AK olmaya çalışan partinin açılımı olan Ampul Kırıklarının kamu vicdanında kanattığı yaralar kabuk bağlamaz oldu…
Aklanmak için sıkı bir kabuk değişimi gerektiren iktidar partisinin kırılgan yumurta kabuğu, çömez civcivlerce içerden çatlatılınca, partinin yumurtasının akı, elekten unakıtılır gibi aktı gitti… Loş ampulü yanısıra, amblem rengi olan sarısı kaldı geriye, ama yumurtanın sarısı, gitti tabanın yarısı… Kim sever kirli sarıyı, loş ampul ışığında…
TV lerde boy gösteren reklam sloganına bakın… “Yumurta kabuk değiştiriyor” muş… Zaten artık herşey apaçık ortadayken, ne gerek var kabuğa, kapağa, kutuya… Nasılsa Malı ye bakanının malı, 40 mumluk ampul takılmış köşe lambası gibi sırıtıyor artık apaçık… Yatsıya kadar da sırıtacak… Ama tekliyor, yandı yanacak…
Bu durumda en karlı medya… Çünkü ampulcübaşı sinirlendikçe hem medyaya güzel malzemeler veriyor, hem de kalın uslubuyla çanak tutuyor yeni ince gündemlere… Üstelik medya, yumurtacı bakanın likiditesinden de ayrıca nemalanıyor , likit yumurtaları için reklam alarak… Köşe yazarlarının da nemalandığı doğru, sayenizde konu sıkıntısı çekmeyip, ekmek parası kazanıyorlar…
Kalemi satılık olabilen köşe yazarı, fırsatçı demektir… Fırsatçı olan da muhalefetten yana olmaz, iktidardan yana olur…
Televizyonsuz çocukluğumuzun radyo reklamlarında, benim neslimin çok iyi hatırlayacağı bir reklam vardı… Tekfen ampulde tektir diye… ( Biz de köşeye reklam alıp, köşe olma trendine uyduk… ) Zamanımızın ampulleri şimdi çabuk attırıyor sigortayı… Ama başbakanın sigortası abisine karşı atamıyor, mahalle raconu gereği… Zaten ülke de mahalle gibi yönetiliyor… Apartman yöneticiliği yapamayacak bakanlar, öbür mahalle sakinleri meydanları sakin bırakınca, taşıyamayacakları mevkilere taşınmışlar, ak pak oturuyorlar…
Malı ye bakanının oğlunun şansı hep tavuktan açıldı… Kendi tavuklarını beslemek için ! birkaç yıl önce ülkedeki bütün tavukları doyurabilecek kadar mısır ithal etti, ertesi gün babası tesadüfen mısır ithalatını yasaklayınca malı değerlendi ve hemen pahalı fiyattan malı nakite ve likite çevirebildi… Likitçi olacağı o zamandan belliydi… Şimdi de ülkemin gariban tavuklarının yumurtalarından nemalanıyorlar ailece… Yahu bu kadar yaratıcı ve müteşebbis bir ailesiniz, bari farklı bir hayvan kullanın artık köşeyi daha da dönmek için… Mesela Ren geyiği eti falan satsanıza, Norveç’teki geyikleri şarbonlayıp ucuzlatarak… Çok güzel geyik yapıyorsunuz nasılsa, ekranlarda…
Ve dolaylı yoldan da olsa kuşlar tarafından gagalanan bir hükümet dünya tarihinde ilk defa görülüyor… Uçana kaçana el atarsan, hayvana musallat olmuş virüsten istifade iş kurarsan, müthiş bir risk yönetim örneği sergileyerek, hastalık riskinden bile ürün yaratırsan, likit üründe tekel olup cebe likit akıtırsan, durumu kullanıp, eve katma değer stoklarsan, sonra kemale ulaşmış mevkiyi kullanıp, katma değer vergisini indirirsen, kamunun kadim vicdanına yönelik olarak, “sepet sepet yumurta, sakın bunu unutma ” demiş olursun…
Ucuza kapatıp, sepetine attıklarınla kutu kutu yumurta yapar, soyadını markalaştırır, piyasaya sürer, yandaş bayilerin kanalıyla, esnafı metazori alımlara zorlarsan, bir de üstelik kamunun müzmin yaralı vicdanıyla dalga geçer gibi TV’lere milyarlık reklamlar verirsen, hijyenik ürünlerle besleyip virüsten korumaya çalıştığın nankör kamuoyu, sütten çıkmış ak zekanın yaratıcılığına bakmaz, ne zeki insanlar tarafından yönetildiğinin kıymetini bilmez, kazandığın parada olur gözü… Zaten bu millete yaranılmaz…
Bakalım kaç hukuki suç var bu yaratıcı ve işbilir tüccarlığınızın kısa yol haritasında… Malda suni reklamasyon yaratıp, ucuzlatma var, ucuzlatılmış malı spekülatif kapatma var, fırsat eşitsizliği var, AB ülkelerinde asla affedilmeyecek bir haksız rekabet yaratma suçu var, tekelcilik yaratma suçu var, mevkiyi suistimalin hası var… Kamunun yaralı vicdanına hançer saplama var… Bunlar çok ağır suçlar!… Ama en ağırı, hala orda olmanız…
Az mı geldi… Peki cezalarını başkalarına yüklediğiniz manevi suçlarınızı da sayalım… Halkı enayi yerine koymak var… Geçim kapınız olan partinizi çürütmek var, çürük yumurtaların Başbakana atılacağı zemini yaratma suçunuz var, kader arkadaşlarınızı da tabanla beraber yolda bırakma suçunuz var, bozuk parti imajını perçinleme suçunuz var, AKP’nin kara yönlerini ayyuka çıkarma suçunuz var… Toplumun her kademesine, balığın baştan kokacağı yolu göstererek, kamu ahlakına örnek ve teşvik teşkil etme suçu var… Oğlunuzun kendi kendine kazanabileceği geleceğini, şaibe ipoteğine alma suçunuz var, kızınıza bile, devlete yazılım satma zemini yaratıp, aile boyu istismar suçu işlerken sineğin kanadına da zarar verme suçunuz var, yağ çıkartmak için… Gümrük şaibeli lüks arabalarla eşinizi gezdirme suçunuz da var… Bir Batı ülkesinde, sadece sonuncu saydığımız suç bile adamı, bırakın bakanlığı, milletvekilliği, partiyi, politikanın da dışına götürür… Siz ise hala ordasınız… Mevkiyi işgal suçunuz da var demek ki…
Ununuzu elediniz, artık gidin dedik ama ununa likit yumurta akı katılmış vıcık vıcık hamur gibi yapıştınız koltuğa… Başbakan ipinizi çekeceğine, ipe un sererek, bütün yumurtaları kırdı geçirdi bugün, partinize bindirdiğiniz yükle… Hatırınız için medyayı da karşısına alarak… Ve bu kırılmadan bulaşacak lekeleri sizden alıp, partinin yoluna yayarak… Gıda konusunda uzmandırlar kendileri de… O da oğluna gıda sektöründe iş kurmuştur sizin gibi… Ama yeşil gıdaları içinde sucuk olmadığından halkımız, ortaklığınızın ürünü olabilecek sucuklu yumurtadan mahrum kalmıştır… Siz, sizi seçen bu halk için lükssünüz zaten…
