Tek adamın çılgın projesi İstanbul’u susuz bırakacak!

YUSUF YAVUZ / AÇIK GAZETE  – Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın İstanbul’u susuzluk bekliyor açıklamasına CHP’den yanıt geldi: “İstanbul’a su sağlayan Sazlıdere Barajı’nı yok edecek Kanal İstanbul Projesinin ÇED süreci durdurulmalı.”
İstanbul’u susuzluk bekliyor diyen Erdoğan’a yanıt veren CHP Doğa Haklarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Gülizar Biçer Karaca, Kanal İstanbul Projesi’nin Terkos Gölü ve İstanbul’un su ihtiyacının yüzde 29’unu sağlayan Sazlıdere Barajını yok ederek kenti susuzluğa götüren adımlardan biri olduğunu söyledi. DSİ’nin Kanal İstanbul projesinin kenti susuz bırakabileceği yönündeki görüşlerine ÇED raporunda yer verilmediğine de dikkat çeken Karaca, “Biz iklim krizi derken, Türkiye su fakiri haline geliyor darken ‘tek adam’ yanlış projelere karar vermekte hiç sakınca görmedi! İstanbul’u susuzluğa, Türkiye’yi kuraklığa sürükleyen, suyu sadece göletlerde toplayıp suyun akışını kesenler kimdir diyerek sormak, Türkiye’yi su politikasından mahrum bırakanların sorumluluğunu sorgulamak gerekir” diye konuştu.

CHP Doğa Haklarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Denizli Milletvekili Gülizar Biçer Karaca, partisinin haftalık grup toplantısında konuşan Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın İstanbul’u susuzluk bekliyor açıklamasına tepki gösterdi.

‘TEK ADAM YANLIŞ PROJELERE KARAR VERMEKTE HİÇ SAKINCA GÖRMEDİ’

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, “Gelen haberler hiç hayra alamet değil. İstanbul susuzluğa yürüyor” sözlerini eleştiren Karaca, bu bilginin yeni olmadığına işaret ederek şunları dile gertirdi: “Hatırlatmak isterim ki Perşembe’nin gelişi Çarşamba’dan bellidir. Biz ‘iklim krizi’ derken, ‘Türkiye su fakiri haline geliyor’ derken ‘tek adam’ yanlış projelere karar vermekte hiç sakınca görmedi! İstanbul’u susuzluğa, Türkiye’yi kuraklığa sürükleyen, suyu sadece göletlerde toplayıp suyun akışını kesenler kimdir diyerek sormak, Türkiye’yi su politikasından mahrum bırakanların sorumluluğunu sorgulamak gerekir.”

‘KANAL İSTANBUL PROJESİ SAZLIDERE BARAJI YOK EDECEK’

Susuzluk sorununun fen işleri tarafından çözülecek bir sorun olmadığına dikkat çeken Karaca, bunun kuraklık ve iklim krizi ile ilgili doğru ve önleyici politikalarla çözülebilecek bir sorun olduğunu vurguladığı değerlendirmesinde şöyle konuştu: “Susuzluğun sebeplerine bakalım: Bu sorunlar; 5-6 enerji lobisini kurtarmak için geri getirdikleri termik santrallere izin süresi uzatarak derinleştirdikleri, halk sağlığını hiçe saydıkları girişimleriyle ve iklim kriziyle doğrudan ilintilidir. Terkos Gölü ve İstanbul’un su ihtiyacının yüzde 29’unu sağlayan Sazlıdere Barajını yok edecek Kanal İstanbul projesi, İstanbul’u susuzluğa götüren adımlardan biridir.

‘İSTANBUL’U SUSUZ BIRAKACAK PROJENİN ÇED SÜRECİ DURDURULMALI’

28 Kasım’da, Kanal İstanbul projesi için Çevre ve Şehircilik Bakanlığında İnceleme ve Değerlendirme Komisyonu toplantısı yapılacak. İstanbul’u susuz bırakacak bu projenin ÇED süreci durdurulmalıdır. DSİ Kanal İstanbul projesi ile ilgili iki senaryo ortaya koymuş, her ikisinin sonucunda da İstanbul susuz kalacak. Birinci senaryoda yıllık toplam su kaybı 70 milyon metreküp, kötü senaryoda yıllık 427 milyon metreküp içme suyunun elden çıkması ve İstanbul’un bir anda susuzlukla karşı karşıya kalabileceğinden söz ediliyor. DSİ’nin Kanal İstanbul Projesi ile görüşleri, ÇED raporunda verilmemiştir. Dahası, hile yapılarak, DSİ’nin proje sahasında taş ocağı, malzeme döküm alanı gibi tesislerinin olmadığına dair yazısı, kurum görüşü olarak gösterilmiştir.

HATALI SU POLİTİKASI YAPANLARIN HAMASETE SOYUNMASININ FAYDASI YOK

AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan’ın, DSİ Genel Müdürlüğü görevinde de bulunan (eski) Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu’nun Melen Barajı gibi suyu göletlerde toplayıp akışını kesen yanlış projelere imza atmasının sonucunda geldiğimiz noktadaki susuzluğun, kuraklığın hesabını kimden sormak gerek? Ülkemizin su politikasını sürdürülebilir kılacak uygulamalardan yoksun olanların bu süreçte hataları yokmuşçasına hamasete soyunmasının ne halka ne doğaya faydası yok.”

 

2355340cookie-checkTek adamın çılgın projesi İstanbul’u susuz bırakacak!
Önceki haber7 milyon insanın kirlettiği suyu İstanbul’a içirdiler!
Sonraki haberİNGİLTERE… Adam olmak ne zor iş!
YUSUF YAVUZ
YUSUF YAVUZ (GAZETECİ-YAZAR) Isparta, Sütçüler'de doğdu. 1990’da edebiyatla ilgilenmeye başladı. Deneme ve inceleme tarzındaki ilk yazıları 1996 yılında 'Atatürkçü Ses' Dergisi’nde yayımlandı. Aynı yıl yerel ölçekte yayın yapan kanallarda 'Dönence' başlıklı radyo ve televizyon programları hazırlayıp sundu. 1999 yılında Antalya'da kurulan Müdafaa-i Hukuk Dergisi’nde yazmaya başladı. 2001’de Gazete Müdafaa-i Hukuk’ta Muhabir-Temsilci olarak görev aldı. Daha sonra adı 'Yeniden Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk' olan dergiyle bağını temsilci-yazar olarak sürdürdü. 2001-2007 yılları arasında Kaş Kitap Şenliğini organize ederek başta çocuklar ve gençler olmak üzere yöre insanının kültür, sanat ve edebiyat çevreleriyle buluşmasını sağladı. 2005 yılında Muğla ve Antalya arasındaki sahil bandında yaşanan yabancılara toprak satışına ilişkin yaptığı araştırmalar önemli etkiler yarattı. Deneme, inceleme, röportaj, düz yazı, haber ve yorumları; Cumhuriyet Akdeniz, Odatv, Yeni Harman, Edebiyat ve Eleştiri, Yolculuk, Evrensel, Atlas, Magma, Aydınlık, Birgün, Açık Gazete gibi dergi ve gazetelerde yayımlandı. Antalya merkezli VTV Televizyonunda, Pelin Gel Ağan'la birlikte 'İki Ağaç İçin' adıyla 16 bölümden oluşan bir program hazırlayıp ve sundu. Kanal V Televizyonunda, Biyomühendis Çağlar İnce ile birlikte, Yörük kültürünü ve tarihsel köklerini ele alan 'Islak Çarıklar' adlı belgesel haber programı hazırlayıp sundu. Araştırma yazılarından bazıları, 'Yer Bize Çimen Verdi' ve 'Darağacına Takılan Düşler' adıyla belgesel filmlere de konu olan Yavuz, şu sıralar 'Islak Çarıklar' adlı bir belgesel haber programı için çalışmalarını sürdürüyor. Ağırlıklı olarak arkeoloji, çevre, kentsel dönüşüm ve tarım konularını ele alan çalışmalar yapmayı yazılı ve görsel medyada sürdüren Yavuz, yıkım politikalarıyla tarımdan hayvancılığa, kültürden mimariye kırsal yaşamın dönüşümünü ele alan araştırma yazılarıyla tanınıyor. Ziraat Mühendisleri Odası Basın Ödülü, Çağdaş Gazeteciler Derneği Belgesel ödülü, Türkiye Ziraatçılar Derneği Tarım ödülü, Kubaba Derneği kültür hizmeti ödülü'nün yanı sıra Türkiye Ormancılar Derneği gibi çeşitli meslek odası, kurum ve kuruluşlar tarafından ödüle layık görülen Gazeteci Yusuf Yavuz, Likya'dan Teke yöresine uzanan coğrafyadaki su kültürüne ilişkin uluslararası bir sanat projesinin de danışmanlığını ve metin yazarlığını üstleniyor.

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.