Londra’ya ilk gelen “permili” işçiler, “İngiltere Türk İşçi Birliği”ni kurar ve 1973’de de İşçi başlıklı A4 boyutuna yakın bir de aylık dergi çıkarırlar. Dergide başta Türkiye ve İngiltere olmak üzere dünyadaki işçi hareketleri, İngiltere’de yeni oluşmayan toplumdaki haberler de yer alır.
Dergide dikkat çeken bir diğer öge de reklamlar. İşçi arayan tekstil fabrikalarının yanı sıra “Milli Havayolu” THY’nin reklamında da işçilere indirim yapılacağı yazılı. 1971 askeri cuntanın sol düşmanlığı yaptığı, Denizlerin darağacına gönderildiği yıllarda kamu kurumu THY’nin “solcu” İşçi dergisine reklam vermesinden o dönemde kurumların iktidarın kuklası olmadığını anlayabiliriz. Ayrıca THY’nin işçilere indirim jesti de takdire şayan.
THY, hâlâ Türkiye’nin milli havayolu, üstelik küresel bağlamda da büyük bir şirket oldu. Ahmet Davutoğlu başbakan iken seçim vaadi olarak yurtdışındaki Türk vatandaşlarına THY’den aile indirimi vadetmişti. Seçim kazanıldı ama vaat yerine getirilmedi.
Geçen gün Fransa Türkler Birliği Başkanı Semih Boyuk’tan THY’den indirim isteyen bir e-posta aldım. Boyuk’un mesajından bir bölüm şöyle:
“Türk hükümetinin 2015 yılında aileler için yüzde 20, gençler için yüzde 30 indirim vaat ettiğini hatırlatmak isterim. Bu sözler şimdiye kadar tutulmadı ve mevcut hükümeti sözünü tutmaya davet ediyorum. Birincisi, bu indirim, diasporadaki genç Türklerin kendi menşei ülkesiyle düzenli temas halinde olmalarına ve kültürel miraslarını korumalarına yardımcı olmak açısından önemlidir. Ayrıca, araba yolculuğunun çok uzun, yorucu ve tehlikeli olduğu aşikardır .
Hatırlanması gereken ikinci nokta, diaspora mensuplarının Türkiye’de ortalama olarak yabancı turistlerden daha fazla harcama yapmalarıdır. Türk Hava Yolları’nın yeni turizm pazarları geliştirmek istediğini anlıyorum ama şirketin zor zamanlarında bile desteklediği tarihi müşterilerini unutmaması gerekiyor. Son olarak, Türkiye ve Türk kültürünün Fransa’da daha iyi tanınması önemlidir. Hala birçok Fransız insanın bilmediği Türkiye, vatandaşlarımızın ve ülkemiz niteliklerini daha iyi tanıması için keşfedilmeye ihtiyaç duyuyor.”
Boyuk THY’nin indirim yapması için change.org’da bir de imza kampanyası başlatmış. Fransa’dan Olay ve Açık Gazete’nin okunması hoş. Okurumuz Boyuk’u kendisini verilen seçim vaadini unutmaması ve takipçisi olmasından dolayı kutluyorum.
Bu arada THY ile ilgili şikayetler de her geçen artıyor. Geçen gün Olay’da yer alan “Dört çocuklu annenin THY çilesi” başlıklı haberde dört çocuklu bir annenin İstanbul’dan Londra’ya uçmak için gittiği Sabiha Gökçen Havalimanı’nda gişe görevlilerinin ihmali ve duyarsızlığı nedeniyle uçağa binememesi ve şikayetlerinin de dikkate alınmaması anlatılıyordu. Çocuklu aile, engelli ve yaşlılara pozitif ayrımcılık yapılması gerekirken habere konu olan annenin başına gelenler gerçekten üzücü. “THY’nin müşteri memnuniyeti ilkesi gereği ailenin gönlünü alması hoş olur” diye düşünüyorum.
Bir de benim dikkatimi çeken bir başka konu THY Almanya uçuşları, İngiltere’ye göre çok daha avantajlı olması. Berlin-İstanbul uçak bileti, Londra-İstanbul’dan yüzde 40 daha ucuz. Ayrıca Berlin-İstanbul bagaj hakkı 30 kg, Londra-İstanbul ise 23kg. Berlin ve Londra’nın İstanbul’a uçuş süresi neredeyse aynı. Sanki THY Almanya’daki Türk vatandaşlarını ödüllendiriyor, İngiltere’dekileri de cezalandırıyor gibi. Bir yetkiliden mantıklı bir yanıt bekliyorum.
***
Telefonda adınızla seslenerek “Bir trafik kazasına karışmışsınız” diye başlayan sahtekarlar çoğaldı. Eğer gerçekten bir kazaya karışmışsanız kafanız karışıyor. Mektup gönderin diyorsunuz, ısrarla konuşmayı sürdürüyorlar. Geçen gün 14 yaşındaki kızlarımı da aradılar. İnanılır gibi değil. Onlara “Kendinize dürüst bir iş bulmanızı öneririm” diyerek telefonu kapatıyorum. İngiltere’de tüketici haklarını koruyan derneklerin, polisin bu konuya şimdiye kadar el atmaması şaşırtıcı.
