Tuna Huş bunu hak etmedi

Bir yılı aşkın süredir Show TV’de devam eden Acun Ilıcalı’nın Var mısın, Yok musun? Adlı programının Pazar günkü yayını son derece düşündürücü ve üzücüydü.

Hatta hayretler içinde kaldım.

Hangi yanını ve yönünü ele alıp eleştirmem gerektiği konusunda gerçekten şaşkınım.

Paris Hilton’u mu?

Tuna Huş’u mu?

Huş’a reva görülerek verilen verilen parayı mı?

Türklerin gereksiz yağcılık alışkanlığını mı?

Acun Ilıcalı’nın basiretsizliğini mi?

Sen tut ABD’den Paris Hilton diye ne iş yaptığı bilinmeyen, sadece Hilton Otellerinin varisi olarak tanınan, “elbise askılığı” kıvamındaki kadını programa çıkar.

Kadının yabancı internet portallarında yıllardır porno klipleri dönüyor. Döndükçe, yatağını soğutmaya niyetli görünmeyen hatun peşpeşe çıkardığı rezaletler sayesinde gündemden düşmüyor ve bunun sonucu paraları cebine indiriyor.

Tabii bu kasetler sayesinde küpünü doldurmak bir yana, bizim gibi az gelişmiş ülkelerdekiler Paris Hilton denen askılığı göklere çıkarmaktan geri kalmıyor.

Dün geceki programı seyredenler bunu yaşadı.

Kadına nerdeyse Madonna muamelesi çekilecekti.

Kadının geçmişine ne bakan var, ne bilen.

Kadın şarkı söyledi, klibi sıfır sattı.

Kadın film denemesi yaptı, gişeler sıfır çekti.

Neymiş kadın dünyanın en ünlü fotomodeliymiş.

Sözde fotomodel, özde değil yani.

Geçiniz…

Gelelim sevgili Tuna Huş’a.

Ortak arkadaşlarımız sayesinde çok yakından tanımak fırsatını bulduğum TRT’nin ünlü spikerlerinden Tuna Huş, bundan yedi sekiz yıl önce bir beyin sorunu yaşıyor. Ve konuşma merkezi hasar gördüğü için konuşulanları anlıyor, ancak konuşamıyor.

Evet çok acı.

Hayatını güzel konuşması, haberleri güzel okuması, mesleğini sulandırmadan yapması, istikrarlı bir çizgide gazeteciliğini sürdürmesiyle hayatını kazanan bir insanın konuşamamasını anlatmak çok zor olsa gerek.

Bunu yaşayan bilir.

Bir de eşi ve çocukları.

Huş TRT’den emekli. Üstelik emekli maaşı üst dereceden olması gerekir. Ancak meslek hayatı boyunca bir ev edinemediği anlaşılan Huş’un başına böyle bir olayın gelmesini kim bekleyebilir ki?

Spikerler, emekli olduktan sonra bir kısmı mesleklerine devam ediyorlar, ya da kurum ve kuruluşlarda sık olmasa da görev alıyor ve ek gelir elde edebiliyorlar.

Huş’un bunda şansı yok.

Sağlık sorunları sanırım emekli maaşını alıp götürmüştür.

Huş ailesi son günlerde emekli maaşına konan haciz dışındaki para ile geçinmeye çalışıyormuş.

Bunu öğrenen Acun, programa çıkarmayı planladığı Paris Hilton’un yarışma sonucu kazanacağı parayı Huş’a vermeyi düşünmüş.

Birincisi Huş ve ailesi bu teklifi kabul etmekle hata yapmışlar.

Çünkü Allahın verdiği böyle bir tablonun herkesle paylaşılması bana göre yanlıştı.

Ama Ilıcalı için değilmiş.

İkincisi, böyle programlar şansa dayalı olduğu için, az veya hiç para çıkmaması baştan hesaplanmamış.

Nitekim bu tablo aynen yaşandı.

Eğer Ilıcalı olmasa ve iş şansa kalsaydı Tuna Huş sadece 50 lira (yazı ile elli lira) alıp evinin yolunu tutacaktı.

Neyse ki 50 bin liralık bir ödül lutfedildi.

İyi mi oldu?

Gelelim sorularımıza.

Huş yıllarca TRT kurumuna hizmet verdi.

Bu kurumun bır tek emeklisini koruyacak gücü ve basireti yok muydu?

Bugüne kadar TRT neredeydi?

İkincisi Türkiye’nin önde gelen zenginleri, fakirlere, özürlülere, eğitime, sağlığa milyarlarca lira bağışlarda bulunuyorlar.

Türkiye’nin değil on zengini, bir tekinin dahi çözebileceği Huş sorununu Ilıcalı ve Paris’in ellerine bırakmak haksızlık değil mi?

Belki bundan sonra Huş’un yaşadığı tabloyu görüp buna sahip çıkacak kişiler çıkabilir.

Gazete ve TV’lerden bunların yardım haberlerini okuyabiliriz.

Ama işten geçtikten sonra.

Tuna Huş ve eşine bu içler acısı tabloyu yaşattıktan sonra neye yarar?

Neye?

1626450cookie-checkTuna Huş bunu hak etmedi

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.