Rum-Yunan ikilisinin açık planlarından birisi, Kıbrıslı Türkleri yalnızlaştırıp teslim almaktır. Dünyadan soyutlama konusunda büyük ölçüde başarılı olsalar da Anavatanları Türkiye sayesinde dimdik ayakta durmamız karşısında kahroluyorlar. Bu nedenle, Rumların şu anda en çok yoğunlaştıkları konu, Kıbrıs Türklerinin Anavatanla bağlarını koparmaktır.
İlk miting öncesinde bazı sendikacı ve siyasi parti yetkililerinin Rum liderle görüştüğü kanıtlandı. 2 Mart mitingi öncesinde de aynı görüşmeler yapılmaya devam ediyor. Bu görüşmelere AKEL temsilcisi de katılıyor ve buradaki uzantıları aracılığıyla ülkemizde provokasyon planları yapılıyor. Bu konuda çok önemli iddialar ortaya atacağım.
2 Mart mitingi öncesinde çok dikkat edilmesi gereken bazı duyumları aşağıya veriyorum :
• Mitingde bazı gruplar polisle çatışma içine girecek ve bu bahane edilerek konu Rum Yönetimi aracılığıyla Avrupa Birliği organlarına ve BM’ye taşınacak.
• Rumlar tarafından mitingdeki provokasyonlar bahane edilerek görüşmelerden çekilme planı yapılacak
• Rum Yönetiminden mitingde provokasyon yapmak amacıyla ülkemize silahlı bir grup sokulması planı yapılıyor. Rum tarafından Kanas marka silahla gelecek kişi ya da kişiler konusunda duyumlar alınmaktadır. Bu kişilerin Gürcistan üzerinden Rum kesimine girdiği söyleniyor.
• Mitingde bazı dükkanlara saldırılacağı, hasar verileceği, esnafın devlete olan güveninin sarsılması amacıyla bazı olaylar tertipleneceği duyumları da alınıyor. Bu nedenle, mitingin İnönü Meydanı’nda yapılması provokatörler için büyük bir şans olarak görülüyor.
• Bir başka konu, İnönü Meydanı’nda toplanan kitlenin Cumhurbaşkanlığı Köşkü’ne yürüyüş için provokasyon yapılacağıdır. Böylece, bir ihtilal ve devrim provası yapılmış olacak.
• Bu provokasyonların Rum kesiminden Yunan istihbarat örgütünce planlanacağı ve uygun zemin bulunursa birisi ya da birkaçının gerçekleştirileceği konusunda çok ciddi duyumlar alınmıştır.
Bu gerçekler ışığında hükümetin yapması gereken nedir?
Mitingde bir suikast gerçekleştirilirse, dükkanlar yağmalanır ve Cumhurbaşkanlığı Köşkü işgal edilmeye çalışılırsa ne olacak? Mitingi düzenleyenlerin bu konularda önlem almak yetkisi ve gücü olmadığına göre, bu konularda kim, ne önlem alacak?
Girne Emniyeti’nin 6 aydır aradığı kayıp Kanas silahı konusunda halk ve mitinge katılacak olanlar bilgilendirilmelidir.
Bu kritik dönemde yapılması gereken, mitingin ertelenmesidir. Bu sinsi planlar başarılı olursa, bu ülkenin geleceğini kimse belirleyemez. Rumların bu oyunu derhal ama derhal bozulmalıdır. Mitingi düzenleyenler arasındaki sağduyulu kesimler de bu konuda uyarılmalıdır. Hükümet, mitingi iptal etmek konusunda cesur davranamazsa, mitingin yerini değiştirerek sinsi planların uygulanmasını zorlaştırmalıdır. Şehir içinde ve dükkanların yoğun olduğu bir yer olmayan geniş bir alan miting yeri olarak belirlenmelidir. Özellikle Kanas silahlı provokatörlere olanak vermeyecek bir yerde mitingin yapılması gerekir.
Gazetecilik yaptığını sanıp ülkesini provokatörlerin eline düşürmeye çalışan teslimiyetçi, işbirlikçi, tetikçi ve satılık kalemşorlara ise kesinlikle kulak asılmamalıdır. Bunların misyonu, ülkeyi kaos yerine çevirmektir.
Haydi Hükümet, Göreve !
