Tüm deliller yokedilmiş!

İstanbul’da Hakan Yaman adlı yurttaşın Gezi Parkı gösterileri sırasında bir sivil ve dört polis tarafından dövülmesine, gözüne vurulup ateşe atılmasına ilişkin soruşturmada, delillerin tümünün ‘yok’ olduğu ortaya çıktı. Yaman’ın dövülmesine ilişkin hazırlanan polis müfettiş raporuna göre MOBESE ‘standart dışı’ olduğu için bir yıldır çalışmıyor, TOMA kamerası ‘çağdışı’, telsiz kayıtları ise ‘rolesiz’ hattan yapıldığı için kaydedilmiyor. Kasklardaki numaralar okunmuyor. Hangi polisin hangi kaskı ve copu kullandığı belirlenemiyor. Yaman’ın öldüresiye dövüldüğü anı gösteren ve bir tanık tarafından çekilen görüntülerdeki polisler ise kayıt ‘düşük kaliteli’ olduğundan tespit edilemiyor. İfadesi alınan polisler de “Böyle bir olaya tanık olmadık” diyor. Sonuç mu? Polis müfettişleri Yaman’ı döven şüpheliler hakkında ceza tayinine gerek olmadığı yönünde karar verirken, savcılık bir yıldır şüphelileri arıyor. İstanbul Sarıgazi’de yaşayan minibüs şoförü Hakan Yaman, Gezi Parkı gösterilerinin sürdüğü 3 Haziran 2013 akşamı evine dönerken, bir TOMA’nın yanındaki polis tarafından atılan gaz fişeğiyle karnından vuruldu. O sırada bir binanın çatısında duran Erdoğan Zekioğlu’nun cep telefonuyla çektiği olay anı görüntülerine göre; gösteriye katıldığı sanılan 37 yaşındaki Yaman, dört polis ve bir sivil tarafından yerde dövüldü. Gözüne sert bir cisimle vurulan Yaman, baygın vaziyette yerde sürüklenerek ateşe atıldı.

İki çocuk babası Yaman’ın gördüğü bu şiddet dolayısıyla burnu, elmacık kemiği ve çenesi kırıldı. Kafatasından çenesine kadar kırık ve ateşe atıldığı için sırtında yanık oluştu. Bir gözünü tamamen kaybetti ve diğer gözünde yüzde 80 görme kaybı meydana geldi. Rapordaki skandal bulgular İçişleri Bakanlığı, Yaman’ın yaralanmasından sonra polis başmüfettişleri İlhan Kara ve İlyas Burunak’ı inceleme için atadı. İki müfettiş tarafından hazırlanan 23 Ocak 2014 tarihli raporda, ‘neticeye ulaşılamadığı’ için dört polis hakkında ceza tayinine mahal olmadığı sonucuna varıldı. Fakat raporda skandal bulgulara yer verildi. Rapora göre, Yaman’ın dövüldüğü noktaya bakan Atatürk Mahallesi Birsel Sokağı’nı gören bir MOBESE bulunamadı.

Demokrasi Caddesi Ovacık Sokak’taki MOBESE’nin ise ‘jandarmadan geçen, bir yıldır arızalı standart dışı bir kamera olduğu’ saptandı. Emniyet Foto Film Şubesi’nin kamera kaydı yapmadığı bildirildi. Yaman’ın dövüldüğü sırada görülen 63 519 numaralı TOMA üzerindeki kameranın ise ‘çağın gerisinde kalmış, çözünürlülüğünün düşük olduğu, özellikle su sıkarken kameranın da ıslandığı’ savunuldu. Hangi polisin hangi sokakta müdahaleye katılmış olabileceğini gösteren telsiz kayıtları incelendiğinde, görüşmelerin ‘rolesiz’ hattan yapıldığı, yani geçmişe dönük olmadığı belirtildi. Yaman’ın dövüldüğü ana ait 18 saniyelik cep telefonu kaydının ise ‘teşhise elverişli olmadığı’ ifade edildi. Görüntüleri inceleyen Ankara Kriminal Polis Laboratuvarı tarafından gönderilen raporda, “TOMA aracının yanında bulunan 5-6 Çevik Kuvvet personelinden, beyaz kasklı sivil giyimli şahsın kaymakamlık çevresinde konuşlanan personel olabileceği, Ovacık Sokak’taki polislerin ise Trabzon’dan geldiği” ifade edildi.

Trabzon Emniyeti ise bu polislerin kendi kadrolarında olmadığını savundu. Numaralar sökülüyormuş Müfettiş raporunda ayrıca, “takviye gelen personel baz alındığında kimin ne tür bir malzemeyi ne kadar aldığına dair sağlıklı bir veriye ulaşılamadığı” savunularak, “Zira takviye personel zimmetsiz şekilde halı sahanın ortasına yığılan malzemelerden (kask, kalkan ve cop) almış ve bunun sağlıklı bir kaydı tutulamamıştır” denildi. Ayrıca “kaskların üzerindeki yapıştırıcılı numaraların rahatlıkla sökülebildiği ve fosforlu olmadığından teşhise elverişli olmadığı” kaydedildi. Malzemelerin polisler arasında el değiştirdiği anlatıldı. Bu nedenle hiçbir polis hakkında ceza tayinine yer olmadığı savunuldu. İSMAİL SAYMAZ / Radikal

1417130cookie-checkTüm deliller yokedilmiş!

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.