Ertugrul Özkök’ü önce akademisyen olarak yazdığı kitaplardan tanıdım.
Fucoult üzerine ve iletişim konusunda. Bence okunması gereken kitaplardır. Ancak gazeteci olarak gerçekten anlamlı ve anlaşılması gereken söz eder.
Der ki (Taha Akyol’un egosunun aksine) gazetecilik ya da gazeteciler gündem belirlemez gazeteciler ya da iyi denen gazeteciler gündemi iyi takip eder.
Halen sözünün dinlenmesinin nedeni de budur. Kendisine olduğundan fazla önem vermez. Gazetecilik, egosunu bildiği, bilginin dışında, ötesinde bir noktaya taşımamıştır. Bu yazı bir yalakalık yazızısı değildir.
Zatı hiç tanımam. Bir ara aynı mekanda sıradan dış haberler editörü olmanın dışında. Siyaset konusunda yazmam der ama yazdıdığı her yazının siyasi bir anlamı olduğunu bilir.
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek’in Özkek’e olan anlamsız ve gücsüz nefreti de Özkök’ün entellektüel gücünden kaynaklanır. Bugün gündemde olan süreç, ne anlama geliyorsa Özkök’ün yazdığı yazıdan öğrenmek lazım.
Beğenirsiniz ya da beğen messiniz ama olacak olan odur. Lafı uzatmanın gereği yok sonuçta bir öykü yazarı olarak değil ama gazeteci olarak ustaya saygı duymak lazım.
Hayatın sıradanlığı bağlamında tabi ki…
