Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül, Londra’nın Türk kökenli Belediye Başkanı Boris Johnson’ı makamında ziyaret etti. Sarıgül, sadece yarım saat süren bu görüşme için özel jet kiraladığı iddia ediliyor.
Yılın bu önemli görüşmesinde (!) Sarıgül’e, aralarında belediye Meclisi üyeleri, muhtarlar ve belediye bürokratlarından oluşan bir heyet ve Hürriyet Gazetesi yazarı Yalçın Bayer de eşlik etti.
Boris’i makamında ziyaret eden ilk Türk siyasetçi ünvanını elde eden Sarıgül, yarım saat süren görüşmenin ardından yaptığı açıklamada, Boris Johnson’ı, ülkeler ve toplumlar arasındaki ilişkileri geliştirmek ve sadece Avrupa’nın değil, dünyanın en önemli metropolleri arasında yer alan ve ortak özellikler taşıyan Londra ile İstanbul arasında kalıcı dostluk köprüsü kurulması için ziyaret ettiğini anlattı.
Boris Johnson da, ‘Londra’nın İstanbul’dan örnek alacağı çok şey var’ diye ifade etti.
Sarıgül ile Kızıl Ken’i karşılaştırmak doğru mu?. Sanırım iyi bir karşılaştırma olmadı. Bunu bende kabul ediyorum. Sarıgül, hem agresif siyasi kişiliği, hem de sorunlu belediyecilik anlayışıyla oldukça farklı bir kişilik olarak hafızalarımızda yer edindi. Lüks makam arabaları, pahalı takım elbiseler, çevresini saran korumalar ve gördük ki özel jetlerle gerçekleştirdiği son dakika ziyaretleriyle Kızıl Ken’i geride bırakıyor.
Bir dönem CHP liderliğinede soyunan Sarıgül, sandelyelerin havaya uçuştuğu parti kongresinde nevi şahsına münhasır tavırlarıyla adeta göz doldurmuştu…Sarıgül, Boris ile yaptığı görüşme sırasında kendisine CHP liderliği ile ilgili soru soran gazetecilere, “Ben şimdi başbakan olmak için uğraşıyorum” demiş.
Geçelim…
Bizim Kızıl Ken ise otobüs duraklarında bekleyen, Metro ile işe, taksi ile görüşmelere giden ve halkın parasını kolay kolay heba etmeyen bir belediye başkanıydı..Ken’i öyle tanıdık ve sevdik. O, dünyanın en önemli ve en ünlü şehrinin belediye başkanı olarak, sıradan yani senin benim gibi biri olmayı başardı. Hiç bir zaman popülizm yapmadı ve Londralılara popülizm yapmadan belediye başkanlığı yapılabilineceğini öğretti..
Şimdi merakımı sıralıyorum:
-Acaba Sarıgül-Boris görüşmesi Şişli halkı için ne kadar önemliydi?
-Bu görüşme için özel uçak kiralamak gerekiyor muydu?
-Eğer gerekiyordu ise, ne kadar ödendi?
-Bu para kimin cebinden çıktı?
