Yeşil Doğa’nın Darıbükü’ne hüzünlü vedası

YUSUF YAVUZ / AÇIK GAZETE – Türkiye’nin zengin doğa ve kültür mirasının yanı sıra bu değerleri tehdit eden çevre sorunlarını da ekranlara taşıyan Yeşil Doğa programı, barajın sularına gömülen Isparta’nın Darıbükü köyüne üçüncü kez konuk oldu.
CNN-Türk televizyonunda yayınlanan Yeşil Doğa’nın yapımcı ve sunucusu Güven İslamoğlu, daha önce de iki kez ekranlara taşıdığı Darıbükü köyünde baraj yüzünden mağdur edilen insanların dramının oldukça üzücü olduğunu belirterek, “Burada evlerinden edilen insanlara bir yatağı bile çok görmüşler. Yaşlı bir kadının evine girdik, bir yatağı bile yoktu. Bu, milyonlarca liralık projelerin insan yaşamına ayrılacak çok küçük bütçelerle çözebileceği bir şey” dedi.
 
Isparta’nın Sütçüler ilçesinde yapımı tamamlanan Kasımlar Barajı ve HES projesi, Yukarı Köprüçay Havzası’nın merkezi konumundaki Darıbükü köyünü sulara gömmeye başladı. Baraj projesine karşı köylülerin açtığı davalar sürerken su tutmaya başlanması köylüleri mağdur ederken, köylülerden 76 yaşındaki Ümmühan Uysal’ın evi ve eşyaları telef oldu. Baraj yüzünden evlerini ve yaşam alanları kaybeden köylüler ise yeni yerleştirildikleri evlerdeki yaşam koşullarının elverişsiz oluşu yüzünden zorlu bir yaşam mücadelesi veriyor.
daribuku1
Darıbükü köyünde yaşanan sorunlar hakkında bir program hazırlamak için bölgeye giden CNN-Türk televizyonu Yeşil Doğa programı yapımcı ve sunucusu Güven İslamoğlu, tanık olduklarıyla ilgili sorularımızı yanıtladı.
GÜVEN İSLAMOĞLU: ‘TANIK OLDUKLARIMIZ GERÇEKTEN ÜZÜCÜ’
Darıbükü köyüne baraj inşaatı başlamadan önce 2012 yılında da program çekmek için geldiklerini anlatan İslamoğlu, “Ardından baraj inşaatı başladı. İkinci kez ise bu yılın başlarında su tutma işlemi öncesinde geldik ve köylülerin yaşadıklarını ekranlara getirmeye çalıştık. Darıbükü köyüne bu üçüncü gelişimiz ve artık köy sular altında kalmaya başlamış. Burada tanık olduklarımız gerçekten çok üzücü. Bir köy, içindeki tüm yaşanmışlıklarla birlikte tarihten siliniyor. Ben yalnızca üç kez gelmeme rağmen gördüğüm manzara karşısında çok etkilendim. Ömrü bu köyde geçmiş insanların duygularını tahmin etmek zor değil” diye konuştu.
‘YAŞLI KADINA BİR YATAĞI BİLE ÇOK GÖRMÜŞLER’
Evlerinden edilen köylülerin yeni yerleştirildikleri evlerde yaşam koşullarının sağlanmadığını gözlemlediğine de değinen İslamoğlu, “Burada evinde ziyaret ettiğimiz yaşlı bir kadının yatacak yatağı bile yoktu. Bir odanın içinde, kap kacak ve yere serdikleri bir kilimin üstünde yaşıyorlar. Bu, milyonlarca liralık projelerin insan yaşamına ayrılacak çok küçük bütçelerle çözebileceği bir şey ama yaşlı bir kadına bir yatağı bile çok görmüşler” dedi.
‘DARIBÜKÜ KÖYÜNE VEDA PROGRAMI OLDU’
Yeşil Doğa programı olarak daha önce iki kez ekrana taşıdıkları Darıbükü köyünün sulara gömülüşüne tanıklık ettiklerini dile getiren İslamoğlu, “Bu bizim için Darıbükü köyüne bir tür veda programı oldu. Artık buradaki çok şeyi bir daha göremeyeceğiz. Daha önce de Zeugma antik kentinin baraj yüzünden sular altında kalışına tanıklık etmiş ve çok etkilenmiştim. Burada da benzer duygular yaşadım” ifadelerini kullandı.
Yeşil Doğa’nın Darıbükü köyüne vedası niteliğindeki bölümünün önümüzdeki günlerde ekranlara gelmesi bekleniyor. 
2040740cookie-checkYeşil Doğa’nın Darıbükü’ne hüzünlü vedası
Önceki haber17-25 Aralık’ın şarkısını yaptılar: Dayanamadık biz de çaldık!
Sonraki haberBu eller yılda 10 milyon ağaç için çalışıyor!
YUSUF YAVUZ
YUSUF YAVUZ (GAZETECİ-YAZAR) Isparta, Sütçüler'de doğdu. 1990’da edebiyatla ilgilenmeye başladı. Deneme ve inceleme tarzındaki ilk yazıları 1996 yılında 'Atatürkçü Ses' Dergisi’nde yayımlandı. Aynı yıl yerel ölçekte yayın yapan kanallarda 'Dönence' başlıklı radyo ve televizyon programları hazırlayıp sundu. 1999 yılında Antalya'da kurulan Müdafaa-i Hukuk Dergisi’nde yazmaya başladı. 2001’de Gazete Müdafaa-i Hukuk’ta Muhabir-Temsilci olarak görev aldı. Daha sonra adı 'Yeniden Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk' olan dergiyle bağını temsilci-yazar olarak sürdürdü. 2001-2007 yılları arasında Kaş Kitap Şenliğini organize ederek başta çocuklar ve gençler olmak üzere yöre insanının kültür, sanat ve edebiyat çevreleriyle buluşmasını sağladı. 2005 yılında Muğla ve Antalya arasındaki sahil bandında yaşanan yabancılara toprak satışına ilişkin yaptığı araştırmalar önemli etkiler yarattı. Deneme, inceleme, röportaj, düz yazı, haber ve yorumları; Cumhuriyet Akdeniz, Odatv, Yeni Harman, Edebiyat ve Eleştiri, Yolculuk, Evrensel, Atlas, Magma, Aydınlık, Birgün, Açık Gazete gibi dergi ve gazetelerde yayımlandı. Antalya merkezli VTV Televizyonunda, Pelin Gel Ağan'la birlikte 'İki Ağaç İçin' adıyla 16 bölümden oluşan bir program hazırlayıp ve sundu. Kanal V Televizyonunda, Biyomühendis Çağlar İnce ile birlikte, Yörük kültürünü ve tarihsel köklerini ele alan 'Islak Çarıklar' adlı belgesel haber programı hazırlayıp sundu. Araştırma yazılarından bazıları, 'Yer Bize Çimen Verdi' ve 'Darağacına Takılan Düşler' adıyla belgesel filmlere de konu olan Yavuz, şu sıralar 'Islak Çarıklar' adlı bir belgesel haber programı için çalışmalarını sürdürüyor. Ağırlıklı olarak arkeoloji, çevre, kentsel dönüşüm ve tarım konularını ele alan çalışmalar yapmayı yazılı ve görsel medyada sürdüren Yavuz, yıkım politikalarıyla tarımdan hayvancılığa, kültürden mimariye kırsal yaşamın dönüşümünü ele alan araştırma yazılarıyla tanınıyor. Ziraat Mühendisleri Odası Basın Ödülü, Çağdaş Gazeteciler Derneği Belgesel ödülü, Türkiye Ziraatçılar Derneği Tarım ödülü, Kubaba Derneği kültür hizmeti ödülü'nün yanı sıra Türkiye Ormancılar Derneği gibi çeşitli meslek odası, kurum ve kuruluşlar tarafından ödüle layık görülen Gazeteci Yusuf Yavuz, Likya'dan Teke yöresine uzanan coğrafyadaki su kültürüne ilişkin uluslararası bir sanat projesinin de danışmanlığını ve metin yazarlığını üstleniyor.

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.