Face’de bir karikatür gördüm. Tam da günümüzü anlatıyor. Bir evin bacasından içeri girmeye çalışan hırsız, komşu evin çatısındaki Noel Baba’ya sesleniyor: “Defol lan şerefsiz! Burası islam ülkesi…”
İnsanların inançları ve yaşam biçimleri hukuk devleti güvencesinde olmalı. Gelgelelim bizim garantörümüz olması gereken devlet önce kendisi karışıyor. İstanbul’da Taksim ve Beşiktaş’tan sonra Şişli’de de yıl sonu eğlencesi valilik tarafından iptal edildi. Güvenlik gerekçe gösterilse de asıl amacın yaşam biçimine müdahale olduğunu başta kendileri de biliyorlar. Oysa yaşadığımız İngiletre’ye bakın, terör tehditinin Türkiye’den geri kalır yanı yok. Londar’da farklı din ve kültürler kendi özel günlerini özgürce kutlayabiliyor. Trafalgar Meydanı’nda Ramazan Bayramı kutlamasını hatırlayınız. Devlet “Irkçılar Finsbury Park Camii’sine saldırmıştı. Yine olabilir” deyip Trafalgar’a yasak getirmedi, gereken önlemi aldı.
***
Dostlar; Noel Baba yani İngilizcesiyle “Father Christmas” da bizim gibi bir Anadolulu olduğu için tam tersine bizim sahip çıkıp (kapitalizmin hediye tuzağına düşmeden) kutlamamız gerekir… Özetle Noel Baba St. Nicholas 245’de doğduğu Patara’da Anadolu’daki “İyiliğin iyisi gizlidir” felsefesiyle insanlara yardım etti. St. Nicholas’ı kapitalizmin adamı yapmak isteyen Coca Cola 1931’de şimdiki Noel Baba tipini reklam amacıyla yarattı. “Noel Baba’nın Hıristiyanların (gerçi kültürün bir parçası olmuştur artık) Christmas kutlamalarıyla doğrudan bir ilişkisi yok” desek yeridir.
Noel Baba’nın evrenselleşmedeki özü, çocukların gizli hediyelerle mutlu edilmesi. “Anadolulu Niko Efendi’nin Noel Baba’ya dönüşmesini, gelişmiş kapitalist ülkelerdeki insana özgü değerlere olan özlem” diye açıklamak çok safça olur. Kapitalizmle özdeşleşen Coca Cola; Noel Baba’ya el attığına göre, kapitalizmin tüketim ekonomisindeki art niyetini düşünmemiz gerekir.
Bir başka olgu da Noel Baba’nın Anadoluluğunun gözardı edilmesi… “Emperyalist, kuzeyli, gelişmiş, sanayileşmiş” ya da “batılı” diye tanımlanan ülkeler, yakın tarihlerine şöyle bir göz atsalar; Noel Baba’nın Demreli olduğunu ve pek çok önemli şahsiyetin de köklerinin Anadolu’ya, Truva’ya uzandığını görecekler. Dostlar bunun için Noel Baba’ya Anadolu kültürü adına sahip çıkılmalı derim… Hemşehrimiz Noel Baba’yı öteleyerek kendisine çok ayıp ediyoruz inanın.
***
Londra’da da toplum arasında yıl sonu kutlamaları yapılıyor. Geçen hafta EasyShelf ve DIY Centre’in yıl sonu kutlamasına katıldım.
İngiltere piyasasında önemli bir yer eden Kıbrıs Güzelyurtlu İnanç, Osman ve Mehmet Elitok’un kurduğu EasyShelf 14’ncü kuruluş yılını müşteri ve dostlarıyla kutladı. Elitok kardeşlerin yarattığı şirket günümüzde 6 milyon sterlin ciroyla sektöründe marka olması toplum adına da başarı. İnanç Elitok başarılarının sırrını “Müşteri memnuniyeti, kaliteli hizmet, hızlı servis ve kardeşler arasında birlik beraberlik” diye değerlendirdi.
Ev ve inşaat malzemeleri satan “DIY Centre” de 10’ncu kuruluş yılını müşterileri, çalışanları ve dostlarıyla birlikte kutladı. Kapitalizmin beşiğinde piyasasında marka olmuş bir şirketin sahibi İbrahim Taş’ın gecedeki emeği kutsayan konuşması beğenildi doğrusu. İbrahim Taş “Son 10 yılda büyük bir emek ve özveriyle yarattığımız ‘DIY Centre’ markası, ticari ahlak dışı olarak kopyalanmaya çalışılıyor.Bizi çağrıştıran isimlere dikkat etmenizi rica ediyoruz. Bizim Kuzey Londra’daki merkezimiz dışında herhangi bir şubemiz yoktur” sözü dikkatimi çekti.
Toplumda marka olmayı başaran başka şirketler de aynı sitemi yapıyor. Biz tüketicilere de iş düşüyor dostlar. Bu tür emeğe saygısız kopyacı uyanıklardan kaçınarak onları cezalandıralım.
Yılın son köşesinde, klişe bir dilek yerine “Elitok ve İbrahim Taş’ın önemle vurguladıkları toplumda dayanışma kültürünün 2018’de yükselen değer olmasını” diliyorum. Buna hepimizin ihtiyacı var.
