Ambargo kararı açıklandığında Amerikan gazetelerinden gelmiş muhabirlere açıklama yapan Che Guevara ve Fidel Castro, ¨Ambargo bize vız gelir, tırıs geçer¨ diye konuşup gülüşmüşler, bu âna ait fotoğraf ise Amerikan servislerinde ciddiyetle ele alınmıştı.
Sosyalist Küba Devleti’ni uluslararası alanda yalnız bırakmak ve bütün yaşamsal damarlarını kesmek için uygulanan ambargoya karşın hâlen ayakta duran Küba’nın ABD’de kapışılan Havana Puroları ise bütün bu keşmekeş içersinde kaçak olarak Amerikan mağazalarına girmeye devam etti.
1962 yılında uygulamaya alınan ambargo bir suikaste kurban giden ABD Başkanı Kennedy zamanında başlatılmıştı. Beyaz Saray çevrelerinde aktarılan bir eski hikâyeye bakılırsa, Küba purolarına hayran olan Kennedy, ¨Bu ambargodan sonra bir daha puro bulamayız, bir an evvel alabildiğiniz kadar puro satın alın benim için¨ demiş ve bir görevliyi Küba’ya puro satın almaya göndermişti. Görevlinin bin 200 adet puro kutusuyla geri geldiği rivayet ediliyor.
ABD’nin başlattığı ambargoya önceleri Kanada ve Avrupalı Batı ülkeleri de katılmışlar, ancak sonradan gevşeyen ambargoyu zaman içinde tümüyle kaldırmışlardı. Bugün ABD’den başka Küba’ya ambargo uyguyan devlet bulunmuyor, ancak ABD firmaları başka ülkelerdeki uzantıları sayesinde yine sosyalist devletle alışverişe devam edebiliyor. Bu durumun saçmalığına işaret eden Washington’daki siyasetçiler, şu günlerde, elli yıllık ambargoyu kaldırmaya yönelik girişimlere başladı. Bu yıl içinde Küba ambargosu üzerine ciddi kararlar alınabileceği açıklanıyor. Öte yandan ambargoya karşın, ABD’nin eyaletleri içinde kendi başına ticaret yapmak kararı alan kimilerinin olması da bu ambargonun zayıfladığına işaret gösteriliyor.
