Hamas tutuklananlardan dördünün milletvekili, birinin eski başbakan yardımcısı, bir diğerinin de akademisyen olduğunu açıkladı.
İsrail ordusundan bir sözcü ise tutuklananları ”Batı Şeria’daki Hamas altyapısını yeniden kurma amaçlı terör faaliyeti yürüten kişiler” olarak niteledi.
İsrail hükümetinin sözcüsü Mark Regev de tutuklamaların, kendilerini savunma amacıyla atılmış, meşru bir adım olduğunu söyledi.
Regev BBC’ye yaptığı açıklamada Hamas’a, Gilad Şalit serbest kalana dek baskının süreceği mesajını vermek istediklerini söyledi.
Tutuklamalar ayrıca Hamas’ın El Fetih ile ulusal birlik hükümeti kurma görüşmeleri yaptığı, hassas bir döneme rastlıyor.
Tutuklananlar arasında bulunan Nasır Şaer, Hamas’ın 2006 seçimlerinde Filistin parlamentosunda çoğunluğu ele geçirmesinden sonra kurulan hükümette başbakan yardımcısı olarak görev yapıyordu.
Biri milletvekili, diğeri belediye başkanı üç kişinin Ramallah’ta, bir milletvekilinin de Cenin’de tutuklandığı açıklandı.
İsrail, Batı Şeria’da tutuklananların bölgede Hamas’ı yeniden güçlendirme ve etkinlik kazandırma çabalarına öncülük yaptıklarını öne sürüyor.
‘ŞANTAJ’
Hamas yetkilileri, İsrail’in bu sabah erken saatlerinde yürüttüğü operasyonu ”ahlakdışı bir şantaj” olarak niteledi.
Gilad Şalit 2006 yılında Filistinli militanlar tarafından kaçırıldığından beri, İsrail’in gözaltına aldığı milletvekillerinden 30’dan fazlası hala İsrail cezaevlerinde.
Hamas ile İsrail arasındaki, Şalit’i de kapsayacak tutsak değişimi görüşmeleri uzlaşmazlıkla sonuçlanmıştı.
Hamas, İsrail cezaevlerindeki 10 bin kadar Filistinli tutsaktan en az 400’ünün serbest bırakılmasını istiyordu.
Bu teklifi kabul etmeyen İsrail ise Gilad Şalit salıverilene dek Gazze’nin sınırlarını açmayacağını, ateşkes anlaşması da imzalamayacağını söylüyor.
İSRAİL’İN YENİ PLANLARI
Bazı uluslararası ajans haberlerine göre, İsrail cezaevlerinde bulunan Hamaslıların yaşadıkları koşulları zorlaştırma da İsrailli yetkililerin gözden geçirdiği seçenekler arasında.
Düşünülen adımlar arasında tutukluların televizyon ve radyo kullanımının sınırlandırılması, tutsaklara ailelerince para aktarılmasının zorlaştırılması, ziyaret saatlerinin azaltılması ve tutuklular arasındaki temasın zorlaştırılması da sayılıyor.
İsrail’de İşkenceye Karşı Halk Komitesi adlı bir insan hakları kuruluşu ise, İsrail hükümetine bir mektup göndererek, cezaevi koşullarını kötüleştirmenin ”toplu cezalandırma” anlamına geleceği uyarısında bulundu ve bundan kaçınılmasını istedi. (BBC)
FOTOĞRAF.İsrail, cezaevi koşullarını ağırlaştırmak gibi başka önlemler de düşünüyor.
