Emperyalizmin kucağında solculuk yapılamaz

Egemen ve bağımsız bir ülkesi olmayanlar, esir yaşamaya mahkumdur. Dünyanın en mücadeleci halklarından birisi olan Filistinliler, kendi aralarında birleşip bütünleşemedikleri için topraklarını kaybettiler ve esir biçimde orada burada yaşamaya çalışıyorlar. Haklı mücadelelerinde kendi ırklarından insanlardan bile destek alamıyorlar. Filistin nüfusunun yarısı Ürdün’e sığındı. Bağımsız bir devletin bayrağı altında değil, işgal altında yok oluş sürecine direniyorlar. Ama hala kendi aralarında savaşıp bölünüp duruyorlar.

Kıbrıs Türkleri, uzun yıllar boyunca emperyalizmin sömürgeci yüzüyle tanıştı. Kendi bayrakları altında özgürce yaşamaya hasret kaldı. 1974 sonrası bu fırsatı yakaladılar ve kendi devletlerinde özgür biçimde nefes almaya başladılar. Ülkemizi uluslararası topluma egemen ve bağımsız bir varlık olarak tanıtmayı bırakın, kendi insanlarımız bir kısmı bile devletine karşı soğuk. Üç kuruş uğruna feryat figan edenlerimiz bulunuyor. Zor günlerde bir ve bütün olamayan halklar, özgür ve bağımsız kalma iradelerinde bütünleşemeyen halklar, her zaman en büyük tehlikelere açıktırlar.

Ülkesini dünyadan soyutlayan, bir spor karşılaşması ve bir eğlence etkinliğine bile ambargolar koyduranlara sessiz kalan, Rum oyunları karşısında dut yemiş bülbül gibi susup kendi devletini ve hükümetini eleştirmeye gelince aslan kesilenler, ulusal çıkar nosyonuna sahip olabilirler mi?

Bir ülkenin işçisi ve emekçisi, ancak ve ancak bağımsız ve egemen bir ülkede nefes alabilir ve ülke kaynakları eşit biçimde paylaşabilir. Küresel emperyalizmin oyuncağı olmak için can atan maşalar, ülkelerine ve devletlerine savaş açmış durumdalar. Acı olan, bu ihanetin bedeli de kendilerine ödettirilmiyor, tersine ödüllendirilmeye devam ediyorlar.

Dünyada ülkesinin ulusal çıkarlarını savunmayan, ülkesine düşmanlık yapan, milletinin iradesini yok sayanlara yama olup mandacılık yapan bir aydın kesimi olabilir mi? Bizde var. Kendisini öğretmen, akademisyen, sendikacı ya da siyasi parti lideri olarak görüp küresel emperyalizmin kucağına oturan bir kısım dalkavuk, devletlerine karşı savaşarak barış oyunu oynadıklarını sanıyorlar. Hadi Canım Siz De!

KKTC’nin savunulması ve güçlendirilmesi için kılını kıpırdatmayıp üç kuruş maaş kesintisi için sokaklara dökülen sendikacıdan, milli değerlerini ve ülkesinin gelecek kuşaklarının egemenliğini pazarlayan siyasetçiden, çocuklara bilgi vermek gibi kutsal bir görevi ideolojik sapkınlıklarına malzeme eden entelektüel , ne ülkeye ne de Kıbrıs Türk halkına bir yarar gelebilir.

Ülkenin içinden geçmekte olduğu bu kritik dönemde bir ve bütün olmak dururken, emperyalizmin maşalığını yapanlarla aynı saflarda olmak istemiyoruz. Ülkemizin ve halkımızın çıkarlarını savunmaya tek başına devam etmekten ödün vermeyeceğiz.

Küresel güçlerim maşalarına sesleniyorum : Emperyalizmin işbirlikçiliğini yaparak ülkenize, halkınıza ve çocuklarınıza hiçbir yararınız dokunmaz. Mandacılık, sizi en fazla inek yapar ve başka ülkelerin oyunlarını algılayamayıp karanlık güçlerin sinsi planlarına ineğin trene baktığı gibi bakarsınız.

Bütün bu düşünceler temelinde diyorum ki, KKTC’yi sonsuza kadar ve her ne pahasına olursa olsun savunanların yanında olmalıyız.

Emperyalist çıkarlar uğruna ülkelerinde kaos ortamı yaratmaya çalışanlarla, düşmanlık körükleyenlerle, küresel güçlerden aldıkları dolar ve Euroları cebe indirip Türkiye düşmanlığını ruhlarının derinliklerine yerleştirenlerle asla aynı safta bulunmak, bir ilericiye, solcuya ve devrimciye asla yakışmaz. Yakışmak şöyle dursun, solculuk ile bağdaşmaz. Anlayana sivri sinek saz anlamayana ….

672730cookie-checkEmperyalizmin kucağında solculuk yapılamaz

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.