Lüksemburg, 1968’ten beri uygulaması gereken AB kuralını bu yıl uygulamaya başlayacak.
Bilindiği gibi 1968 yılında oluşturulan – o günkü adıyla – Avrupa Topluluğu üyesi ülkeler arası Gümrük Birliği’nin en önemli unsuru, AB’nin dayandığı dört temel şarttan biri olan serbest dolaşım hakkını uygulanır hale getirmesidir. Ama anlaşılıyor ki Lüksemburg’da şimdiye dek bu hakkın kullanımı ciddi şekilde engellenmiş. Elbette AB uyruklular için sorun olmayan bu durum onlarla evlenen AB dışı ülke vatandaşları için ve AB uyruklu olmayıp bir AB ülkesinde çalışma ve oturma izni olanlar için ciddi bir sorun.
27 Temmuz 2001 tarihinde Lüksemburg’da bir idari mahkeme tarafından, 1968 yılında konulan Avrupa Topluluğu kuralının geçerli olduğunu teyid eden bir karar alındı. Fakat buna rağmen şimdiye dek bir çok resmi daire ve özellikle çalışma izni veren kurumun binbir türlü zorluk çıkartarak bu kurala uymadığı tespit edildi. Bu sene çıkacak yeni yasayla bu kural hukuki bir kimliğe bürünerek uygulanmaya başlanacak.
Böylelikle, bu hak çerçevesinde örneğin bir Lüksemburglu ile evlenen AB dışı bir ülke vatandaşı çalışma izni almak zorunda kalmayacak. Eğer AB dışı ülke vatandaşı örneğin bir İngilizle evli olup Lüksemburg’da oturuyorsa yine çalışma izni almasına gerek kalmayacak. Ayrıca mülteci statüsünde olanların da çalışma izni için başvurması gerekmeyecek.
Ama bu yasa bir takım sorunları çözmeye yetmiyor. Örneğin Lüksemburg Üniversitesi’nde okuyan ve AB uyruklu olmayan öğrenciler aynı zamanda çalışmak isterlerse –o da sadece yılda iki aydan az olmak kaydıyla- çalışma izni alma zorunlulukları devam ediyor.
Öğrenci çalıştırmak isteyen işverenler tarafından daha önceden altı hafta süreyle çalışma izni alınabilen öğrenciler, örneğin yazın da çalışmak isterlerse hükümet öğrencileri sınırdışı etme girişiminde bulunabiliyor.
Ayrıca Lüksemburg Üniversitesi’nde okuyan ve AB üyesi olmayan bir ülkeden gelen öğrenciler Lüksemburg’daki şirketlerde staj yapmak istediklerinde hükümet çalışma izni vermiyor.
Aslında AB’nin özellikle öğrencilerle ilgili ayrımcılık karşıtı iki yönergesi var. Lüksemburg bu iki yönergeyi kendi iç hukukuna belirtilen sürede uyarlamadığı için –ki bu yönergeleri uygulamakta birinde birbuçuk yıl diğerinde iki yıl gecikmiş durumda- Avrupa Komisyonu Lüksemburg hakkında soruşturma başlattı.
İş bununla da bitmiyor. Bu yasayla AB uyruklularla evlenenlerin çalışma izni alma zorunlulukları ortadan kalkıyor ama örneğin yirmi yıldır Fransa’da yaşayan, Fransız vatandaşlığına geçmeyen ama çalışma ve oturma iznine sahip kişiler, bağlı oldukları firma tarafından Lüksemburg’da çalışmak üzere gönderildiklerinde hükümet bu kişilerin çalışmasına izin vermivor. Lüksemburg çok uzun bir zamandır AB içinde bu konuda en fazla dava açılan ülke olmak ve tabii davaları kaybetmekle meşgul !
Lüksemburg AB dönem başkanı olarak 27-28 Haziran’da Mondorf’ta ayrımcılıkla ilgili büyük bir konferans düzenliyor. Bir çok önemli konuşmacının davet edildiği bu konferansta, Lüksemburg’un bu konuya gösterdiği hassasiyet! göz ardı edilebilir.
