyle devam ediyor:

“Erdoğan, tüm zayıflıklarına rağmen, şamar oğlanına dönüşmemeli. (…) Acilen, Osmanlı komplolarının gizli kurallarına göre değil, akla uygun bir şekilde yönetilen bir Türkiye’ye ihtiyacımız var.

İki adamın- Putin ve Erdoğan’ın- egoları çok fazla stratejik kargaşaya neden oldu. Putin’in Orta Doğu’da yapıcı bir rol üstleneceğine inanmak imkansız. Erdoğan ise muhakemeye açık. Avrupa’ya, örneğin mülteciler konusunda, iş birliği yapabileceğini gösterdi.

Türkiye’nin sınırlarında süre giden savaşı durdurması gerek. Devam ederse Kürtler eninde sonunda ülkeden kopacaklardır.

Dağılan bir Suriye ve Irak, sadece Lübnan gibi ülkelerin istikrarını tehdit etmez. Bu ufalanmanın aynı zamada Nato’nun güneyini de dağıtma potansiyeli var.”

1466690cookie-check“Savaş sürerse Kürtler kopar”

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.