23 Haziran seçimleri; Türkiye’de olduğu gibi Londra’da da toplumun bir kesimini birbirine yakınlaştırdı. Daha doğrusu Binali Yıldırım’ın adaylığını destekleyen Cumhur İttifakının ayrıştırıcı, suçlayıcı seçim propagandasına karşı barış dilini kullanan Ekrem İmamoğlu’nun farklı renklerdeki destekçilerinden söz ediyorum…
Tekrarlanan seçimleri kazanan İmamoğlu’nun bu zaferi Londra’da da kutladı. Nasıl mı? Arabaları binip konvoy oluşturup, yollarda korna çalarak… Siz İngiltere’de hiç maç kazanan taraftarın, seçim kazanan seçmenin konvoylarda korna çalıp bölge sakinlerini rahatsız ettiğini gördünüz mü? Olmadı arkadaşlar.
Bu tür davranışlar ırkçılığı da körükler. Bazı yazılarımda anılarımdan söz ediyorum. Londra’ya 34 yıl önce gelmeme karşın iki yıl boyunca 200 işçili bir kasapta, dev biz buzdolabının içinde çalışmıştım. Tuvalete girdiğimde eğer pis bırakılmışsa mutlaka ama mutlaka temizleyip çıkıyordum, tek derdim benim çıktığımı gören birisi “Türkler pis. Tuvaleti böyle kullanıyorlar” demesinler diye.
***
İngiltere gündeminden iki kelam edecek olursak, Kensington Sarayı’ndan taşınan Meghan Markle ve Prens Harry’nin Windsor’daki Frogmore Kır Evi’ne 3 milyon dolarlık tadilat yaptığının ortaya çıkması ve kraliyet harcamalarının vergi mükelleflerine yükünün artması tepkilere yol açtı. İngiliz kraliyet ailesinin yıllık finansal açıklamasında Meghan Markle ve Prens Harry’nin yeni evleri için 3 milyon dolar harcamışlar. Halka açıklanan rakamlarına göre monarşinin İngiltere’deki vergi mükelleflerine olan yükü 2018-2019’da, önceki mali yıla göre yüzde 41 artarak 67 milyon sterline (yaklaşık 85,3 milyon dolar) ulaşmış.
İngiltere ulusal basınında bir başka heberde de NHS’in can çekişmesi anlatılıyordu. Hastanelerdeki yatak sayısını azaltmaya yönelik politikaların, sağlık sistemi üzerinde baskı oluşturduğu ve acilen izlenen yanlış politikadan dönülmesi istendi. NHS İngiltere Başkanı Simon Stevens, bu politikalarda ipin ucunun kaçtığını vurgulayarak acil hastane yatak sayısının arttırılmasını istedi. İş yatakla bitmiyor NHS’te halihazırda 40 bin hemşire açığı olduğu belirtiliyor. The Guardian’a göre de NHS’e bağlı hastaneler ve diğer sağlık tesislerindeki yatak sayıları, 2010 ve 2018 arasında 14 bin 463 azaldı.
Bir tarafta sarayın sırtımızdan israfı diğer tarafta ödenek ayrılmayan NHS’de randevu, yatak, hemşire ve doktor sorunu…
***
Geçen haftanın gündeminde bir başka çarpıcı olay da Dışişleri Bakan Yardımcısı Mark Field’in, Londra’da iş çevrelerinin katıldığı bir yemekte iklim değişikliğini protesto eden bir göstericiyi boynunu sıkarak, sert şekilde iterek salondan çıkarmasıydı. Salonda konuşma yapan Maliye Bakanı Philip Hammond da olaydan dolayı ara verdiği konuşmasına pişkin bir şekilde devam etti.
Oysa bakan “Biz de küresel ısınmaya karşıyız. Buyurun kürsü 3 dakikalığına sizin” deseydi ve protestocuya şiddet uygulayan Dışişleri Bakan Yardımcısı Mark Field’i salondan çıkmaya davet etseydi puan kazanırdı.
İşte İngiltere’yi bu mentalite yönetiyor. Dünya politikasına bu çapsızlar yön veriyor. Emeğin ve emekçinin iktidarda olduğu, çevrecilerin saygı gördüğü günler uzak olmasın dileğiyle…
