Geçen gün i gazetesi “Genç ailelerin ev sahibi olma hayalleri suya düşüyor” manşetiyle çıktı.
Gazeteye göre orta-düşük gelirli ailelerin yarısından azı bir ev sahibi olabilecek. Gazetenin verilerine göre ülkedeki ev fiyatları 50 yıl öncesine kıyasla 2 kat, kira fiyatları ise 30 kat arttı.
Bizim toplum üyeleri de “evimiz değerlendi” diye sevinmesinler, “çocuklarımız artık ev alma şansını yitirdi” diye yerinsinler… Londra’da hızla yoksullaşıyoruz.
LONDRA’DA REFERANDUM KAMPANYASI
Bizim toplumun gündemine referandum tartışmaları oturdu… Geçen pazartesi 24 dernek ya da toplum kuruluşu seslerini “Demokrasi İçin Hayır Platformu”nda birleştirdiklerini ilan ettiler. Neşeli bir basın toplantısıydı. Çalgılı, şarkılı, pankartlı, sloganlı ve aile fotoğraflı… CHP Britanya ve İADD’nin aralarında bulunduğu 16 dernek ve kuruluş da “Britanya Hayır Platformu” çatısında birleşmişti. Böylece toplumda 40 dernek “Hayır” için mücadele etmek üzere toplulaşmış oldu.
Evet cephesinde ise MHP İngiltere ve AKP’nin yan kuruluşu UETD-UK boş durmuyor. Onlar da esnaf, ev ziyaretleri ve paneller düzenleyerek “Evet” için çalışıyorlar.
Türkiye’deki kampanya ise eşit olmayan şartlarda sürüyor. OHAL muhalifleri ezerken, yandaş medya “Cumhurbaşkanlığı sistemiyle ilgili iddialar ve gerçekler” başlıklı 20 maddeden oluşan grafikli referandum paylaşımında, ‘Hayır’ oyu kullanacakların “terör örgütleriyle özdeşleştiğini” öne sürüyor.
Sağ kesimden MAZLUM-DER Eski Başkanı, T24 ve artıgerçek yazarı Dr. Ömer Faruk Gergerlioğlu şunları söylüyor:
“Ne kadar anti demokratik bir dayatma içinde olduğumuz, ne kadar keyfi ne kadar siyasetçi ve bürokrat keyfiliği içinde olduğumuzu görüyoruz. İnanılmaz bir durum. 100 bin kişiyi atıyorsunuz, 107 bin kişi daha açıkta bekliyor, 41 bin kişi tutuklu… cezaevlerinden büyük feryatlar yükseliyor…”
Referandumda bütün bu eşit olmayan şartlara rağmen “Hayır” çıkarsa AKP için bir şey eskisi gibi olmayacağını öngörebiliriz.
BAŞKONSOLOS GÖREVDE
Türkiye’nin Londra başkonsolosluğuna atanan Çınar Ergin görevine başladı. Emirhan Yorulmazlar’ın merkeze dönmesinin ardından yaklaşık altı aydır boş bulunan Londra Başkonsolosluğuna atanan Çınar Ergin geçen hafta görevine başladı. Özgeçmişine bakarsak Sayın Ergin Londra’da çeşitli görevlerde bulunmuş deneyimli bir dışişleri mensubu.
Öncelikle “Hayırlı” olsun dedikten sonra, kendisi “Tereciye tere satmak” gibi algılamasın lütfen kendisinden toplum avukatı olarak ricalarım var:
– Knightbridge’de yetersiz Başkonsolosluk binası iyileştirilebilir, bahçeye engelli tuvaleti ve bebek emzirme minik odası konulabilir…
– Başkonsolosluk çalışanlarından “bardağın yarısı dolu” iyimserliğinde kesinlikle güleryüzle hizmet etmesini isteyebilir…
– Toplumun yoğunlaştığı Kuzey Londra’da konsolosluk açılması için girişimde bulunabilir…
– Toplumun sorunları toplum basınına iyi kötü yansıyor. Üç ayda bir de toplum sorunları ve çözümlerinin ele alındığı medya toplantısı düzenleyebilir.
– Seçimlerde sandıklar, mutlaka Olypia gibi seçmenden uzak yere değil, YSK’nin de belirttiği gibi seçmene yakın yerde kurulmasını sağlayabilir.
– Toplum adına yapılan araştırmaları desteklenmesini sağlayabilir. İlk toplum üyelerinin anıları toplum tarihi açısından derhal kayıt altına alınması gerekiyor.
– Birleşik Kralılk profesyonellerin göçüne ışık yaktı. Brexit sonrasında Ankara Anlaşması’nın kalıcı olması için kolları sıvayabilir…
Gönül ister ki Sayın Ergin herkesin başkonsolosu olsun ki, biz de bir tarih sonrasında kendisini Londra’da anarken adını sevgi ve saygıyla yâd edelim…