İTALYA’DAN… Mamma i Turchi

Dün Ayasofya’da Papa 16. Benediktus’un Turkiye ziyaretini hedef alan milliyetçilerin gösterisi Turkiye’yi bir kez daha batı medyasının manşetine taşıdı. Bugün Italya’da yayımlanan onlarca haber-makale arasında Corriere della Sera gazetesinin eki Corriere Magazine’de Sergio Romano’nun kaleme aldığı “Mamma i Turchi deyişi hala ne kadar geçerli” başlıklı yazısı
üzerinde durmak istiyorum.

Sergio Romano, Turkiye ile Avrupa Birliği arasındaki ilişkinin gitgide çetrefil ve zor çözülebilir bir meseleye dönüştüğünü ifade ederek AB’nin sorunun çözümünde Avrupa ortodokslarının bakış açısıyla yaklaşmayı tercih ettiğini, bu tavrın da sorunu daha karanlık bir noktaya sürüklediğini vurguluyor.

Avrupa Birliği Bush’un yaptığı hataya düşmemeli, yukarıdan dayatılmaya çalışılan bir demokrasi modeli, her zaman en etkili ıterapi olmayabilir diyor. “Turkiye, en azindan Yakındoğudaki diğer Müslüman ulkelerle karşılaştığında demokratik bir ülke. Bu durumda AB’nin bekledigi reformların gerçeklesmeşi isini Turkiye’yi yönetenlere bırakmak daha tercih edilebilir bir yöntem değil mi?” diye soruyor.

Gelinen tıkanma noktasında soruna iki cepheden bakıyor Romano. Avrupalılar AB’nin Turkiye’yi de içine katacak kadar genişlemesinden yana değil, öte yandan Türkler halkının çoğunlu uyelik konusunu bir gurur meselesi yaparak, gitgide icine kapanmakta.

Romano, Avrupalıların korku ve kaygısının doğu batı ekseninde şekillenecek Müslüman halkların göçünde odaklandığını hatırlatıyor. Turkiye’nin AB’ye girişi ile Avrupa pazarına girecek Türk işçilerin dengeleri altüst edebileceğinden kaygısını taşıdığı ifade ediyor.

Elbette Avrupalılar açısından Türkiye’nin önemli ve de buyuk bir pazar oldugu gerçeğini Sergio Romano unutmuyor. Bu konudaki görüşünü şöyle aktariyor, “Avrupa Turkiye’ye sırtını dönmemeli. Öte yanda bazı sakıncaları olsa da bölgedeki başka ülkeler acisindan model olabilecek bir Turk demokrasisi var. Eger Turkiye AB’ye girecek olursa bu Musluman ve Hiristiyan dunya arasında olası bir uygarlıklar çatıması olmadığı gerçegini ortaya  koyacak. Oysa Türkiye ile AB arasınaki görüşmelerin kesilmesi durumunda Müslüman dünyasnın gözünde  Avrupa, “ırkci bir Avrupa” olacak. Bu açıdan Turkiye, zengin gecmişi ve birikimi ile aslinda AB’nin uluslararasi siyasette izledigi poltikayı zenginleştirebilir.”

Sergio Romano bugun cogu Avrupalinin gozunde göçmenler=islam=terorizm olduğunu bir kez daha vurguluyor. Irak’daki savaşın Yakindogu’da yasanan krizi daha da derinlestirdigini ve bu durumun Turkiye’de Amerikan karsiti duyguklari besledigini soyluyor. Turkiye’de Batiya olan sempatizanligin birkac yil oncesine oranla zayifladigini  anlatiyor okuyucularina.

2004 ilkbaharinda AB’ye katılan yeni 10 ülkenin ardindan 70 milyonluk Turkiye’nin AB’ye gelmesini Avrupalılar kabul edilemez ve tehditkar bir gelecek olarak yorumluyor. Turkiye ile AB arasında gelişen bu çetrefil ve içinden çıkılamaz ilişki hakkında son sözleri şöyle Romano’nun, “Eğer Turkiye ile ilişkiyi bir boşanma ile bitirmeye kararliysak bunun AB’nin Yakındoğu politikasında pekcok sakincasi olacak. Bu durumda AB şimdiden izlediği yöntemi ve hedeflerini belirlemeli. Türkiye’yi bir biçimde Avrupa’ya bağlamamız gerekli, ancak Avrupalıları kaygılandıran noktalar konusunda  sınırlamalar getirerek.

Bir çözüm yolu içiçe geçmiş dairelerden oluşan bir Avrupa modeli olabilir. Bu model çerçevesinde kıtanın geleceği tartışılabilir. Ancak Turkiye’nin AB’ye girmesi gerekli, tersi durumda cok daha kucuk, federal yapıda, yalnızca euro kullanan ülkelerin meydana getirdiği bir Avrupa da düşünmek mümkün. Bu yapı içinde Atatürk’un çizdiği Turkiye Cumhuriyeti yer alamaz.
Çözüme gidilmesi sürecinde tüm hedefler ve mucizeleri kucuk bir sandalye elde etm ugruna Turkiye’nin gerceklestirmesini beklemek yanliş olur, Avrupalıların da model üzerinde anlaştıktan sonra Türkiye sorununu krize neden olmadan hızla çözmesi gerekmekte.

648910cookie-checkİTALYA’DAN… Mamma i Turchi

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.