Denizde fırtına çıktığında en kolay küçük tekneler alabora olur. Ekonomik krizde de öyle… İşsizler, ücretliler ve Küçük ve Orta Ölcekli İşletmeler (KOBİ) bu dalgalardan en çok etkilenecek kesimdir.
KOBİ deyip geçmeyin, eskiden esnaf diye genellediğimiz pek çoğu aile şirketi olan bu ekonomik organizasyonlar ülkelerdeki üretimin çok önemli bir yüzdesini oluşturur.
Örneğin Türkiye’deki ihracatın dörtte üçünden fazlasını KOBİ’lerce yapıldığı biliniyor. “Ya finans kurumlarının dağıttığı kredilerden yüzde kaçından yararlanıyor” diye sorarsanız, “Ancak dörtte biri” derim…
Öz sermaye yoğun iş yapan KOBİ’ler yerli üretim girdileri kullanma oranlarının yüksek olması dolayısıyla da en “milli sermaye” sayılabilir. Özellikle Avrupa’da çokuluslu şirketlerin ucuz emek bölgelerine kaçtıkları bir dönemde KOBİ’lerin yurt içindeki istihdamı korumada önemli bir işlev yüklendikleri de bir gerçek…
Türkiye’de belediye, özel idare ve KOBİ DER’in ortaklaşa kurduğu Avrupa Kalkınma Ajansı (AKA), Türkiye’yi 29 bölgeye ayırarak KOBİ’leri geliştirme görevi üslenmişti. AKA, şu anda 9 bölgede aktif faaliyet gösteriyor. İşte denizdeki fırtınada KOBİ’lerin alabora olmaması için Avrupa’daki Türklerin TÜSİAD’ı sayılan TİDAF, geçen yıl İzmir AKA’nın konuğu olmuş ve karşılıklı işbirliğini geliştirme kararı almıştı.
Geçen hafta (20 Aralık) Almanya’da Türkiye’nin Köln Konsolosluğu’nun ev sahipliğini yaptığı toplantıda İzmir’de alınan kararlar masaya yatırıldı. İzmir 9 Eylül Üniversitesi’nden 9 öğretim üyesinin ve benim de konuşmacı olarak katıldığım toplantıda “Acil Talepler Bildirgesi” hazırlandı. 10 maddelik bu bildirge, Almanya’da KOBİ’lere önem veren Başbakan Angela Merkel’e ve Türk hükümetine sunulacak. Ayrıca AP ile Avrupa’daki diğer hükümetlere de gönderilerek acil katkıları sağlanmaya çalışılacak.
Bu yapılanlar aslında şimdiye kadar ilk kez bir sivil toplum kuruluşunun somut önerilerle onlarca hükümeti harekete geçirme girişimi sayılabilir.
Bu bildirgede Türkiye ve Avrupa’daki KOBİ’lerin yanısıra Türkiye’deki KOBİ’ler ile Avrupa’daki bütün Türk işadamları arasında sinerji yaratmayı hedefliyor.
Sayın Osman Sirkeci’nin ön ayak olup hazırladığı “Acil Talepler Bildirgesi”ndeki 10 madde özetle şöyle:
1. KOBİ’ler kadınlar ve göçmenler arasında teşvik edilmeli.
2. İflas konumundakilere 2’nci bir şans tanınmalı
3. Bürokrasi azaltılmalı, teşvikler artırılmalı
4. KDV oranları KOBİ’leri kollayacak biçimde düzenlenmeli
5. Finans olanaklarından yararlanmaları sağlanmalı
6. Eylem Planı hazırlanarak küresel tedarik zincirine sokulmalı
7. E-ihtiyaçları için online bir işletme rehberi hazırlanmalı
8. Eko verimli ve çevre dostu üretim teşviklerinden yararlandırılmalı
9. Çin ve Hindistan’a ihracatı teşvik kredilerinden yararlandırılmalı
10. Tek pazar olanaklarından yararlanacak statüler uygulanmalı
İngiltere’deki KOBİ’ler katogorisine girecek başta marketler olmak üzere etnik ürün ithal eden pek çok şirketin de bu girişimden yararlanabileceğini düşünüyorum.
Gelişmeleri size aktarmayı sürdüreceğim… Bütün okurlarımın yeni yılını kutlarken bütün renklerin korunduğu, büyük balıkların küçükleri yutmadığı bir yıl dilerim…
_______________
* London Capital Markets Yönetim Kurulu Başkanı ve Türk İngiliz Sanayi ve Ticaret Odası´nın Avrupa – Türkiye İlişkilerinden Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi olan Akşahin¸ aynı zamanda Türk İşadamları Dernekleri Avrupa Federasyonu 3´ncü Başkanı ve İngiltere¸ Türkiye ve Türki Cumhuriyetler Sorumlusu. Aynı zamanda da Açık Gazete Danışma Kurulu üyesi…
