Bozcaada Doğa Buluşması

Bozcaada Forumu ve belediyenin ev sahipliğinde birincisi düzenlenen Bozcaada Doğa Buluşması’nda, ada halkı ve sivil toplum kuruluşlarına; Çanakkale Çevre Platformu, Çanakale Tabip Odası, Zirve Dağcılık ve Doğa Sporları Kulübü katıldı.

Etkinlik Cumhuriyet Meydanı’nda, çevre temizliği iş bölümüyle başladı.
Profesyonel dalgıçlar limana, eldivenini geçirip çöp poşeti alan gönüllüler adanın dar sokaklarına dağıldı.

Grupların en büyük yardımcısı, çocuklardı.
Minik eller, yol kenarlarında biriken sigara izmaritlerini, toprağa karışmış çöpleri büyük bir ciddiyet ve özenle topladı.

Bozcaada Doğa Buluşması; anakaradan adaya, adadan anakaraya çevre dayanışmasına da sahne oldu.
Aynı haftasonu İğneada’da gerçekleşen Kuzey Ormanları Savunması kampının ve Artvin Arhavi’de yapılmak istenen HES çalışmasına karşı oluşturulan direniş çadırının yanında oldukları mesajını veren katılımcılar;
Türkiye’nin doğal sit alanlarından biri olan Bozcada’nın; geçtiğimiz aylarda Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından onaylanan, adayı imara açan 1/25000 ölçekli nâzım imar planına karşı…

Adanın neredeyse %90′ını oluşturan tarımsal alanların; bağ evi ve tarımsal fabrika adı altında yapılaşmasının, güney kıyılarında konut ve turizm tesisi alanı inşaatı yapılmasının önünü açan nazım imar planının uygulamaya geçmesini istemediği gibi, Gökçeada Kuzu Limanı’nda kurulması planlanan Sintine Depolama Tesisini, Kazdağları’nda altın arama madenciliğini, nükleer enerji santrallerini, Biga tarım arazilerinin imara açılmasını da istemiyor ada halkı…

Ada sokaklarının temizliği ve adanın en yüksek noktası olan Göztepe’ye tırmanıştan sonra, meydanda yapılan forumda; ülkenin dört bir yanında çoğalarak devam eden çevre mücadelesinin bütün sebepleri, gündemdeydi… Çanakkale İl Genel Meclisi CHP Grup Başkan Vekili Hicri Nalbant, Bozcaada’daki imara açık mevcut alanların 2,5 katından fazlasının imara açılmasını öngören plan için “Bir vahşettir, katliamdır” dedi. Çanakkale Çevre Platformu’nun, bu mücadelede Bozcaada’nın yanında olduğunu, konuyu İl Genel Meclisine de taşıyacağını belirten Hicri Nalbant; “Ada, bağ ve şarap üçlüsünü birbirinden ayıramayız.
Bozcaada’ya hepimiz sahip çıkmalıyız.” dedi.

Çanakkale Tabip Odası Genel Sekreteri Dr. İlhan Pirinçciler, adanın imara açılmasını öngören
1/25000 ölçekli Nazım İmar Planı için; “Sermayenin; sermayesine sermaye, karına kar katmak için Bozcaada’yı gözden çıkarma projesidir.” dedi.
Çevre mücadelesinde birlikte hareket etmenin önemine dikkat çeken Dr. Pirinçciler; “Tunceli’nin Peri Vadisi’nde, Torosların Alakırı’nda, Kuzey Ormanlarında, altın madenciliği, termik santraller, nükleer enerji gibi doğayı talan projelerinin hepsine karşı, hep birlikte bir direnç ve dayanışma meydana getirebiliriz. Birleşe birleşe kazanacağız, kazanmalıyız.” dedi. Arhavi Kamilet Vadisi’ndeki Cihani Deresi üzerinde kurulmak istenen HES’e karşı mücade eden, oluşturdukları direniş çadırında nöbet tutan Arhavililer için; Çanakkale Çevre Platformu’ndan ve doğa talanıyla mücadele eden tüm sivil toplum kuruluşlarından destek bekleyen “Karadeniz İsyandadır” grubunun mailini paylaşan Dr. İlhan Pirinçciler; herkesi, fotoğraflar ve mesajlarla Arhavi’nin yanında olmaya davet etti.

Bozcaada Doğa Buluşması katılımcıları, Cumhuriyet Meydanı’nda ada halkıyla birlikte ‘Diren Arhavi Bozcaada seninle’ ve ‘Arhavi derelerine dokunma, Bozcaada’yı kızdırma’ yazılı pankartlarla Arhavi’deki HES direnişine destek verdi.

Bozcaada Doğa Buluşması, Fama’nın Evi Hikaye Anlatıcıları’nın gelirken getirdikleri hayalden kahramanlarla, masal olup devam etti…

Bilgi Üniversitesi’nde dans eğitmeni olan Talin Büyükkürkciyan’ın plastik eldiven ve çöp poşeti kullanarak yaptığı doğaçlama dans gösterisi, özellikle çocukların büyük ilgisini çekti.

Bozcaada Belediye Başkanı Dr. Hakan Can Yılmaz, ilk Bozcaada Doğa
Buluşması’nın geniş katılımla ve bir çok aktiviteyle gerçekleşmesinden duyduğu memnuniyeti ifade ederken; Bozcaada Foruma, ada halkına ve destek veren tüm sivil toplum kuruluşlarına teşekkür etti. Geleneksel hale getirmeyi planladıkları doğa buluşmalarını ilerleyen yıllarda ülke çapında bir organizasyona dönüştürüp, Bozcaada’nın çevre farkındalığını ve adasına sahip çıktığını daha geniş kitlelere duyurmayı, bu bilinci yaymayı hedeflediklerini söyledi.

Başkan Yılmaz; ocak ayı sonunda onaylanan 1/25000 ölçekli nazım imar planına itiraz için hazırladıkları 30 sayfalık dosyanın, adanın neden bu imar planına karşı olduğunu açıkça anlattığını ifade etti; ” Umarım 1/25000 lik planlardaki itirazlarımız Bakanlık tarafından dikkate alınır. Büyük ihtimalle 15 Temmuz’da sonuçlanacak. Sunduğumuz dosya çok kapsamlı olmasına rağmen; sürece, itiraz süresinin sonunda, plan yasalaşmak üzereyken dahil olabildiğimizden, başarılı olabilir miyiz, inanın emin değilim. Ancak olamazsak, 1/5000 ölçekli nazım imar ve 1/10000 ölçekli uygulama imar planlarını biz yapacağız. Bozcaada Belediyesi olarak, adanın karakterini koruyacak hamleler yapacağımıza söz veriyorum. Bozcaada halkı, adanın güneyinde, ada yerleşiminin 3-4 katı büyüklüğünde bir imarlaşma istemiyor. Amacımız, Bozcaada’nın kendine has ekolojik, mimari, kültürel dokusunun yıllardır alıştığımız, sevdiğimiz gibi kalmasını sağlamak… Destekleriniz bize güç verecektir” dedi.

Belediye Başkanı Dr. Hakan Can Yılmaz, 1/25000 ölçekli nazım imar planının kapsamı ve süreç hakkında merak edilenleri, Bozcaada’da süren çevre direnişini ve adada bu yaz bizi nasıl sürprizlerin beklediğini blog için anlattı.

“1/25000 lik koruma amaçlı nazım imar planı; Bozcaada’da nerelerin, ne şartlarda imara açılacağını öngören bir çalışma… Biz imar planının bir çok noktasında hemfikir olmakla beraber; satır aralarında, Ada’nın geleceği ile ilgili betonlaşma riskini taşıyacak bir takım ifadeler olduğunu keşfettik. 1992 ve 1993′de yapılan 1/5000 ölçekli nazım imar planlarının, şimdiki 1/25000 lik plana yapıştırılmasıyla, özellikle adanın güney sahillerinde, şu anki köy içi yerleşimin
3 – 4 katı büyüklüğünde kentsel gelişim alanları planlanmış.

Eğer 1/25000 lik plan bu şekilde onaylanırsa, önümüzdeki yıllarda güney sahilleri yazlık olarak kullanılacak konutlar ve turizm tesisleriyle dolacak. Bozcaada’nın böyle bir gelişime ihtiyacı olduğunu düşünmüyoruz. 1/25000 lik planda 2025 yılında Bozcaada’nın kış nüfusu 9000, yaz nüfusu 18000 kişi olarak planlanmış. Bu, gerçeği yansıtmıyor. Her geçen sene Bozcaada’nın kış nüfusu azalıyor. Eğer orası imara açılırsa, Bozcaada halkından bağımsız, dışarıdan insanların gelip yalnızca yazlık ve turizm tesisi olarak kullanacağı bir alan olacak. Biz yönetim ve ada halkı olarak, bu bakir alanlarda Bozcaada’nın şu anki kimliğinden farklı bir yapılaşma olmasını istemiyoruz.
Bozcaada’nın tabii ki bir imar planına ihtiyacı var; ama bu planın halkın istekleri doğrultusunda hazırlanması gerekiyor. Halka göstermelik olarak danışılmış, bir çok kişinin planın neler içerdiğinden haberi bile yok. Planın daha net, anlaşılır ve mümkün olduğunca koruma amaçlı olması gerekiyor.

Bozcaada; Alaçatı, Bodrum değil… Yıllardır Rumların ve Türklerin beraber, kardeşçe yaşadığı, gerçek insanların gerçek hikayelerini taşıyan, kendine has doğası, dokusu olan bir yer… Bozcaada şu anki kimliğini kaybedip, güneydeki turizm yapısına büründüğü zaman; inanın ne ada halkı ne de adayı ziyarete gelen insanlar mutlu olacak…
İmar planı olsun; ancak çok sıkı kriterlerle, adanın siluetini bozmayacak şekilde… Biz adadan arazi alıp ev yapmak isteyen insanların haklarını gasp etmek değil; Ada ruhunun kaybolmamasını istiyoruz. Tek derdimiz bu…“

“Bozcaada’nın en bakir koylarından birinde, Poyraz Limanı’nda yapılan bir arıtma tesisi var bir de…
İhalesi yapılmış, inşaatı başlamış bir proje… İlk meclis toplantımızda inşaata geçici olarak durdurma kararı aldık. Denize deşarjlı bu arıtma tesisi için; ‘ %100 doğru çalıştırıldığında herhangi bir problem olmayacak, Türkiye’nin her yerinde denize yakın arıtma tesisi var’ diyorlar. Olabilir… Poyraz Limanı’nın bu arıtma tesisiyle yok olmasını istemiyoruz.

Yerel yönetime seçildiğimizde sürece zor bir noktada dahil olduk; proje tamamlanmıştı, fakat bunu değiştirmek için elimizden gelen her şeyi yapacağız. Bozcaada halkı; Ayazma plajının kalabalığına girmeden denize gidebildiği, evine yürüme mesafesindeki bakir koyun 5-10 metre ilerisinde, bu iki büyük havuzlu arıtma tesisini istemiyor.”

“Adadan güzel ve heyecan verici bir haber de paylaşalım.
On iki ay yaşayan bir kültür adası olmasını istediğimiz Bozcaada;
30 Ekim – 2 Kasım tarihleri arasında bir ekolojik film festivaline ev sahipliği yapacak.
Bozcaada Uluslararası Ekolojik Belgesel Festivali…
Türkiye’de ekolojik film festivalleri var, uluslararası festivaller de var; ancak uluslararası ekolojik film festivali, bir ilk…
Biz bunun en çok Bozcaada’ya yakışacağına inanıyoruz. Çok önemli jüri üyelerine, çok ciddi yurt dışı kaynaklarına ulaştık. Dünyanın ve yörenin ekolojik sorunlarıyla ilgili bilim insanları, sanatçılar, ada üreticileri ve katılımcılar bir araya gelecek.
Çok güzel bir belgesel festivali olacak. Çok heyecanlıyız.
Festivale, temasına ve Bozcaada’ya çok inanıyorum. Belki de bunu Bozcaada’ya miras bırakacağız; 30 sene sonra Antalya Film Festivali gibi bir festival olacak.”

Festivale katılım koşulları ve başvuru formları
http://www.bifed.org adresinden temin edilebilir.

Bozcaada Belediyesine, Başkan Doktor Hakan Can Yılmaz’a, Bozcaada Foruma, fotoğraflarıyla yazıya renk katan Forum gönüllülerine ve Fırat Tunabay’a, Çanakkale Çevre Platformuna, Çanakkale Tabip Odası’na, Bozcaada Doğa Buluşması katılımcılarına, bizi çok güzel ağırlayan ve Adaya çok güzel bakan Bozcaadalılara, bizi, derelerinde kurulmak istenen HES’e karşı direnişlerinden haberdar eden, çevre mücadelesi veren tüm gruplardan destek bekleyen Arhavi halkına, Çevre Mücadelesi ruhuna ve Çanakkale Dayanışmasına, bir kez daha sonsuz teşekkürler…

768800cookie-checkBozcaada Doğa Buluşması

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.