Başpınar kanser tedavisi gördüğü Hacettepe Universitesi Hastanesi'nde yaşamını yitirmişti. Başpınar törenin ardından, Çankırı'nın Çerkes ilçesine götürülerek geçen yıl kanserden ölen eşi Nilüfer Başpınar’ın yanında toprağa verilecek.
MÜCADELE İÇİNDE GEÇEN HAYAT
1949 yılında Rize Çamlıhemşin doğumlu olan Başpınar, 12 Mart döneminde THKP-C Dev-Genç davasından yargılanıp 2 yıl 4 ay cezaevinde kaldı.
Devrimci Öğretmen grubunun önder kadroları arasında yer aldı. 12 Eylül döneminde "Ankara Devrimci Yol" davasında Merkez Komite Üyesi olduğu iddiası ile yargılandı. Müebbet hapse mahkum oldu, 11 yıl cezevinde kaldı.
12 Eylül'de kapatılan Tüm Öğretmenler Birleşme ve Dayanışma Derneği (TÖB-DER) kurucularından olup 1977-78 doneminde TÖB-DER Ankara Şube Başkanlığı'nı da yapan Ali Başpınar, 12 Eylül darbesinden sonra 23 Ocak 1981'de Devrimci Yol örgütüne yonelik operasyonlarda yaralı olarak yakalandı.
KENDİNİ EFSANELEŞTİRMEDİ
23 Temmuz 1991'e kadar cezaevinde kalan Başpınar, 1994'den beri kanser tedavisi görüyordu. Devrimci Yol hareketi içerisinde 'Ali Butto' adıyla tanınan ve ve Devrimci Yol'un askeri kanat sorumlusu olduğu iddia edilen Başpınar'ın yakın çevresi ve tanıyanları, "Hiçbir zaman kendisini efsanelestirmedi ve efsaneleştirilmesine izin vermedi, hep mücadele içinde oldu, ama gençlerin de hem önünü hem de fikri perspektiflerini açtı, genişletti" diye konuştular… [Sesonline]
