Aşk mıdır, korku mudur, yalnızlık mıdır, kimbilir?
Bazen; bir koyu kahvenin kırk yıl hatırı olur, bazen yıllarca dizdize içilen kahvenin anlamı bir saniyede unutulur. Bazen; bir şarkı yeter birilerini hatırlatmaya, upuzun konvoyda trafikteyken mesela. Bazen; unutulan sadece yüzler değildir, …kelimelerdir, sevinçlerdir, kederlerdir… O kadar da anidir sevginin karşılık bulamadığı limanlardan hoşçakal bile demeden çıkıp gidivermesi. Bazen geriye saramadığınız zamanların içindedir uğurladığınız en büyük gemi.
Birşeyler tutar sizi bazen ne olduğunu bilemezsiniz. Kaşı gözü yoktur bir saatten sonra sevdiğinizin, ne yiyip – ne içtiği… Tek turnuvalık tenis maçına benzer tek taraflı sevgi, çeker gider saati gelince. Bazen; yaşadığınız adsız bir hikayedir. Ve bittiği yer bazen gururdan da öte bir yerdir. Adı olması gerekmez bazı şeylerin, insan bazen nedensiz de sevebilir.
Bir neden gerekmez tutmak için elini, gözüne değmek için gözlerinle, düşünmek onu en olmayacak yerlerde, en uzak mesafede, uyurken hatta… Sabah seni uyandıran çalar saat de bile… Sadece o vardır aklında ve bazen yetmez kelimeler ağzına ulaşmaya… Karşılığı olmayan sevgilerdir asla affedilmeyenler… anneler , evlatlar, sevgililer…insan bazen nedensiz de gidebilir…
Gözünü sürdüğün gözün feri kalmamışsa, ellerine dokunmak için sevdiğinin bir bahenesi de yoksa, seni düşünmesi için illa seni görmesi gerekiyorsa, basıp gitmektir sana düşen.
Çünkü nedensiz başlayan herşeyin bir nedeni vardır sona yaklaşırken!..
Sibel Bengü