İrlanda partisi Sinn Féin’in lideri Gerry Adams, IRA tarafından kaçırılıp öldürülen Jean McConville davası nedeniyle polise teslim oldu. Masum olduğunu söyleyen Adams, gözaltına alındı.
Çarşamba akşamı Kuzey İrlanda polisine teslim olan Adams, gözaltına alınmadan önce cinayette herhangi bir rolünun olmadığını söylüyor.
1972 yılında 37 yaşındaki Jean McConville, muhbir olduğu iddiası ile Belfast’ın batısındaki evinden kaçırılmış ve IRA tarafından vurulmuştu.
O dönemde 10 yaşında bir çocuk annesi olan McConville’in cesedi 2003 yılında County Loath’taki bir sahilde gömülü olarak bulunmuştu. McConville’in muhbir olmadığı Kuzey İrlanda polis ombudsmanının yaptığı bir araştırmayla ortaya çıkmıştı. McConville Kuzey İrlanda sorunu sırasında cumhuriyetçiler tarafından kaçırılıp, öldürülen ve gizlice gömülen 16 kişiden biri idi. IRA 7 kişiyi öldürdüğünü kabul etti, ancak kalan 9 kişinin cesedine tüm aramalara rağmen ulaşılamadı.
‘Korkunç adaletsizlik’
Partisinin liderinin gözaltına alınması ile ilgili olarak bir açıklama yayınlayan Sinn Féin, “Geçen ay Gerry Adams Jean McConville davasıyla ilgili olarak Kuzey İrlanda polisi ile buluşmaya hazır olduğunu söylemişti. Bu buluşma bu akşam gerçekleşiyor,” dedi.
Adams ise cinayetle ilgili olarak şunları söylüyor: “Jean McConville’in öldürülmesinin ve gizlice gömülmesinin yanlış olduğunu ve hem kendisine hem de ailesine karşı yapılmış korkunç bir adaletsizlik olduğunu düşünüyorum.”
Kendisine karşı “kötü niyetli suçlamalar” yöneltildiğini söyleyen Adams, “Bunları reddediyorum” dedi.
“Kendimi hiçbir zaman IRA’dan ayrı tutmadım ve tutmayacağım,” diyen Adams, “McConville’in kaçırılması, öldürülmesi ve gömülmesi ile ilgili her tür konuda masumum” dedi.
Sinn Féin üyesi Alex Maskey ise Avrupa parlamentosu ve yerel seçimlerden üç hafta önce gerçekleşmesi nedeniyle gözaltının zamanlamasını kınadı.
Geçtiğimiz ay 1970’lerde IRA’dan kopan bir grubun liderlerinden 77 yaşındaki Ivor Bell McConville cinayetini teşvik ve yardımla suçlandı. Cinayetle ilgili kısa zaman önce başka gözaltılar da oldu.
Bell’e yöneltilen suçlamalar ABD’nin Boston Üniversitesi’ndeki bir grup araştırmacıya verdiği iddia edilen mülakatlara dayanıyor. Mülakatlar Kuzey İrlanda sorunu ile ilgili bir sözlü tarih çalışmasının parçası olarak eski cumhuriyetçi paramiliterlerle yapılan açık ve itiraflara dayalı röportajlardan oluşuyor. Mülakatlara katılanlar kayıtların kamuya ancak ölümlerinden sonra açıklanacağı koşulu ile konuşmuşlar. Ancak ABD’de açılan bir dizi dava sonunda mülakatların içeriklerinin bir kısmı yetkililere verilmiş.
