25 bin sterlin ödüllü İngiltere’nin en önemli çağdaş sanat ödülü Turner Prize’a 4 sanatçı aday gösterilmişti. Tate Galeri genel direktörü Nicholas Serota’nın yaptığı açılış konuşmasından sonra şarkıcı Nick Cave, 25 bin sterlinlik ödülü Lackey’e verdi.
Daha önceki yıllarda Damien Hirst’ün formaldehit içine yatırdığı hayvanları, Tracy Emin’in dağınık yatağı, Chris Ofili’nin fil dışkısıyla yaptığı resimler, Matin Creed’in yanıp sönen ışıktan ibaret yapıtları ödül çevresinde tartışmalar yaratırdı. Ancak bu yıl, tartışılan konu ödüle aday gösterilen adayların standartının düşük olduğu ve ödülün anlamını artık yitirdiği yönündeydi.
Bir eleştirmen ödül sergisini, “Heathrow havalimanı gidiş salonunda geçirilmiş bir öğleden sonrası” kadar sıkıcı bulurken, bu yılın Turner Prize tarihininde en kötü yıl olduğu ifade edildi.
Evening Standard sanat eleştirmeni Brian Sewell, dünyanın en önemli ödüllerinden biri olan Turner prize’ın bu durumunda Tate direktörü Nicholas Serota’yı sorumlu tutarken, seçici kurula kendisinin alınmasını istedi.
Jackdaw sanat dergisi editörü David Lee ise, Turner Prize’ın öldüğünü ve düzeyinden dolayı “utanç verici” hale geldiğini, sıradan eserlerin, muazzam yapıtlar gibi yutturulduğunu dile getirdi.
Sanat eleştirmeni ve Channel-4’un sunucusu Matthew Collings ise bu yılın adaylarını şiiyle değerlendirdi: “Her zaman (Turner Prize) bir maskaralıktı. Toplum olarak, kültürel eğlence adına her türlü saçmalığı kabul ediyoruz. Bu yılki eserler her zamankinden daha aptalca.”
Mark Leckey yanında diğer adaylar, Runa İslam, Cathy Wilkes ve Goshka Macuga’ydı.
