L. AMERİKA’DAN… Güney Amerika’nın AB’si dağılıyor

Güney Amerika’da 10 büyük ülkenin devlet başkanları, AB’yi örnek alarak, dayanışma ve işbirliği yapma amacıyla   “Güney Amerika Birliği”ni kurma kararı aldıktan 16 ay kadar kısa bir süre sonra kopmaya başladılar. 

9 Aralık 2004’de  Peru’da, Brezilya, Arjantin, Paraguay, Uruguay ve Venezuela’nın üye olduğu Mercosur (Güney Yarıküre Ortak Pazarı) ve CAN’ın tek bir blokta birleşeceklerini açıklamalarından bu yana Güney Amerika birleşmek yerine, sürekli siyasi ve ekonomik kavgaların içinde…

 Arjantin ve Uruguay yakın tarihlerindeki en büyük sorunlarını bu son dönemlerde yaşıyor. Arjantin’e göre, Uruguay’daki iki kağıt fabrikası Uruguay ve Arjantin sınırını fena halde kirletiyor. Şili ve Bolivya yaklaşık bir yüzyıldır halledemedikleri toprak kavgasından ötürü hala hiçbir diplomatik ilişkiye giremediler. Geçen hafta, Venezuela Devlet Başkanı Hugo Chavez’in, Ant Ülkeleri Birliği (CAN)’nden çekileceğini açıklaması ve bunu resmi olarak kağıt üzerinde sunması diğer Güney Amerika ülkeleri üzerinde soğuk duş etkisi yaptı. 

19 Nisan’da Chavez’in, Kolombiya, Ekvator, Peru ve Bolivya arasında kurulan Ant Ülkeleri Birliği’nden çekilirken, Peru ve Kolombiya’nın ABD ile yaptığı işbirliğini gerekçe olarak sundu. Chavez, Ekvator, Peru ve Kolombiya’nın, ABD ile yaptığı serbest ticaret andlaşmalarının bu iki ülkeyi Amerikan mallarına boğacağını bunun da Venezuela’nın bu ülkelere yaptığı ihracatı etkileceğini söylüyor ve Brezilya ve Arjantin’in liderliğini yaptığı Mercosur ’daki hiç bir ülkenin ABD ile serbest ticaret anlaşması yapmadığını hatırlatıyor.

Bu arada Venezula’yı kendisine örnek almadığını ancak Chavez ve kararlarını onayladığını söyleyen Bolivya’daki Evo Morales hükümeti ise, CAN’da üyeliklerine devam edip etmeyeceklerini değerlendiriyor. Bolivya Ekonomi Bakanı Luis Arce,“Bolivya dişi ve tırnağıyla Ant Ülkeleri Birliğini destekleyecektir ancak, birlik içinde üç ülke, ABD ile andlaşmalar yapmakta ısrar ederse,  yaptığımız birlik havada kalır. Bu da doğal olarak CAN’ın sonu olur.” dedi.

Ardından 29 Nisan tarihinde Küba’nın başkenti La Havana’da  şehrinde üç ülke Küba, Bolivya ve Venezuela bir serbest ticaret andlaşması imzaladılar.

Venezuela’nın birlikten ayrılacağı  haberi, Venezuela’ya yılda 2 milyar 100 bin dolarlık ihracat yapan Kolombiya’ya çığ gibi düştü. Bu durumda Kolombiyalı şirketler işlerinin Chavez’in merhametine kaldığını kaldığını söylüyor, ama Kolombiya Devlet Başkanı Alvaro Uribe, Chavez’in günde ABD’ye 1,5 milyon varil petrol sattığını  hatırlatarak, komşularının da ABD ile ticarete girmesini tolere etmesi gerektiğini, “yöntem üzerinde ideolojik kavgalara saplanmamak” gerekliliğini vurguluyor.

Öte yandan bir başka kavga  da Bolivya Devlet Başkanı Evo Morales ve Peru Devlet Başkanı Alejandro Toledo arasında yaşanıyor. Morales, Toledo’yu ABD ile ticari işbirliğine girdiği için “yalnızca Perulu yerlilere değil, bütün Latin Amerika’ya” ihanet etmekle suçluyor. Şantajlara alet olmayacağını söyleyen Toledo ise “ben başka kimseye değil, sadece ülkeme kulluk ederim” diyor. “Eğer bazı ülkelerin topraklarından doğal olarak petrol çıkıyorsa ve ihtiyaçları olan ürünleri zaten kendi ülkelerinde varsa ve ticarete ihtiyaç duymuyorlarsa ne mutlu onlara. Ancak ticaret yapması zorunlu olan fakir ülkelerin olanaklarını çalmaya da hakları yok” diye ekliyor.

Chavez, 1999 yılında görev başına geldiğinde, varili 8 dolar olan petrolün geçen haftaki rekor fiyatı varil başına 75 dolardı. Aslında biraz incelendiğinde, Chavez’in megalomanlığı sanki petrol fiyatlarıyla orantılı gidiyor. Böylece, Venezuela’nın CAN’dan ayrılması da ekonomikten çok, politik gözüküyor, çünkü Venezuela’nın ABD’ye petrol olmayan ürün ihracatı o kadar az ki ne Peru’nun, ne de Kolombiya’nın Washington ile yapacağı ticaret anlaşmaları kimseyi etkilemez.  Bu arada Chavez, CAN’da yaşanan bölünmelerin, 12-13 Mayıs tarihleri arasında Avusturya’nın başkenti Viyana’da yapılacak olan “Avrupa ve Latin Amerika Zirvesi”ile,   Ant Ülkeleri ve Avrupa birliği arasında yapılacak olası ticaret ilişkilerini sabote edeceğinin de farkındadır mutlaka. Şovu genelde kimseye bırakmak istemeyen Chavez’in, bu yıl zirvenin başkanlığını yürütecek olan Peru Devlet Başkanı Alejandro Toledo ile ne yapacağını da önümüzdeki günlerde hepbirlikte seyredeceğiz ama birleşmeye karar kılan bir coğrafyanın, ne yazık ki aldıkları  kararın hemen sonrasında birbirine bu kadar ters düşmesi, bölgenin sosyolojik bir gerçeği olarak, bir kez daha irdeleniyor.

1613400cookie-checkL. AMERİKA’DAN… Güney Amerika’nın AB’si dağılıyor

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.