Ülkede, sekiz aydır süren hükümetsizliğin faturası yine halka kesildi. Siviller, radikal örgütler tarafından değil, devlet kurşunuyla katledildi. Hükümet ne yaparsa yapsın haklıdır. Çünkü yasal güç onun elindedir.
Iraklı politikacılar, deneyimsizliklerinin sonucu, sekiz aydır hükümet kurmakta başarısız olmuşlardı. Etnik ve mezhepsel ayrımcılığı, ulusal kimlikten önde görerek, ülkeyi felaketten felakete sürüklediler. Irak’ın güvenlik dosyası konusunda medyaya, yetkili ağızlardan farklı demeçlerin verilmesi Maliki hükümetinin, bir yönetim stratejisi olmadığını göstermekteydi.
Yaklaşık on gün önce Bağdat’ta aynı anda on beş civarında bombalı saldırının meydana gelmesi, hükümet performansının ne kadar yetersiz olduğunu gösterdi. Darbe niteliği taşıyan bu saldırılar, onlarca vatandaşın hayatına mal olmuştu. Hükümet, saldırıların durdurulması için ölü ailelerine başsağlığı, teröristleri ise tehdit mesajları vermekle yetindi. Ülkede azınlık olan Hıristiyan vatandaşları da öldürmekten geri kalmamıştı…
El Kaide Terör Örgütü üyeleri, “BAGHDADIA” uydu kanalına kaynağı belli olmayan bir mesaj göndererek, Bağdat’ta bulunan “EL Necat Kilisesi”ne saldırıda bulunacaklarını bildirmişlerdi. Saldırı esnasında, uydu muhabirinin orada bulunup, olan biteni kaydetmesi, gerçeklerin ortaya çıkmasına vesile oldu.
Wikileaks belgeleri kadar önemli olan bu kaset, hükümetin beceriksizlik ve deneyimsizliğini bir kez daha gözler önüne serdi. El Kaide Terör Örgütü üyeleri, kilisede bulunan birkaç Hıristiyan’ı öldürüp, diğerlerini rehin aldı.
Hükümet tarafından başlatılan rehin kurtarma operasyonu, elliden fazla rehinin ölümüyle sonuçlandı. Terör örgütü üyelerinin hepsi öldürüldü. Hükümet yetkilileri, operasyonu bir zafer olarak addetmişlerdi. Ancak “BAGHDADIA” kanalı kameramanının görüntüleri, rehinlerin çoğunun hükümet kurşunuyla öldürüldüğünü gösteriyordu. Bu görüntüler hükümetin, daha da zor bir duruma düşmesine neden oldu.
Uydu kanalının bu görüntüleri yayınlaması üzerine Başbakan Nuri El Maliki, BAGHDADIA’nın ülkede bulunan tüm bürolarını kapattırma kararı aldı. Kanalın Basra’daki bürosu ise, ordu mensupları tarafından tamamen dağıtıldı. Uydu kanalı, saldırının gerçekleşeceğini Emniyet Müdürlüğü’ne bildirmediği için hükümet tarafından El Kaide Terör Örgütü ile işbirliği yapmakla suçlanmaktaydı. İçişleri Bakanlığı’na haber verilseydi, terör örgütü üyelerinin Hıristiyan vatandaşları rehin almaları önlenebilirdi? Ancak BAGHDADIA kanalı genel müdürü, gerçekleri yayınladığı için cezalandırıldığını savunmaktaydı. Fakat kim ne derse desin, operasyonun başarısızlığı ve sivil vatandaşların devlet kurşunuyla katledildiği göz ardı edilemez.
Siyasi kitleler arasındaki anlaşmazlıklar, aylardır hükümetin kurulmasını engellemektedir. Minimum anlaşma sağlayan bu kitleler, Ulusal Meclis Başkanı ve Cumhurbaşkanı’nı seçmişlerdi. Nuri El Maliki’nin de tekrardan başbakan seçilmesi bekleniyor. Etnik ve mezhepsel içerikli bir siyasi anlaşma sonucu kazanan Maliki’nin, bayramdan hemen sonra hükümeti kurması bekleniyor. Ancak önceki makalemizde belirttiğimiz gibi hükümetin kurulması, ülkedeki sorunların çözüme kavuşacağı anlamına gelmez ve gelemez…
