Ağlıyor çocuk kalbim…

Çocuk kalbi temizdir; kolay inanır, kolay güvenir, kolay sever… Henüz kötü sayfalar açılmamıştır o kalpte… Henüz sapasağlam, bir bütündür… Kırık bir çıkrık gibi değildir çocuğun içi, paramparça…

Yanılgılar dolar sayfaya sonra sırayla… hayal kırıklıkları, ihanetler… ikiyüzlü, maskeli sevdalar; tamamlanmamış sözcükler, boğaza düğümlenen duygular…

Çocuk  esirgemez sözünü, rahat söyler; dinlerken de çabuk kırılmaz… Oysa öyle insanlar olur ki bir süre sonra hayatımızda, karşılaşmak bile acı verir bize… Konuşmak istediğimiz nice kelimeler biriktiririz o insana dair; bir türlü konuşamayız ama; zehir gibi akar sözcükler yüreğimize; unutamadan uyutmaya çalışırız bilinç altımızda; Bilinç altı acımasızdır ama, en zayıf durumdayken yakalar bizi; saldırır o savunmasız anımızda yüzleşmekten korktuğumuz tüm duygular; taşıyamayacağımız kadar ağırlaştırır yüreğimizi…

Ah çocuk kalbim, sen hala çok güzelsin ama, tertemiz, dolaysız, ihanetsiz… Kıyamazsın kimseyi kırmaya… Açıktır gönül penceren acılara; acı çeken insanlara, canlılara; herkesten farklı bakarsın dünyaya, farklı görmeye çalışırsın her şeyi; herkesin yerine koyarak hissedersin çevrende olup bitenleri… O yüzden tüm masumluğuna, temizliğine rağmen öyle çoktur ki yüreğinin yükü, altından kalkamazsın…

Başka bir yerdir senin ait olduğun; başka bir alem, başka bir evren belki ama burası değil kesin… Bu kirlenmiş dünya, bu insanların arası değil kesin…

Aslında ümitsiz değilsin biliyorum; yalnız da değilsin… Ama öyle az ki senin gibilerin sayısı; öyle az ki hayatı bu kadar sahiplenen ve yaşama hakkına bu kadar saygı gösteren; Herkesin insanca yaşamaya hakkı olduğuna inanan; eşitsizliğin ve adaletsizliğin adım attığı her toprağa böylesi isyan etmek isteyen; Bu yüzden hiçbir yere memleketim diyemeyen ve dünyanın hiçbir köşesinde kendine yer edinemeyen…

Gönül gözün açık senin, görüyorsun her şeyi…

Dünyanın üzerinde kıyametler kopuyor, görüyorsun…
Bir yerlerde her gün binlerce masum insan ölüyor, görüyorsun…
Milyonlarca aç var dünya üzerinde, görüyorsun…
Yüz binlerce bebek bir tabak mama uğruna ölüyor, görüyorsun…

Birileri aç gözlü, her şey benim olsun geri kalan ne olursa olsun diyor, görüyorsun…
Kazanç peşinde koşan, yüreği taş olmuş, acımasız bir avuç insan dünyaya düşmanlık tohumları ekiyor; kanla, ölümle besleniyor görüyorsun; yaşamı, doğayı, kirletiyor; yok ediyor görüyorsun…


Bombanın, ölümün, ateşin düştüğü yer silinmiyor hafızandan… Acıları, yaraları görüyorsun…

 Parasızlıktan çocuğunu doktora götüremeyip ölüme terk eden bir babanın isyanını; Kucağında yavrusu kurşuna hedef olmuş bir annenin çaresizliğini görüyorsun…

Gördükçe ağır geliyor yüreğin…

Ağlıyor çocuk kalbin…

_____________

* İÜ. Öğretim Üyesi

EDİTÖR’DEN: SAYIN OKUYUCULAR, ŞİMDİYE KADAR YALNIZCA HAKARET İÇERMEYEN YORUMLARI YAYINLIYORDUK… BUNDAN SONRA İSİM VE SOYAD BELİRTİLMEYEN YORUMLAR DA YAYINLANMAYACAKTIR…

1079770cookie-checkAğlıyor çocuk kalbim…

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.