Avusturya’daki Türk ve eski Yugoslav kökenli göçmenlerin başta dil eğitimi olmak üzere mesleki eğitimlerinin de kötü durumda olduğu açıklandı.
Avusturya’nın ciddi gazetelerinden Der Standard gazetesinin 10 Aralık tarihli haberinde Avusturya’daki göçmenlerin eğitim konumları ve karşılaştıkları ayrımcılık ele alındı.
FRA’nın yapmış olduğu kamuoyu çalışmalarında özellikle Avusturya’daki Türk ve eski Yugoslav kökenli göçmenlerin başta dil eğitimi olmak üzere mesleki eğitimlerinin de kötü durumda olduğu saptandı.
FRA’nın Avusturya’da görevlendirmiş olduğu Gallup Enstitüsü’nün 2008 yılında 16 yaşın üstünde 23 bin 500 kişiyle yaptırmış olduğu bire bir görüşme sonrasında, Türk göçmenlerinin sadece yüzde 5’inin 14 yıllık eğitim ve öğrenimi tamamladıkları belirtildi.
Bu görüşmelere katılanların ülkede yaşayan göçmenlerden Avusturya’da doğmuş büyümüş olanlardan ve aile birleştirmesiyle sonradan gelen göçmenler arasından özenle seçildiği açıklandı.
TÜRKLERİN KONUMU
Kendileriyle görüşme yapılan Türk göçmenlerin yüzde 53’nün akıcı Almanca konuşabildiklerini aktaran gazete FRA adına çalışmanın sonucunu açıklayan Morten Kjaerum’in “Türklerin eğitimdeki düzeyinin düşüklüğünün gelecekte sosyal patlamalara sebep olacağı” yorumuna da yer verdi.
Morten Kjaerum kötü olan mesleki ve dil eğitiminin toplumda ayrımcılığa da sebep olduğunu öne sürerek, “Ayrımcılığa uğrayan Türklerin yüzde 95’nin yasal haklarını aramadıkları ve yüzde 5’lik kesimin ise okulda veya işyerinde kaba kuvvete maruz kaldıklarından dolayı şikâyette bulunduklarını” dile getirdi.
Avusturya’da yaşayan Türklerin ayrımcılıkta bazı ülkelere kıyasla durumlarının daha iyi olduğunu açıklayan Kjaerum, “Avusturya’da yaşayan Türklerin durumu Çek Cumhuriyetinde yaşayan Çingeneler’den daha iyi” değerlendirmesini yaptı.
Ayrıca Türklerin daha iyi konumda olduğu AB ülkelerinde yaşayan diğer bazı azınlıklardan ve göçmenler “Malta’da yaşayan Afrikalılar, Macaristan’da yaşayan Çingeneler ve İtalya’da bulunan Kuzey Afrikalılar” olarak saptandı.
Yerli ve göçmenler arasındaki uçurumun daha da derinleşmeden, AB ülkelerinin acil önlem almasını isteyen Kjaerum, AB sınırları içerisinde ayrımcılığın genellikle küçümsendiğini söyledi.
