Berlin’de yaptığı temaslarının ardından Türk gazeteciler için basın toplantısı düzenleyen Gül, yeni Alman hükümetinin de bugüne kadar Türkiye ile AB arasında alınmış olan tüm kararlara bağlı olduğunu belirterek, şunları söyledi:
”Dolayısıyla bu süreç devam edecektir. Bu sürecin en iyi şekilde devam etmesi için ellerinden gelen her şeyi yapacaklardır. Burada bizim kendimize bakmamız lazım. Bu da Türkiye’nin bu süreci başarıyla götürmesidir”
Türkiye’nin hedefinin doğal olarak tam üyelik olduğunu ifade eden Bakan Gül, ”Yoksa biz AB’ye yarın bugünkü şartlarla tam üye olsak, bugünkü halimizle AB hiç bir şey ifade etmez, açık söylüyorum. Bizim kendimize bakmamız gerekir. Bu katılım sürecini en iyi şekilde değerlendirmemiz gerekir. Almanya da başka ülkelerde farklı düşünenler var. Bunlar normaldir. Zaman içinde görüşleri çok değişecektir. Önemli olan bu sürecin tıkanmamasıdır” dedi.
Gül, Almanya’da Başbakan olması beklenen Hıristiyan Demokrat Birlik Partisi (CDU) Genel Başkanı Angela Merkel’i, Türkiye’nin önemini çok iyi bilen ve AB üyelik sürecine önem veren bir kişi olarak gördüğünü kaydetti.
Seçim kampanyalarında bazen istenilmeyen şeylerin söylendiğine de işaret eden Bakan Gül, ”Bunları demokrasinin bir parçası olarak görüp orada bırakmak gerekiyor. Sonuçta burada 600 bin Türk oy kullanıyor, yani buranın vatandaşı. Herkes bunların analizini yapacaktır” dedi.
Almanya’da yaşayan Türklere de çok görevler düştüğünü belirten Bakan Gül, Türklerin Almanya’da siyasi, sosyal, ekonomik faaliyetlere katılmaları çağrısında bulundu.
Türkiye’nin bir çok Avrupa halkları tarafından doğru olarak bilinmediğini kaydeden Bakan Gül, ”Türkiye algılamasıyla, gerçeği arasında çok büyük bir fark var. Türkiye’ye ilk kez gelen her Avrupalı hayretler içinde kalıyor. Türkiye’deki gelişmeler, Türkiye’deki tesisler çok modern. Bu tek bir sivil kuruluşun yapabileceği şey değildir. Türkiye’nin AB üyeliği uzun bir süreç olacak, bu sürece herkesi hazırlamak lazım” diye konuştu.
