Alıştık da, bu yıl yapılacak olan 11. Cumhurbaşkanlığı seçiminin, uzlaşmayla olmazsa nasıl bir kriz ya da kaosa neden olacağını ve ne ölçüde hasar yaratacağını doğrusu kestiremiyoruz.
Seçim uzlaşmayla olmazsa bir darbeye neden olur mu?
Bu kuşkuyu taşıyanlar az değil.
Ancak, şunu açık yüreklilikle söylüyoruz; demokrasimiz yeniden askıya alınırsa yaşanacak talihsizliği, artık “kader” sayamayız!..
Böyle bir talihsizlik yaşanırsa, bunun baş sorumlusu:
“Uzlaşmamayı” neredeyse yaşam biçimi, başka bir tanımla “fenomen” haline getirmiş, “seçilmiş krallar” olacaklardır.
Bu ülkede, bir siyasi partinin genel başkanı olmak; (Lideri değil. Çünkü henüz Atatürk’ten sonra bu ülke bir lider görme şansına sahip olmamıştır.) hiç tartışmasız, istisnalar dışında “seçilmiş kral” olmak demektir.
Mayıs 2007’de yapılacak olan seçimin yönünü ve sonucunu kim belirleyecek? Sorunun yanıtı açık! AKP Genel Başkanı Tayip Erdoğan!…
Seçimde, TBMM’de oylar, özgür iradeye bağlı olarak kullanılacak.
Ancak her ne hikmetse (!) oyların istikameti; hiç kuşkunuz olmasın Sayın Erdoğan’ın düşündüğü ve istediği yönde olacak.
Bunu ilk okul çocukları bile biliyor…
Tayyip Erdoğan ya kendisi köşk’e aday olacak, ya da partisinden birini aday olarak belirleyecek.
Hiç tartışmasız, AKP oylarının tamamı (belki birkaç istisna olabilir) belirlenmiş olan bu sayın adaya verilecek…
Seçim sonucunu AKP’li milletvekillerinin oyları belirleyecek ama asıl belirleyici kim olacak?…
Biliniyor…
Cumhurbaşkanlığı, ülkenin en önemli makamlarının başında gelmekte olduğunu hepimiz biliyoruz…
Bu makama seçilecek kişinin “mutlak olarak uzlaşmayla seçilmesi şarttır!”
Aksi halde, Tayip Erdoğan illa ben olacağım dayatmasında bulunursa, ülkede kimse huzurdan söz etmesin! Kaos kapıdadır!
Tarihi gün gittikçe yaklaşıyor… Kısa süre sonra, süreçten gün olarak söz edeceğiz. 20 gün, 15 gün kaldı gibi… Ancak hâlâ ortalıkta uzlaşmadan eser yok. AKP tutturmuş biz Meclis’te yeterli sayıya sahibiz, Cumhurbaşkanını biz seçeceğiz.
AKP bu yöndeki ısrarında devam eder ve uzlaşmaya yanaşmazsa; Genelkurmay eski başkanlarından Doğan Güreş Paşa’nın geçtiğimiz Pazar akşamı katıldığı Habertürk “Basın Kulübü” programında altını çizerek söylediği gibi, büyük olasılıkla “ÜLKEDE KAOS OLUR”!
Daha ne diyelim?
Remzi Kitabevi’nden geçen ay, Prof Dr. Hikmet Özdemir’in Cumhurbaşkanlığı seçimleriyle ilgili önemli bir kitabı piyasaya çıktı. “Atatürk’ten Günümüze Cumhurbaşkanları Seçimleri”. Sayın Özdemir, tarihi süreç içerisinde bugüne kadar yapılmış olan Cumhurbaşkanlığı seçimlerini ayrıntılı ve akıcı bir üslupla dile getirmiş. İlgiyle okuduk. Cumhurbaşkanlığı seçim süreçlerini merak edip, ayrıntılı bilgi sahibi olmak isteyen okurlarımıza öneririz.
Yazımızı, kitapta yer alan ve tarihi süreci yeterince bilmeyenler adına, sizlerle paylaşacağımız bir tabloyla noktalamak istiyoruz (Syf: 489).
Atatürk’ten, daha doğrusu 1923’ten bu yana, hangi tarihlerde Cumhurbaşkanlığı seçimi yapıldı; toplam, katılan ve kabul sayıları ile seçilme yüzdeleri ne kadar oldu, tabloda bunları görüyoruz.
Bu yönde ki merakı giderecek olan çalışmadan ötürü kitabın yazarı tarihçi Prof. Dr. Hikmet Özdemir ile yayınevi Remzi Kitapevini kutluyoruz…
Cumhurbaşk. yılı toplam katılan kabul yüzde
Atatürk 1923 287 158 158 55.05 Kurucu lider
Atatürk 1927 316 288 288 91.04 “ “
Atatürk 1931 317 289 289 91.17 “ “
Atatürk 1935 399 386 386 96.74 “ “
İnönü 1938 399 348 348 87.22 Devlet kararı
İnönü 1939 429 413 413 96.27 “ “
İnönü 1943 455 435 435 95.60 “ “
İnönü 1946 465 451 388 83.44 “ “
Bayar 1950 487 453 387 79.46 Seçim zaferi
Bayar 1954 541 513 486 89.84 “ “
Bayar 1957 610 413 413 67.70 “ “
Gürsel 1961 638 607 434 68.03 Askeri dönem
Sunay 1966 636 532 461 72.48 Milli uzlaşma
Korutürk 1973 635 557 365 57.48 Milli uzlaşma
Evren 1982 Anayasa oylaması gereği seçildi Askeri dönem
Özal 989 450 285 263 58.44 İktidar kararı
Demirel 1993 450 431 244 54.22 İktidar kararı
Sezer 2000 550 533 330 60.00 Milli uzlaşma